İngiltere’de iki farklı bağışıklık ilacının karıştırılmasıyla elde edilen bir ilaç kokteylinin kanserli hücreleri azaltabildiği, kimi vakalarda tamamen yok edilebildiği ortaya çıktı. Royal Marsden NHS Vakfı ve Kanser Araştırmaları Enstitüsü tarafından yürütülen araştırma kapsamında bin kadar hastaya uygulanan ilaç, baş ve boyun bölgelerinde kanseri olan hastalarda tümörlerin önemli oranda küçülmesini sağladı. Araştırmacılar bazı vakalarda tümörlerin tamamen yok olduğunu da belirtiyor. Uzmanlar, nivolumab ve ipilimumab adlı iki ilaçtan oluşan kokteylin gelişmiş kanser türlerine karşı etkili yeni bir silah olduğunun kanıtlayabileceğine inanıyor. İlaç kombinasyonunun diğer denemelerinden elde edilen sonuçlar, daha önce ölümcül hasta böbrek, deri ve bağırsak kanseri hastaları için benzer faydalar sağlamıştı. Bilim insanları, immünoterapinin hastaların uzun vadeli hayatta kalma şanslarını artırmanın yanı sıra, ileri kanserli birçok hastaya sunulan standart tedavi olan “aşırı” kemoterapiye kıyasla çok daha az yan etkiyi tetiklediğini söylüyor.
Umut verici
İngiliz Kanser Araştırmaları Enstitüsü FAZ 3’teki hastalardan elde edilen sonuçların erken olduğunu ve istatistiksel olarak anlamlı olmadığını ancak yine de “klinik olarak anlamlı” olduğunu ve bazı hastaların aylar veya yıllarca yaşadığını belirtiyor. Enstitünün CEO’su Prof. Kristian Helin “Bunlar umut verici sonuçlar” diyor. “İmmünoterapiler, hastalara önemli faydalar sağlayabilecek daha nazik, daha akıllı tedavilerdir.” İngiltere’de her yıl yaklaşık 12 bin kişiye baş ve boyun kanseri teşhisi konuyor ve genellikle teşhis sırasında hastalık ileri bir evreye varmış oluyor. İmmünoterapi, bu hastalara da daha uzun süreyle hayatta kalma şansı ve daha iyi yaşam standartları sunabiliyor. Doktorların öngörüsüne göre dört yıl önce ölmesi beklenen bir hasta, The Guardian’a, çalışmaya katıldıktan haftalar sonra hemşirelerin kendisini arayıp tümörünün “tamamen kaybolduğunu” söylediği anı aktardı. 77 yaşındaki Barry Ambrose, geçen haftayı eşiyle birlikte bir gemi yolculuğunda geçirdi. Ambrose’ye 2017’de gırtlak kanseri teşhisi konduğunda, hastalığın akciğerlerine yayıldığı ve palyatif bakımının tek seçeneği olduğu söylendi. Ambrose, durumu kendisine anlatıldığında yeni araştırmaya katılmakta tereddüt etmediğini söylüyor. “Tedavi için hastaneye iki haftada bir gitmem etmem gerekse de
neredeyse hiçbir yan etki yaşamadım ve yelken, bisiklet ve ailemle vakit geçirmek gibi sevdiğim şeyleri yapmaya normal şekilde devam edebildim” diyor.
Tamamen iyileşti
Tedaviye başladıktan yaklaşık sekiz hafta sonra, taramalar boğazındaki tümörün yok edildiğini ortaya çıkardı. Ambrose, o günleri ”Ciğerlerimde hala hastalık olsa da ilacın etkisi şaşırtıcıydı” diye anlatıyor.
Daha sonra kemoterapi aldı ve ameliyat oldu. Doktorları şu an hastada kansere rastlanmadığını belirtiyor.