20 Nisan 2024, Cumartesi
25.06.2021 04:30

“İnovasyon fark yaratır”

Babası Ümit Zaim’in 47 yıl önce kurduğu Derimod’un ayakkabı alanındaki işlerinden sorumlu ismi Ali Zaim, köklü deri markasının “gençlik aşısıyla” yola devam ettiğini anlattı. Zaim, “Markaların fark yaratabilmesinin tek yolu inovasyon” diyor

Ümit Zaim Türkiye perakende sektörünün duayen isimlerinden biri. 47 yıl önce kurduğu Derimod, şimdilerde oğulları Murat ve Ali Zaim ile dönüşüm ve değişim içinde büyümeye devam ediyor. Ayakkabı alanındaki işlerden sorumlu Ali Zaim’le markanın değişimini konuştuk.  Deri ceket yolculuğu devam etse de artık Derimod ayakkabı koleksiyonuyla öne çıkıyor. Neden böyle bir değişim yaşandı? 2000’lerin başında Türkiye’de AVM’lerin de açılmasını takip eden süreçte üreticilikten mağazacılığa geçiş yaptık. Tabii ki bu süreçte 12 ay deri ceket satılamayacağı için ayakkabı, çanta ve aksesuar grupları eklendi. Fakat zaman içinde ayakkabıdaki potansiyeli görüp yatırımlarımızı bu kanala çok daha fazla yönelttik. Bugün ciromuzun yüzde 65’i ayakkabı grubundan, yüzde 35’i ise deri ceketten geliyor. Yılda 2 milyon ayakkabı, 200 bin adet de deri ceket satıyoruz.   Perakende sektöründe birçok marka yenilenmenin sancılarını yaşıyor. Siz de iki kardeş işin başına geçtiniz. Siz nasıl hazırlandınız bu sorumluluğa? Ağabeyim Murat Zaim ile birlikte ikinci nesil olarak, babamızın deri giyside yaptığı devrimi, yine Derimod olarak ayakkabıda yapmak istiyoruz. İkimiz de 6-7 yıldır bilfiil işin içindeyiz. Murat satış ve iş geliştirmenin başında, ben ise ayakkabı bölümünün başındayım. 5 yıldır yatırım yapıyoruz. Ayakkabı sektörünün AB segmentinde lokomotifi olma gibi bir vizyonumuz var. Bugün dünyada ne yenilik varsa, aynı anda bunu Türkiye’de uygulayabiliyoruz. Yani Paris, Londra veya Milano’da vitrinlerde en yeni ne varsa, müşteriler biliyor ki aynı trendler Derimod’un vitrinlerinde de var. Bunu sağlayabilmek adına, öncelikle çok yetkin bir profesyonel kadro ile çalışıyoruz. Tasarımcılarınız Türk mü? Hem İtalyan tasarım ofisleriyle iş birliklerimiz var, hem de Türkiye’deki tasarımcılarla işbirlikleri kuruyoruz. Türkiye’de genç arkadaşlarımızın katıldığı yarışmalar düzenleniyor ve biz de Derimod olarak bunlara sponsor oluyoruz. Malum e-ticaret perakende de değişim yaratıyor. Bir yandan da müşteriler her an her şeyi kıyaslayabiliyor. Genç olmanız büyük avantaj diye düşünüyorum… Biz de “Derimod’a gençlik aşısı vurduk” diyoruz. Şunu biliyoruz, sadece yerimizi korumak için bile, elimizden geldiği kadar hızlı koşmamız gerekiyor. Eğer başka bir yere varmak istiyorsak, en az bunun iki katı kadar hızlı koşmalıyız. Markaların fark yaratabilmesinin tek yolu “inovasyon”. Dünyada Türk derisi tanınıyor ancak Türk ayakkabısı tanınmıyor. Sizce bunun nedeni ne? Maalesef doğru. Bugün İtalya’da sıradan bir ayakkabı 150 euro iken, Türkiye’de çok daha iyi kalitede ayakkabılar 50 euro. Biz hem teknolojimizi hem de modellerimizi sürekli yeniliyoruz. Örneğin Derimod Zero ismini verdiğimiz bir koleksiyonumuz var. Tamamen kumaştan üretilmiş, ultra hafif ve ayağınızda yokmuş hissi veren spor ayakkabılar. Üretimde kullanılan kumaşlar, Nike, Adidas, Sketchers gibi dünya markalarının kullandığı nefes alabilen “Flyknit” kumaşları. Hafiflik konusunda çok iddialıyız, reklamlarımızda da bunu vurguluyoruz. Normal bir spor ayakkabı ortalama 400 gram civarında iken, biz bu koleksiyondaki modellerimizde 145 grama kadar inmeyi başardık. Sabit bir üretim tesisi olmamamızın avantajını kullanıyoruz. Zaten dünyada da bu ölçeklerde hiçbir perakende firmasının tek bir üretim tesisi yok. Bu kadar yaygın çeşidi tek bir fabrikadan çıkaramazsınız.  Üretiminiz nerede?  Türkiye’de 7-8 ayrı şehirde, 100’e yakın tedarikçimiz var.

30 yaşındaki Ali Zaim Boğaziçi Üniversitesi Makine Mühendisliği mezunu. 7 yıldır babası ve ağabeyi ile birlikte çalışıyor.
30 yaşındaki Ali Zaim Boğaziçi Üniversitesi Makine Mühendisliği mezunu. 7 yıldır babası ve ağabeyi ile birlikte çalışıyor.
Pandemi özellikle kadınları topuklu ayakkabıdan uzaklaştırdı. Hibrit çalışma sistemine de geçiş var. Çalışan kadın müşterilerinizde kayıp var mı? Klasikten, casual ve spora bir dönüş var. Bizde de eskisi kadar klasik ayakkabı satılmıyor, onun yerine casual, yani rahat, günlük ayakkabılar ve sneakerlar satıyor. E-ticaret satışlarınızda ne kadarlık artış yaşadınız? 2019 yılında e-ticaretin toplam satış içindeki payı yüzde 6.5 iken, 2020 yılında yüzde 20 seviyesine geldi. Yaptığımız yatırımlar ile beraber 2023 yılında ciro içindeki payını yüzde 25 seviyelerine çıkarmak istiyoruz. Derimod 2020’yi yüzde 15 düşüş ile 450 milyon TL ciro ile kapattı. 2021 yılını toparlanma ile 650 milyon TL ciro ile kapatmayı planlıyor. Babanızdan öğrendiğiniz en önemli öğretiler desem, öncelikli olarak aklınıza ne gelir? Babam her zaman şunu söyler, “Ya kimsenin yapmadığı bir işi yapacaksın, ya da başkalarının yaptığı işi sen farklı yapacaksın”. Ayakkabı Türkiye’de zaten yapılıyordu, bu yeni bir iş değil. Biz de Türkiye’deki ilk ayakkabı mağaza zinciri değiliz. O yüzden biz bunu en farklı ve en iyi şekilde nasıl yaparız, ona odaklandık.

İtalyan ve Fransız markalarını turistler dünyaya yaydı

Pandemi dönemi büyük kayıplarla geçti. Peki, son durum nasıl? Turizmden beklentileriniz nedir?