Dünyada aşılamanın en başarılı ülkesi olan İsrail’de Tel Aviv Üniversitesi Kanser Araştırmaları Merkezi, aşılamaya rağmen enfekte vakaların görülmesinin gerisindeki sebepleri araştırdı. 4 neden öne çıkıyor:
Aşılar yüzde 100 koruma sağlamıyor
İsrail’de Pfizer/Biontech aşısı uygulandı. Bunun koruyuculuğunun yüzde 95 olduğu biliniyor. Yani yüzde 5’lik kesim aşı olmasına rağmen yine de hastalığı kapabiliyor. Çünkü bu kişilerin vücudunda yeterince antikor oluşmuyor. Türkiye’nin kullandığı Sinovac aşısında etkinlik bu oranda daha düşük olduğu için aşı olan kişilerin maske ve mesafe kurallarına uygun olarak salgın hafifleyene kadar hayatlarını sürdürmeleri kritik.
Yeni varyantlar aşıya karşı dirençli
Dünyada onay alan aşıların çoğunun etkinliği İngiltere, Güney Afrika, Brezilya gibi ülkelerde ortaya çıkan mutant virüslere karşı daha düşük. Bu da koruma oranını azaltıyor.
Virüsün gücü bağışıklıktan yüksek olabilir
Aşının ardından vücuttaki antikor üretim hızı, şu an dünyada görülmekte olan mutasyon virüslerin vicuda girdikten sonraki çoğalma hızından daha düşük olabiliyor. Bu da bağışıklık sisteminin virüse karşı direnememesine yol açıyor.
Vücut yapısı zayıf olanlar aşı olsa da virüse yakalanıyor
Bazı insanların vücut yapıları hastalıklara karşı kırılgan. İsrail’de aşılanan 5 milyon kişide oluşan antikor seviyeleri farklılık gösterdi. Sağlıklı beslenen, düzenli uyuyan, spor yapan kişilerde aşı çok daha etkin oluyor.