20 Nisan 2024, Cumartesi
Haber Giriş: 27.08.2021 04:30 | Son Güncelleme: 16.02.2022 15:16

Bağırıyorsa özgüven eksikliği vardır

Bağırmak, kendi fikirlerimize aşırı güven, ikna yeteneğimize ise güvensizlik duymamızla başlayan bir sarmal
Bağırıyorsa özgüven eksikliği vardır

İşte, sokakta, evde, hatta siyasette derdini sesini yükselterek anlatmaya çalışan insanlara giderek daha fazla rastlıyoruz. Ancak araştırmalar ortaya koyuyor ki bağırmak insanları ikna etmeye yaramıyor, sadece bağıran tarafın özgüven eksikliğini ortaya koyuyor. Wall Street Journal’a bağırmanın arkasındaki motivasyonları yazan Cornell Üniversitesi’nden Doç. Dr. Vanessa Bohns, 15 yılı aşkın çalışmaları sonucunda komşularına, arkadaşlarına hatta düşman olarak gördükleri insanlara bağıran insanlarda kendi ikna yeteneklerine güvensizlik  gözlemlemiş. Bu insanlar aynı zamanda kendi fikirleri ve inançları hakkında aşırı özgüven sahibi olanlar. 2017 yılında Journal of Personality and Social Psychology adlı dergide yayınlanan bir araştırmaya göre bağırmak da çelişkili gibi görününen bu iki durumun çatışmasıyla ortaya çıkıyor. Kendimizin daha doğru ve daha az ön yargılı olduğumuza inanmak aşırı özgüvene yol açıyor. Ancak karşımızdakinin söylediklerimizi yeteri kadar ciddiye almadığını düşünmek, ikna ediciliğimize duyduğumuz güveni sarsıyor. Böyle durumlarda da  bağırıyoruz. Özgüvensizliği bastırma arzusu, insanları daha ısrarcı bir dile yönlendiriyor ki bu da aslında onları ikna edici olmaktan uzaklaştırıyor. Bu sarmal sesin giderek yükselmesine yol açıyor.