20 Temmuz 2025, Pazar
Abone Ol Giriş yap
Haber Giriş: 20.05.2025 22:48 | Son Güncelleme: 20.05.2025 23:01
Makaleyi sesli dinle • 5:45

New York Times'ın analizi: Putin’in diplomatik zaferi, ABD ile ilişkileri normalleştirme çabalarını baltalayabilir

Putin, Ukrayna’daki savaşı kendi şartlarıyla bitirmeyi hedeflerken, Trump’la yaptığı son görüşmede barış için diplomatik üstünlük sağladı. Ancak ekonomik normalleşme, ABD yaptırımları nedeniyle şimdilik ertelenmiş görünüyor
Fotoğraf: Doug Mills/New York Times
Fotoğraf: Doug Mills/New York Times
A+ Yazı Boyutunu Büyüt A- Yazı Boyutunu Küçült
email [#52C1F5] Created with Sketch. Her gün aynı saatte, en önemli gelişmeler e-posta kutunda! Şimdi ücretsiz üye ol, gündemi kaçırma!

Anatoly Kurmanaev / New York Times

2022’de Ukrayna’yı işgal ettiğinden bu yana Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, savaşı kendi şartlarıyla sonlandırmak istiyor. Son haftalardaki karmaşık diplomatik manevralarda ise, savaş sürerken kapsamlı bir barış anlaşması için müzakere yürütme yaklaşımını savunmayı başardı; çünkü savaşın lehine ilerlediğine inanıyor.

Sert tutumu; Ukrayna’dan, Avrupa Birliği’nden ve son zamana kadar Amerika Birleşik Devletleri’nden gelen ateşkes baskılarına direndi. Pazartesi günü Putin’le telefonda görüşen Başkan Donald Trump, Ukrayna ile Rusya arasında doğrudan barış görüşmelerini memnuniyetle karşıladığını söyledi ve böylece çatışmayı hızlı bir şekilde bitirme yönündeki önceki vaadinden fiilen vazgeçti.

Ancak Putin’in diplomatik zaferi, daha geniş kapsamlı ekonomik hedeflerini — özellikle ABD ile ilişkileri normalleştirme çabalarını — baltalayabilir ya da en azından geciktirebilir.

Trump, Putin ile yaptığı görüşmenin ardından, ABD’nin Rusya ile ekonomik yakınlaşmasının Ukrayna’da barış sağlandıktan sonra gerçekleşeceğini vurguladı. Trump, iki konuyu birbirine bağlı tutarsa, Rusya Batı yaptırımlarından kurtulma ya da Trump’ın vaat ettiği yabancı yatırımları çekme açısından yakın vadede pek umut verici bir tabloyla karşı karşıya kalmaz.

Trump: Rusya bizle ticaret yapmak istiyor

Trump, görüşmeden sonra yaptığı açıklamada “Rusya, bu yıkıcı ‘kan banyosu’ sona erdiğinde ABD ile büyük ölçekli ticaret yapmak istiyor ve ben de aynı fikirdeyim” dedi.

Başkan Yardımcısı JD Vance, aynı noktaya daha sert ifadelerle dikkat çekti.

Roma’da Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy ile görüşmesinden bir gün sonra Vance “Bakın, Rusya ile dünyanın geri kalanı arasında ilişkilerin yumuşamasının sağlayacağı pek çok ekonomik fayda var. Ama bu faydaları, masum insanları öldürmeye devam ederseniz elde edemezsiniz” dedi. 

Kremlin, Putin ile Trump arasında yapılan görüşmede Ukrayna savaşının sadece konuşulan konulardan biri olduğunu, liderlerin daha geniş bir normalleşme sürecine bağlı kaldığını belirtti.

“Başkanlar ikili ilişkilerin mevcut durumunu görüştüler ve her iki başkan da bu ilişkilerin daha da normalleşmesine destek verdiklerini dile getirdiler” diyen Putin’in dış politika danışmanı Yuri Uşakov, görüşme sonrası Rus gazetecilere yaptığı açıklamada “Başkan Donald Trump, Rusya’yı Amerika için ticaret ve ekonomi alanında en önemli ortaklardan biri olarak görüyor” ifadelerini kullandı.

İkili görüşmenin tek somut sonucu tutuklu takası oldu

İki saatlik görüşmenin ardından Uşakov’un bahsettiği somut tek anlaşma, ABD’de tutuklu bulunan 9 Rus mahkûmun, Rusya’da tutuklu bulunan 9 Amerikalı ile takas edilmesine dair plandı.

Bu öneri, Rus iş dünyası elitlerinin ve hükümet yanlısı entelektüellerin yılın başında kurduğu büyük hayallerden çok uzaktı. O dönemde, birçok kişi Trump’ın “anlaşma tutkusu” ve işlem odaklı siyasi yaklaşımının, Rusya’nın dünyanın en büyük ekonomisiyle ilişkilerinde yeni bir sayfa açacağına inanıyordu.

Bu vizyona göre, ilişkilerin normalleşmesi; Rus devlet enerji şirketleri ve bankaları üzerindeki yaptırımların kaldırılması ve SWIFT gibi küresel ödeme sistemlerine yeniden erişim gibi somut adımlarla sonuçlanacaktı. Bu tür adımlar, Moskova’nın dış ticaretini kolaylaştıracak ve ucuzlatacaktı. Rus yetkililer ayrıca, Washington ile bir yakınlaşmanın en azından Moskova’nın yaptırımlar altında yerine koyamadığı yüksek teknoloji ürünlerini sağlayan Amerikan şirketlerinin geri dönmesini sağlayacağını umuyordu.

Daha genel anlamda, birçok Rus yetkili ve Kremlin yanlısı düşünür, ABD ile çıkar temelli yeni bir ilişkinin küresel düzeni yeniden şekillendireceğine ve Moskova’ya jeopolitik güç statüsünü yeniden kazandıracağına inanıyor.

Putin Ukrayna ile ABD müzakerelerini ayrı tutmak istiyor

King’s College London’dan Rusya siyaseti profesörü Sam Greene’e göre, Putin hâlâ Ukrayna’yı ABD ile daha geniş bir normalleşme çabalarından ayırabileceğine inanıyor olabilir. Bu nedenle de taviz vermeye istekli görünmeden diplomatik temaslarını sürdürüyor.

 Greene Salı günü yaptığı telefon görüşmesinde “Trump, Ukrayna’da istediğini elde edemez ve bunun sorumlusunun Rusya olduğunu düşünmekten kaçınabilirse, Ukrayna’da çözüm olmadan da Rusya ile normalleşmeye yönelebilir” dedi. Greene, Putin’in Trump’ı, Rusya’nın devasa doğal kaynaklarının, Ukrayna’daki savaşı durdurarak kazanacağı uluslararası takdirin yerini tutabileceğine ikna etmeye çalıştığını da ekledi.

Putin, ekonomik faydalar yerine Ukrayna’nın teslimiyetini tercih ederek, muhtemelen zamanın kendi lehine çalıştığına inanıyor.

Rusya’nın bütçe gelirlerinin ana kaynağı olan petrolün fiyatı Trump’ın nisan ayında küresel tarifeleri duyurmasından sonraki düşüşün ardından yaklaşık 65 dolar seviyesinde istikrar kazandı. Trump’ın bu tarifeleri ertelemesi, Kremlin’in savaş harcamalarında büyük kesintilere gitmek zorunda kalmasını engelledi. Rus ekonomisi yavaşlasa da, bu yıl yaklaşık %1,5 büyümesi bekleniyor. Bu da mali bir krizin olası olmadığını gösteriyor.

Avrupa Birliği’nin Rusya’ya yönelik son yaptırım paketi — Rusya bağlantılı yaklaşık 200 petrol tankerinin yasaklanması ve devlet kontrolündeki petrol devi Surgutneftegaz’ın kara listeye alınması — Rus yetkililer tarafından zayıf bulundu. Trump ise görüşmelerde ilerleme ihtimaline atıfla ABD’nin yeni yaptırımlardan şimdilik kaçınabileceğini belirtti.

 

Rusya’nın son bütçe verileri, orduya katılım için sunulan yüksek maaşların işe yaradığını gösteriyor. Royal United Services Institute (RUSI) adlı Londra merkezli güvenlik araştırma kuruluşundan Jack Watling’e göre, Kremlin’in 2025 yılı boyunca her ay belirlediği asker alım hedefleri aşıldı.

 

Analistler, Rusya’nın sahadaki bu görece başarılarının, beklenen yaz saldırısının sonuna kadar herhangi bir taviz verme isteğini daha da azaltabileceğini söylüyor.

Bu hafta yayımlanan bir raporda Watling, devam eden saldırıların amacının, Ukrayna’nın müttefiklerini savaşın kazanılamayacağına ikna etmek olduğunu ve bunun sonucunda bu müttefiklerin “Ukrayna’yı, kabul edilemez şartlar altında bile olsa, barışa zorlamaya çalışabileceklerini” belirtti.

© 2025 The New York Times Company