ABD'de kurumsal hayat, tarihî boyutlarda işten çıkarmalarıyla sarsılıyor. Birçok kişi, “Yapay zeka nihayet bizim işimizi almak için mi geldi?” diye soruyor.
CNBC'nin haberine göre Amazon, UPS ve Target gibi şirketlerden gelen toplu işten çıkarma duyuruları, 2025 boyunca 60.000’den fazla pozisyonun ortadan kalktığını gösteriyor. Bu adımlar sadece yapay zekanın yükselişiyle ilgili değil; şirketler kurumsal şişkinliği azaltmak, operasyonları sadeleştirmek ve yeni iş modellerine uyum sağlamak istiyor.
Ancak hükümetin kapanması nedeniyle Çalışma Bakanlığı’nın aylık istihdam raporu yayınlanamayınca, bu gelişmeler iş gücü piyasasının gücü ve yapay zeka kaynaklı bir “beyaz yaka resesyonunun” başlayıp başlamadığı konusunda soru işaretleri yarattı.
Şirketler “yapay zeka bahanesiyle” işçi mi çıkarıyor?
Bazı firmalar çalışanlarını doğrudan yapay zeka ile değiştirdiklerini açıkça söylüyor. Klarna CEO’su Sebastian Siemiatkowski, Mayıs ayında şirketin yapay zeka sayesinde çalışan sayısını %40 azalttığını belirtti.
Duolingo, Nisan’da yapay zekânın üstesinden geldiği işlerde taşeronlarla çalışmayı bıraktı. Salesforce, Eylül’de 4.000 müşteri hizmetleri çalışanını işten çıkardı ve “artık işin %50’sini yapay zeka yapabiliyor” dedi.
Ancak uzmanlara göre, bazı firmalar aslında yapay zekayı kullanarak işçi kıyımını perdelemeye çalışıyor. Diğer bir deyişle, gerçek neden verimsizlik veya maliyet baskısıyken, işten çıkarmaları yapay zekaya bağlayarak algı yönetimi yapıyorlar.
Wharton School profesörü Peter Cappelli bu durumu şöyle açıklıyor:
“Gerçekten yapay zekayı uygulamaya çalışan şirketlere dikkatle baktığımızda, bu kadar büyük ölçekli işten çıkarmaları destekleyecek kanıt yok. Çoğu durumda, baştan sona istihdamı azaltmıyor. Yapay zeka kullanmak karmaşık, pahalı ve zaman alıcı. Hâlâ kolay ve ucuz sanılıyor ama değil”
Ekonomik karanlık bulutlar
Teknoloji sektöründeki toplu işten çıkarmaların ardından gelen bu yeni dalga, zaten sarsılan ekonomide kara bulutlar yaratıyor. Kalıcı enflasyon, artan borç temerrütleri ve düşen tüketici güveni tabloyu ağırlaştırıyor.
Yine de borsalar zirveye yakın seyrediyor. Bunun nedeni, yapay zeka devlerinin hisselerinin piyasayı taşıması.
Cappelli, işten çıkarma furyasınını “kelebek etkisi”ne benzeterek şu ifadeleri kullandı:
“Herkes işçi çıkarıyorsa, ‘onlar bir şey biliyor olmalı’ diye düşünülüyor. Üstelik yatırımcılar da bu haberleri seviyor; çünkü işçi çıkarımı, verimlilik ve kârlılık sinyali olarak algılanıyor”
Şirketten şirkete farklı hikâyeler
Her ne kadar yapay zeka ve otomasyon bazı işten çıkarmaları mümkün kılsa da, her şirketin gerekçesi farklı.
Starbucks, 2025’te iki turda toplam 2.000 kurumsal çalışanını işten çıkardı; nedeni zayıf satışlar ve CEO Brian Niccol’un yürüttüğü yeniden yapılanma planıydı.
Meta’nın yapay zeka birimindeki 600 kişilik işten çıkarma operasyonu, şirketin daha “çevik” olmak istemesinden kaynaklandı.
Intel ise çip üretiminde aşırı yatırım yapıp talep yaratamayınca personelinin %15’ini gözden çıkardı.
İstihdam danışmanlığı firması Challenger, Gray & Christmas’ın CEO’su John Challenger’a göre bu durum, ekonomide bir dönüm noktası:
“Uzun süredir ‘ne işe al ne çıkar’ dönemindeydik. Şimdi bu baraj yavaş yavaş çatlıyor gibi görünüyor”
Amazon: Dünyanın en büyük start-up’ı olma hedefi
Covid döneminde Amazon, e-ticaret ve bulut talebindeki patlamayla 2019–2020 arasında çalışan sayısını 1,3 milyona çıkardı. 2021’de 1,6 milyona ulaşan şirket, Jeff Bezos’tan koltuğu devralan Andy Jassy yönetiminde fazlalıkları atmaya başladı.
Geçtiğimiz hafta açıklanan 14.000 kişilik yeni işten çıkarma dalgası, Amazon tarihinin en büyüğü. 2022’den bu yana toplam 41.000 beyaz yaka pozisyonu ortadan kalktı.
Jassy’ye göre bu kararın yapay zeka ya da finansal baskı ile bir ilgisi yok. Jassy, işten çıkarmaların gerekçesini şu sözlerle açıklıyor:
“Bu, kültürle ilgili. Yıllarca büyüyünce çok fazla katman, çok fazla bürokrasi oluşuyor. Daha çevik olmamız gerekiyor”
Amazon çalışanları doğrudan yapay zeka ile değiştirilmiyor, ancak şirket yapay zeka yatırımlarına kaynak yaratmak istiyor. Sermaye harcamaları 2025’te 118 milyar dolardan 125 milyara yükselmiş durumda.
Jassy, uzun vadede “bazı işleri daha az kişi yapacak ama yeni tür işlerde daha çok kişi çalışacak” diyor.
UPS: 'Akıllı para' stratejisi
Ocak ayında UPS, strateji değişikliğine giderek en büyük müşterisi Amazon ile olan iş hacmini kısıtlama kararı aldı. CEO Carol Tomé, “Bu bizim kararlılığımız, onların değil” diyerek yüksek marjlı işlere yöneldiklerini açıkladı.
Bu dönüşümle birlikte 2025’te toplam 48.000 pozisyon kapatıldı: 34.000 operasyonel çalışan, 14.000 ofis personeli işinden oldu.
UPS, bu kesintilerin büyük kısmının bina kapanışlarından kaynaklandığını ve robotik otomasyonun asıl etkisinin gelecekteki işe alımlarda görüleceğini belirtti.
Target: Tarife baskısı ve tüketici durgunluğu
Target’ın geçen ay açıkladığı 1.800 kişilik işten çıkarma operasyonu, hem tüketici harcamalarındaki yavaşlamanın hem de şirketin kendi hatalarının sonucu. Yeni CEO Michael Fiddelke, “Fazla karmaşıklık bizi geride tuttu” diyerek bürokrasiyi azaltmak ve teknolojik dönüşümü hızlandırmak istediklerini belirtti.
Target’ın ürün portföyü Walmart’tan farklı olarak gıda yerine “hoş ama zorunlu olmayan” ürünlere dayanıyor. Bu da harcama azaldığında darbenin daha sert hissedilmesine neden oluyor. Üstelik yüksek gümrük vergileri ve zayıf gelir artışı kârlılığı daha da sıkıştırıyor.
Columbia Business School’dan Daniel Keum şu sözleri kaydetti:
“Fiyat artıramıyorsan maliyetleri düşürmen gerekir. Operasyonel olarak ilk akla gelen beyaz yakayı işten çıkarmaktır”
Şirketin 2023–2024 döneminde çalışan sayısı %6 artarken satışlar %0,8 azaldı. Fiddelke, “Fazla katman ve çakışan görevler karar almayı yavaşlatıyor” diyerek işten çıkarma operasyonunun teknolojiye yatırım hızını artıracağını söyledi.