Daron Acemoğlu'ndan Trump uyarısı: Politikada belirsizliği ve keyfiliği arttıracaktır

Ekonomi alanında Nobel Ödülü’nün son sahiplerinden MIT Öğretim Üyesi Prof. Dr. Daron Acemoğlu da Trump’ın yönettiği ekonomideki olasılıkları kaleme aldı. Acemoğlu, sosyal medya hesabı X'ten yaptığı paylaşımda Trump’ın başkanlığının kurumların ekonomi üzerindeki etkilerini test etmeye yarayacağını, eğer kurumlar ekonomi açısından önemliyse Trump’ın ajandasının ekonomiye maliyetinin olacağını belirtti.

Acemoğlu, Trump’ın ekonomi politikalarıyla ilgili olarak uyarılarda bulunurken Acemoğlu’na göre bu riskler arasında kripto para piyasaları da yer alıyor. Acemoğlu, Trump’ın kripto paralar konusundaki yaklaşımının büyük ihtimalle yeni dolandırıcılıklara yol açacağını ve küçük yatırımcıların sürdürülemez balonlara para kaybetmelerine neden olacağını belirtti.

''Hiçbir iyi netice beklemiyorum''

Paylaşımında “Kripto para piyasalarından Amerikan işçileri ya da tüketicileri için hiçbir iyi netice beklemiyorum” ifadelerini kullanan Acemoğlu’na göre, Trump yönetiminin en büyük riskleri daha orta ve uzun vadede kendini gösterecek. Kripto yanlısı politikalar izleme sözü veren Donald Trump’ın kazanması, kripto para piyasasında ciddi hareketlenmelere yol açtı. Bu gelişme, özellikle Bitcoin ve Ethereum gibi kripto para varlıklarına sermaye akışını tetikledi. X hesabından bir paylaşım yapan Acemoğlu, özellikle yapay zeka ve genelde Silikon Vadisi’ne olan yaklaşımı ve Amerikan kurumlarına olası etkilerinden dolayı Trump’ın genel ajandasının da büyük riskler içerdiğini belirtti.

''Trump demokratik normları daha da zayıflatacaktır''

Donald Trump’ın ekonomik ajandasında enflasyonun dengeye gelmesi için hiçbir şey olmadığına işaret eden Prof. Dr. Daron Acemoğlu, gümrük vergilerinin enflasyonu yükselteceğini ve eğer kendi popülaritiesini arttırmak için ABD Merkez Bankası’na (Fed) faiz indirme baskısı yaparsa yüksek enflasyonun geri geleceğini söyledi. Acemoğluna’na göre ikinci en büyük maliyet Amerikan kurumlarına olacak. Acemoğlu, “Trump demokratik normları daha da zayıflatacaktır. Politikada belirsizliği ve keyfiliği arttıracaktır. Polarizasyonu derinleştirecektir ve kurumlara olan güveni zedeleyecektir. Adalet bakanlığı da bu güven bunalımından payını alacakların başında gelecektir” dedi. Acemoğlu şu ifadeleri kullandı:

Bu çabuk bir ekonomik çöküş demek değildir. Hatta Trump türü transaksiyonal politikalar ilk etapta iltimaslı şirketlere yatrımı özendirebilir de. Ancak orta vadede, mesela 10 yıl gibi bir süre içinde, zayıflayan kurumlar, artan belirsizlikler ve adalete olan güvenin zedelenmesi yatırım ve verimlilik üzerindeki etkilerini göstermeye başlayacaktır. Bu tip kurumsal zayıflamalar ekonomi için çok maliyetli olur. Ancak bu durum, kurumların ve tarafların güveninin sözleşmeler tarafından desteklendiği inovasyonlara ve kompleks, ileri düzey teknolojilere bağlı ABD ekonomisi için ise felaket olabilir. İşin uzmanları tarafından yapılmamış regülasyonlar özellikle sağlık, eğitim, online işler ve tüketici servisleri gibi ekonominin bazı alanları için çok maliyetli olabilirler. Bütün bunlar çalışanlar için kötü haberler demek. Eğer ekonomi inovasyon ve üretkenlik artışı yaratamazsa reel ücretler artmayacaktır. Çalışanların lehine olan teknolojilere yatırım yapmaz isek ücretler ve işler negative etkilenecektir. Trump’ın başkanlığı kurumların ekonomi üzerindeki etkilerini test etmemize yarayacaktır. Eğer kurumlar ekonomi açısından önemliyse Trump’ın ajandasının ekonomiye maliyeti olacaktır.