18 Nisan 2024, Perşembe
Haber Giriş: 26.11.2021 04:30 | Son Güncelleme: 16.02.2022 15:18

Maalesef bu hikayeyi iyi biliyoruz

Netflix’in yeni suç belgeseli Marta Nerede? şu sıralar bizde çok konuşulan yerli dizi Yargı’nın bir anlamda gerçek hayattaki karşılığı
Maalesef bu hikayeyi iyi biliyoruz
İspanya’da büyük infial yaratmış olan cinayetin üzerinden 12 yıl geçmiş olmasına karşın bir türlü katili bulunamayan Sevilla Marta’nın hikayesini izlemeye hazır mısınız? Belgeselde tıpkı bizde çok izlenen Yargı dizisinde olduğu gibi bir gece ortadan kaybolan bir genç kız, kendisine karşı koyulunca küllükle kafaya vurulan darbe sonucunda can verince panikleyen sözde bir aşık, cesedin ortadan kaldırılması, olaya yardım ve yataklık edenlerin şaibeli ilişkileri ve yozlaşmış otorite var. Bizler her hafta kız kardeşinin başına neler geldiğini öğrenmek isteyen Ceylin’in maceralarına tanık olurken, yönetmen Paula Cons sorumluların tamamı cezalandırılmadığı için İspanya’yı sokağa döken Marta Del Castillo cinayetinin gerçek hikayesini anlatıyor. Üç bölümlük belgeselde maktulün ailesinin sürekli değiştirilen itiraflara, yalanlar ağına rağmen süren adalet arayışı işleniyor.

Bilindik hikaye

17 yaşındaki Marta 24 Ocak 2009’da ‘arkadaşlarını görmek’ için gece dışarı çıktı ve bir daha dönmedi. Genç kız son olarak bir grup sohbetinde eski sevgilisi Miguel Carcaño Delgado’nun aşağıda onunla konuşmak için beklediğini yazmıştı. Meraklanan ebeveynler durumu polise bildirdi ve Delgado’yu suçladı. Başta polisin önemsiz bir mesele olarak yaklaştığı dava, birkaç hafta sonra ailenin ısrarı ve kamuoyu baskısıyla ciddileşti. Tüm şehir Marta’yı ararken, Carcaño’nun onlara katılmak yerine gidip 14 yaşındaki yeni kız arkadaşının evine taşınması şüpheleri artırdı. Polis sonunda onu öldürdüğünü itiraf eden Carcaño’yu tutukladı. Ne yazık ki olaylar bununla kalmadı. Carcaño hikayesini değiştirmeye devam etti. El Cuco lakabıyla bilinen arkadaşı Francisco’nun maktule tecavüz edip ardından onu öldürdüğünü söyleyerek cinayeti ona yıkmak istedi. Dónde está Marta?’nın doğrudan bir anlatımı var. Spekülasyonlar yerine gerçekleri anlatıyor. Karşımızda yalanlar yüzünden çocuklarıyla hakkıyla vedalaşamayan bir aile, işgüzar bir basın, kabiliyetsiz bir polis teşkilatı ve işi oldu bittiye getirmek isteyen bir yargı var. Ne acı ki Marta’nın hikayesi bizler için çok bilindik. Genç kız, o gece içlerinden biri eski erkek arkadaşı olmak üzere birden çok erkeğin saldırısına uğradı ve katledildi. Saldırganların evine gittiği için “hafifmeşrep” ya da “aptal” olarak sınıflandırılması ise bilmem tanıdık geldi mi? Yıllar geçse de hikayeler değişse de kurgu ya da gerçek kadınların maruz bırakıldıkları şiddet ve otoritelerin aymazlığı fena halde evrensel.