28 Mart 2024, Perşembe
04.06.2021 06:00

Bostandan sofraya Ege lezzetleri

Nasıl oluyor da Ege mutfağı lezzetleri için aylar öncesinden insanlar rezervasyon yaptırıyor? Ayşe Nur Mıhçı, Asma Yaprağı’nda aşkla hazırladığı sofraları her gün evine misafir gelir gibi kuruyor

Tarlada, zeytin ağaçlarının altında, müthiş bir koleksiyonun parçaları arasında, mütevazı masalarda, mis kokular ve Ege melodileri eşliğinde “Ege mutfağının en lezzetli sofrasında olmak” denildiğinde ilk akla gelen adreslerden biri Asma Yaprağı. Alaçatı’nın bozulmayan, özgünlüğünü koruyan ve yurtdışından da gezginlerin, gastronomi tutkunlarının, dünyaca ünlü şeflerin keşfettiği bir aile işletmesi. Ege ve Alaçatı aşığı, gönüllüsü Ayşe Nur Mıhçı’nın 10 yıllık emeği, markası. 12 ay açık olan Asma Yaprağı pandemide de hizmete devam etti. Ayşe Nur Mıhçı’yla sezon açılışında konuştuk.

Asma Yaprağı, Alaçatı Ovacık yolundaki bostanındaki yeni yerinde sıfır karbon iziyle tarladan sofraya lezzetler hazırlıyor.
Asma Yaprağı, Alaçatı Ovacık yolundaki bostanındaki yeni yerinde sıfır karbon iziyle tarladan sofraya lezzetler hazırlıyor.
Her akşam kocaman bir Ege sofrası kuruyorsunuz, burada insanlar ne buluyor?  İnsanlar Asma Yaprağı’nda bölgeye ait her şeyi buluyor. Ege kültürünü tanımak ve bu kültürü yaşamak isteyenlerin beklentilerine yanıt veriyor. Yabancı turistler yemeği, dekorasyonu, sunumu ve koleksiyonlarıyla bu bölgenin ruhunu yakalıyor. Ege’de olduklarını hissediyorlar. Alaçatı’nın içinde başlayan yolculuğunuz artık “tarlada”. Alaçatı hareketliliğinden uzaktasınız. Buraya gelirken risk görmediniz mi? “Alaçatı’da avluda tutundun, deli misin?” diyenler çok oldu. Ancak burada biz uzun zamandan beri ürünlerimizi yetiştiriyorduk. Bostanda yetiştirdiklerimizi burada pişiriyor, servis ediyoruz. Sıfır karbon izi. Tam pandemi öncesinde buraya taşınmıştık. Misafirlerimiz geldiklerinde bostanı görüyorlar. Eriştemizi burada yapıyoruz. Emaye koleksiyonumuzu görüyorlar.  3-5 masayla başladınız. Reklam yapmadınız. Zaman içinde yurt dışından da çok ilgi gördü. Bunu nasıl başardınız? Özümüzü, değerlerimizi, samimiyetimizi kaybetmeden yaptık. Ben herkese “bizi nasıl buldunuz” diye sorarım. Yabancı basının etkisi çok oldu. BBC geldi çekim yaptı, onlar gelip bizi buldu. Le Monde geldi haber yaptı. Onların ilgisi bizi de şaşırttı. Gezginler çok geliyor, onların takip ettikleri her yerde çıktık. Bunlar hep bizim dışımızda oldu ama halkayı genişletti. Oğlum Kerem ve ekibimle yapıyorum her şeyi. Sen de biliyorsun çekirdek kadro değişmedi. Kerem operasyon tarafında ben yemek ve sanatsal tarafındayım. Kerem’in eşi Yaprak da bize katıldı, çok güzel bir enerji getirdi. Kışın 10 kişiyiz. Yazın ekip büyüyor. Bu yıl Kerem ve Yaprak asmayapragi.com’u hayata geçirdi. 

Sinkontadan taviz vermedik!

Alaçatı zaman içinde değişti. Maalesef bu değişim iyiye yönelik de olmadı. Gürültü, itiş kakış, köyün ruhuna uymayan işletmeler açıldı. Siz nasıl korudunuz kendinizi?   Pandemiyi nasıl geçirdiniz, geçiriyorsunuz?   

“Doğru iş yapmışız”

Ayşe Nur Mıhçı’nın hikayesini de merak ediyoruz...