19 Nisan 2024, Cuma
13.08.2021 04:30

Balkan ve Trakya yemekleri festivali

Açıkçası geçenlerde çok heyecanlanmıştım. Çünkü Hilton Dalaman Sarıgerme, haftalardır harika yöresel yemek festivallerine imza atıyordu ve bir türlü gitme fırsatı bulamıyordum. Bu hafta o hafta dedim ve valizimi hazırladım. Ancak tüm ülkeyi saran yangınlar içimizi de yakarken, keyifli bir şeyler yazmanın ne kadar zor olduğunu belirtmek isterim. O kadar kendimi kötü hissediyorum ki, hem ülkem adına, hem gerçekten çok zor aylar geçiren turizm ve yiyecek içecek sektörü adına, bazen kelimeler tükeniyor. Ülkemizin en güzel doğa harikaları gözümüzün önünde birer birer küle dönüştü. İçerisindeki canlılar, yörenin halkı perişan. İnsanlar evlerini, köylerini terk etmek zorunda kaldı. Bu arada ülkemin harika insanlarının çabalarını görmek bir yandan gurur verici olsa da üzüntümüz sonsuz. Umarım ders alırız ve bir daha bu tip felaketlerin başımıza gelmemesi için çok çaba sarf ederiz. Gelelim Balkan ve Trakya yemeklerine. Hilton Dalaman, sezonun başından itibaren bu tip gastronomi etkinlikleri yapmaya başlamıştı. Benim gittiğim hafta sonu konsept Balkan ve Trakya yemekleri üzerineydi.

Atmosfer iyi kurulmuş

Öncelikle otel gerçekten çok geniş bir alana kurulmuş, özenli peyzajı ve hizmetiyle harika. Nefis ve cana yakın personeli ise cabası. İki gün boyunca Balkan ve Trakya atmosferini, başından sonuna bize hissettirdiler. Ünlü gurme Ahmet Güzelyağdöken ve otelin şefi, Tamer Özkan harika menüler hazırlamışlar. Üstelik, Şule Başaran’ın seçtiği Trakya şarapları eşliğinde. Sevgili Burhan Öcal ve Trakya All Stars ile Kolektif İstanbul, renkli Balkan ezgileriyle yemeklere eşlik ettiler. Bu arada otel yönetiminin tüm hafta sonu elde ettiği gelirleri yardım için ayırması da ekstra bir mutluluk oldu. Ama ne olursa olsun, buruk bir hafta sonu olduğunun altını çizmek gerekir. Esasında bir kere daha nasıl şanslı bir coğrafya üzerine oturduğumuzu anlamak için önemliydi. Harika kültürler ve o kültürlerin mutfağımız üzerindeki etkilerini görmek sevindiriciydi. Nefis, hamur işleri, köfte ve kuzu etinin ne kadar iyi harmanlandığı, çok ama çok zengin süt ürünleri ile bölge mutfağı bir altın niteliğinde. Tamer şef işine çok saygılı ve araştırmacı, ekibiyle harikalar yaratmış. Ahmet bey ise gerçekte mutfağa ve yemek kültürüne aşık. Kendi ürettiği peynirler de beni benden aldı. Bu arada Trakya havzasının özellikle yerli üzüm ve şarapçılık anlamında ne kadar önemli olduğunu bir kez daha bana hatırlattı.

Ülke mutfağı için önemli

O kadar güzel bir ülkede yaşıyoruz ki gerçekten kıymetini çok iyi bilmemiz lazım. Keşke bu felaketi yaşamasaydık da, daha mutlu ve eğlenceli yazabilseydim. Yanan yerler ülkemizin gözbebeği. İçimiz acıyor ve bazen insanın kelimeleri tükeniyor. Ama yine de şunu belirtmek isterim ki, diğer otel gruplarının da bu tip özenli gastronomi etkinlikleri yapmaları çok önemli. Hem turizm politikaları için, hem de ülke mutfağının gelişmesi adına çok kıymetli olduğunu düşünüyorum. Kusura bakmazsanız bu hafta biraz kısa tutmak zorunda kaldım. Haftaya çok lezzetli ve eğlenceli yazılarla buluşmak dileğiyle...