24 Nisan 2024, Çarşamba Gazete Oksijen
Haber Giriş: 14.01.2021 23:50 | Son Güncelleme: 16.02.2022 15:14

İzleyen bir daha ahtapot yemiyor

İzleyen bir daha ahtapot yemiyor
Editör Editör

My Octopus Teacher / Ahtapottan Öğrendiklerim bir belgeselciyle bir deniz canlısının eşsiz dostluğunu anlatırken, izleyenleri de yepyeni şeyler düşünmeye zorluyor.

ILGAZ GÖKIRMAKLI Yosun ormanında yaşayan bir ahtapot olduğunuzu hayal edin. Bir gün, bir yabancı yanınıza geliyor ve sizi izlemeye başlıyor. Bir sonraki gün yine, sonraki gün yine ve yine… Daha önce hiç görmediğiniz bu canlıya güvenebilecek misiniz? Aranızda bir bağ oluşabilir mi? Netflix yapımı My Octopus Teacher/ Ahtapottan Öğrendiklerim belgeseli bu sıra dışı soruların peşine düşüyor. Yönetmenliğini Pipa Ehrlich ve James Reed’in üstlendiği Ahtapottan Öğrendiklerim’in hikayesi, Güney Afrikalı belgesel yapımcısı Craig Foster’ın artık işinden mutlu olmaması, dünyayla kurduğu bağı kaybetmesi ile başlıyor. Bu sıkıntılarla yosun ormanlarında tüpsüz dalışlar yapmaya başlayan Foster’ı hayata döndüren şey, ilk görüşte aşk olur. Suyun derinliklerinde bir ahtapotla karşılaşan Foster, bu canlıyı daha yakından tanımak ister. Bir yıl boyunca okyanusun soğuk sularına dalış kıyafeti ve tüplü dalış teçhizatı olmadan dalar ve bu müthiş zeki hayvanın güvenini kazanmaya çalışır.

Hayranlık veren zeka

Ahtapottan Öğrendiklerim aşina olduğumuz tarzın aksine bilimsel verileri bir yabancı gibi anlatmıyor. Belgeselden ziyade, farklı dünyaların iki canlısı arasındaki duygusal yanı ağır basan bir dostluk hikâyesi izliyoruz aslında. İzlerken kendiniz iki canlı arasında böylesine güçlü ve alışılmamış bir bağın nasıl kurulabileceğini sorgularken bulabilirsiniz. “Bir insan bir ahtapota bu kadar bağlanabilir mi? Bir ahtapot bir insana gerçekten güvenebilir mi? Sevmek tamamen ait olmayı gerektirir mi?” Bu sorular aklınızda dolaşırken birdenbire durumun eşsizliğini fark ediyorsunuz. Birçoğumuzun yaşayamayacağı bir deneyim. İnsanın, ahtapotların zekâsına hayranlık duyması ve kendisiyle aynı seviyede gören üstenci bakışını filmin sonlarına doğru kırıldığını görüyoruz. Hatta belgeselin yönetmenlerinden Pippa Ehrlich bir röportajda, bu canlının gözlerine bu kadar uzun süre baktıktan sonra bir daha ahtapot yiyemeyeceğini düşündüğünü söylüyor. Bugüne kadar belgeseli izleyen çok sayıda kişi de aynı tepkiyi veriyor. Ahtapottan Öğrendiklerim, nezaketi doğadan öğrenebileceğimizi ilham verici bir hikâyeyle hatırlatıyor.

Karidesten de öğrenecek şeyler var

Çok şık bir restoranda garson olarak çalışan azimli genç adam, şeften günün spesiyalini öğreniyor ve iştah kabartan tanıtımıyla masalardan siparişleri de kapıyor. Ta ki, ızgaraya atılıp 30 saniye boyunca canlı canlı ateşte pişirilen jumbo karideslerden biriyle göz göze gelene kadar. Tam Ahtapottan Öğrendiklerim’e eşlik edecek bir kısa filmPrawn. Sadece 10 dakika ve mesajı çok tatlı. Tek sakıncası, bir daha karides de yiyemeyebilirsiniz. (GAİN)

Hayvanların ilham verici dünyasını keşfetmek için

Virunga Kongo’daki dağ gorillerinin karşılaştığı tehlikelerle mücadele eden bekçilerin hikâyesi… 72 Tehlikeli Hayvan: Latin Amerika Latin Amerika’nın en ölümcül yaratıklarıyla tanışmak isteyenlere 12 bölümlük belgesel serisi. The Ivory Game- (Fildişi Oyunu) Fildişi kaçakçılığı mercek altında. Yapımcısı Leonardo Di Caprio. Kuşlarla Dans (Dancing With The Birds) 2019 yapımı Kuşlarla Dans, egzotik kuşların muhteşem dans hareketleri ve rengârenk tüyleri eşliğinde eş bulma ritüellerini anlatıyor. Ayı Adam (Grizzly Man) Yönetmen Werner Herzog, hayatını boz ayıları incelemeye adayan vahşi doğa eylemcisi Timothy Treadwell’in ölümünün ardındaki gerçeklerin peşine düşüyor.