Yeni çağın arzu nesnesi: NFT

Herkes onu konuşuyor, Google’da NFT aramaları rekor kırıyor. Kimine göre büyük bir
 palavra, kimine göre mülkiyet hakkının geleceği. İşte tüm ayrıntılarıyla NFT gerçeği…


Umut Alphan
İnsanlık kripto parayla aslında parayı bir kez daha icat etti. Üstelik bu para, yatırımcılar açısından ilkel atasına göre çok daha kabiliyetli. Uzaklara gitmeye gerek yok, Bitcoin'in akıl almaz rallisinin son virajını düşünün, sadece birkaç hafta önceki. Elon Musk'ın -ki kendisi başarılı bir iş insanı olmasının yanında artık kripto para dünyasında sözü oldukça dinlenen bir influencer- 1.5 milyar dolarlık Bitcoin yatırımı yapmasıyla, Bitcoin'in kaderi değişti. Kısa sürede yüzde 20 değer kazanan kripto para, psikolojik sınırları altüst edip tüm zamanların zirvesine ulaştı. Defalarca kanıtlandığı üzere dijital varlıklar, oldukça spekülatif yatırım araçları. Hatta manzaraya tepeden bakınca, kripto dünyasının kendisi başlı başına bir spekülasyon gibi duruyor. Sabit sürücülerde saklanan sıfır ve bir yığınları üzerinden yaratılmış milyarlarca dolarlık bir değer. Benzetmek gibi olmasın ama sanat da değerini kendisi yaratan ve belirleyen bir sektör. Peki eserlere değer katmakta mahir sanat simsarları, pandeminin pazarlarını daraltması nedeniyle sıcak denizlere açılmak istemiş olamazlar mı? Elon Musk'ın bir cümlesi etki getirir de, İngiltere'nin 255 yıllık saygıdeğer müzayede evi Christie’s'in adı ortalığı yıkmaz mı? Elbette yıkar. Christie's New York'un 100 dolar açılış fiyatıyla satışa sunduğu “Beeple” lakaplı Mike Winkelmann'ın "Everydays: The First 5000 Days" adlı eseri 69 milyon 346 bin dolara satılır. Bu satışla sadece bir JPG dosyası el değiştirir, bir de kısaca eserin dijital sertifikası diyebileceğimiz NFT dosyası alıcıya iletilir. Bu işlemler, bugüne kadar bir basılı eserini 100 dolara bile satamamış Winkelmann'ı yaşayan en pahalı üç sanatçı arasına sokar. Haksızlık etmek istemem, Winkelmann'ın eserinin değerini tek belirleyen Christie's'in adı değil.  Bu dijital eseri kıymetli kılan nedenler var, onları ayrıca anlatırım.  Ama bu dev satıştan daha da ilginci, Winkelmann'ın geçen ekimde 66 bin dolara sattığı eseri satın alan koleksiyonerin, bu videoyu dört ay sonra 6.6 milyon dolara satması. Dünyada ve uzayda eşi benzeri olmayan bir kazanç, parayı 100 küsur günde 100'e katlamak! Gördüğünüz gibi NFT denilen dijital sertifika bir anda muazzam bir yatırım aracına dönüştü.  Kritpo paralar takas amaçlı kullanıldıklarında, klasik paraya kıyasla birçok avantaj sağlar. Fakat yatırım açısından bakıldığında risk büyüktür. Kısa sürede bulutların üzerine tırmanabilir, aynı hızla yere çakılabilirsiniz. Bu yüzden büyük miktarlarla bu piyasaya girmek, büyük cesaret ister. Peki akıl almaz fiyatlara satılan sanat eserleri için de durum böyle mi olacak? Net bir şekilde hayır. Çünkü bu noktada iki teknoloji arasındaki fark devreye giriyor. En basit haliyle, kripto paralar birbiriyle takas edilebilen değerler. NFT'lerin ise her biri dünyada tek, takas edilemez, değiştirilemezdir. Yani eserin değerini yine eserin kendisi ve tabii ki sahibi belirler. Fakat unutmayın, bu piyasada rüzgarlar hep sert eser. Bugün milyonlarca değer biçilen bir dijital esere bir daha bu fiyatın yüzde biri bile teklif edilmeyebilir. Üstelik böyle bir ihtimal oldukça kuvvetli, şu anda kripto dünyasını arzu nesnesi haline getiren de bu değişkenliği zaten. Ortamın böyle şekillenmesinde, kripto varlıkların küresel sistemde henüz genel kabul görmemiş olmasının payı büyük. Fakat bu mazeret, son günlerde tanıklık ettiklerimizi açıklamaktan uzak. Düşünsenize, sanal influencer denilen "Lil Miquela" isimli bir karakter var. Yapay zeka tabanlı bu sanal karakter dijital eserler üretiyor. Instagram’da üç milyon takipçisi bulunuyor, şu ana kadar kazandığı para 82 bin dolar. Fiziksel olarak var olmayan biri, fiziksel olarak var olmayan eserler, son derece gerçek binlerce dolar. Sizce de bu işte bir tuhaflık yok mu? Şimdi gelin, son birkaç haftada bu tuhaf dünyada neler yaşandı onlara bakalım. Aynı zamanda kafanızda oluşabilecek tüm sorulara yanıt verelim. İşte karşınızda NFT dünyası.

Yeni başlayanlar için NFT nedir?

"Non-fungible token" kelimelerinin kısaltması olan NFT'yi, Türkçe'ye "değiştirilemez değer, para ya da çip" olarak çevirebiliriz. En basit tanımıyla, NFT aslında bir aitlik/sahiplik belgesi. Tıpkı evinizin tapusu gibi. Özünde, şifrelenmiş harfler ve rakamlardan oluşan 40 karakterlik bir dizi. Başta Ethereum olmak üzere Flow, Wax ve Tron gibi blok zincirlerde (blokchain) saklanıyor, bu yüzden güvenli. Çalınamaz, kopyalanamaz, değiştirilemez. Özelliği ise dijital eserleri koruma altına alması ve eserle sahibi arasında kimsenin müdahale edemeyeceği bir bağ kurması. NFT sayesinde, sayısız kopyası olan bir eserin orijinalliğini ve haklarının kime ait olduğunu tespit edebiliriz. Aldığınız eserde NFT’nin yanı sıra sanatçının silinemez dijital imzası da yer alır. Size ait NFT, bilgisayarınızda saklanmaz. Blok zincirin doğası gereği, parçalar halinde dünyanın çeşitli köşelerinde birden çok bilgisayarda muhafaza edilir.

Bize ne faydası var?

Açıkçası bu sorunun net bir yanıtı yok. Aldığınız bir resimse, bilgisayarınızı açıp bakabilir, isterseniz yazdırıp bir yerlere asabilirsiniz. Ya da bu bir şarkıysa dinleyebilirsiniz. Tıpkı bunu yapan yüz binlerce insan gibi. Jack Dorsey’nin tweet’ine 2.5 milyon dolar verdiyseniz, inanın onunla ne yapabileceğinizi bilmiyorum. Bir gün iyi bir paraya satamazsanız, NFT’nin size sağlayacağı tek avantaj “Bunun sahibi benim” diyebilmenizden öteye gitmez. Mesela Rodriguez Fraile… Kendisi, Beeple’ın işlerini NFT ile satın alan ilk kişi. 10 saniyelik videoyu 67 bin dolara alıp dört ay sonra 100 katına satan yatırım gurusu da o. Fraile istese, o videoyu internette yüzlerce kaynaktan binlerce kez bedavaya izleyebilirdi. Ama öyle yapmadı ve 67 bin dolar ödeyip sahibi olmayı tercih etti. Bu tercihini de “Dijital verinin kime ait olduğunu kanıtlayabiliyorsanız, bu onu çok değerli hale getiriyor” sözleriyle açıkladı. Öyle ya da böyle Fraile haklı çıktı, birkaç ayda 6.6 milyon dolar kazanana başka ne denebilir ki…

Eserler neden bu kadar değerli?

Bu sorunun da yanıtı yok ama birkaç ihtimal söz konusu. İlk başta da dediğim gibi, sanat simsarlarının büyük bir spekülasyonuyla karşı karşıya olabiliriz. Belki de Silikon Vadisi’nin zengin çocuklarının, kendilerine yeni bir oyun parkı kurmasına tanıklık ediyoruzdur. Ya da bir grup yazılımcı tarihin en büyük dolandırıcılığını icra ediyor olabilir. Belki de bunların hiçbiri değildir, hayatını zaten ekran karşısında geçiren yeni jenerasyonun, dijital ortamda bir sanat habitatı kurma girişimini izliyoruzdur. Veya gerçekten mantıklı bir yatırım aracıdır. Bunların hepsi olabilir, zaman gösterecek. Şu anda dijital içerikleri toplayanlar da bunları uzun vadeli yatırımlar olarak değerlendiriyor. Zaten NFT’nin de insanlara pek bir şey vaat ettiği yok, gelecekten başka…

Herkes kullanabilir mi?

NFT belirli kesimlere hitap eden bir araç değil. Dilerseniz metin, resim ya da şarkı gibi herhangi bir eserinizi NFT’ye dönüştürüp satabilirsiniz. Kayıt olduktan sonra bunu yapabileceğiniz birçok internet sitesi var. NFT satın almak ya da ticaretini yapmak için  “OpenSea.io" gibi sanal pazar yerlerine bakabilirsiniz. Dijital sanat alıcısıysanız MakersPlace, Nifty Gateway, SuperRare ve KnownOrigin'e başvurabilirsiniz. Çok yakında daha yüzlercesi açılacak gibi görünüyor.

Çevreye zararı var mı?

Hem de çok! Tek bir Ethereum işleminin, ABD’de birden fazla evin bir tam gün boyunca harcadığı kadar elektrik tükettiği hesaplanıyor. Kripto para madenciliği için kullanılan yüksek kapasiteli donanımlar, hem çevreye ısı yayıyor, hem de tükettiği elektrikle karbon salımına olumsuz etkide bulunuyor. Dünyada Bitcoin üretimi için harcanan enerjinin, Türkiye’nin yıllık enerji tüketiminin yüzde 40’ından fazla olduğu bilgisi de aklınızın bir köşesinde dursun.

Sonuna kadar güvenli mi?

Blok zincirin güvenliği konusunda bir endişe yok. Fakat kullandığınız aracılarla her zaman güvenlik problemleri yaşayabilirsiniz. Tabii ki ortadaki pastanın büyüklüğü, bilgisayar korsanlarının ağzını sulandırıyor. Dijital sanat platformu Nifty Gateway kullanıcılarının başına gelen tam da böyle bir örnek. Birkaç gün önce çok sayıda kullanıcı, binlerce dolar değerindeki sanat eserlerinin korsanlar tarafından çalındığını bildirdi. Nifty Gateway ise sorumluluğu kabul etmeyerek, “çift faktörlü doğrulama” kullanmayan üyelerini suçladı. Gördüğünüz üzere, konu çok tartışmalı. Ama şu kesin ki, bu çılgınlık henüz yeni başladı ve sona ermekten de uzak. Birçok büyük marka ve sosyal medya ünlüsü, kendi dijital varlıklarıyla ilgili sözleşmeler imzaladı bile. Herkesin dinleyebildiği şarkıya, herkesin bakabildiği resme bir dünya para vermek insanlara cazip geldiği sürece de NFT yoluna bu hızla devam edecek gibi görünüyor. 

NFT satışları 1 yılda yüzde 55 arttı

NFT’ler kripto dünyasında 2021’in yıldızı oldu. NFT platformlarının kullanıcı sayısı 400 bini bulurken, 6 milyona yakın eser satışı yapıldı. Toplam satışlar geçen yıla göre yüzde 55 artarak, 389 milyon dolara yükseldi. Bu yılın sonunda piyasa hacminin 1.3 milyar dolara ulaşması bekleniyor. NFT kavramı aslında hayatımıza ilk olarak 2012 yılında girdi. O zamanlar içinde farklı bilgiler tutulabilen “Colourful Coins” olarak anılıyordu. e-ticaret platformu Counterparty’de insan vücutlu Kurbağa Pepe’nin dijital kartlarının satılması, NFT çılgınlığının başlangıcı oldu. Ama asıl patlama pandemi döneminde yaşandı. 
Nyan Cat 580 bin dolar
NFT olarak sunulan çok sayıda dijital varlık türü var. Twitter’ın CEO’su Jack Dorsey’in attığı tarihteki ilk tweet 2.5 milyon dolara, Elon Musk’ın kız arkadaşı müzisyen Grimes’ın dijital koleksiyonu 5.8 milyon dolara, “Beeple” lakaplı Mike Winkelmann’ın eseri 69 milyon dolara satıldı. Rekor fiyatı veren kişinin NFT fonu Metapurse’ın gizemli kurucusu MetaKovan olduğunu belirtmekte fayda var. Alın size spekülasyon kokusu!
Mesut Özil'in ayakkabıları 1.886 dolar
Nyan Cat’in gökkuşağı animasyonu 580 bin dolara satılırken, ABD’li aktris Lindsay Lohan kendi fotoğrafını 17 bin dolara sattı. Lebron James’in 10 saniyelik videosu da 100 bin dolara alıcı buldu. Basketbol hayranlarına hitap eden NBA Top Shot, şubat sonunda 205 milyon dolarlık satış rakamına ulaştı. Elektronik müzisyen 3LAU, açık artırmayla 11.6 milyon dolarlık satış yaptı. Tek bir ürününü 888 bin dolara satan house müzisyeni Steve Aoki, koleksiyonunun tamamından 4.25 milyon dolar kazandı. Rock müzik grubu Kings of Leon 50 dolardan sattığı yeni albümüyle 2 milyon doları cebe attı. Bir not, kimi müzisyenler bir şarkının sadece yüzde 75’ini satıyor. 
Gucci'nin tasarımlarının dijitalleri 12 dolar
Elektronik müzik grubu Aphex Twin bir şarkısını 130 bin dolara satarken, Fenerbahçeli Mesut Özil, Genies Wearable ile yaptığı işbirliğiyle 1886 dolara dijital ayakkabı, 2 bin 525 dolara forma sattı. Gucci’nin sadece bir logodan ibaret olan “hayalet”i 3 bin 600 dolara satıldı. Gucci ayrıca, asla giyemeyeceğiniz ama artırılmış gerçeklikle üzerinizde görebileceğiniz NFT ayakkabıları 11.99 dolara satıyor.  DC Comics çizeri Jose Delbo, Wonder Woman çizimini 1.85 milyon dolara sattı. Sanat tasarımcısı Ben Mauro’nun koleksiyonu 10 dakika içerisinde 2 milyon dolara alıcı buldu. Elon Musk, NFT üzerine yaptığı şarkıyı satışa çıkardı, 1.1 milyon dolarlık teklif gelmesine rağmen satıştan son anda vazgeçti. Türk sanatçı Tarık Tolunay “Fractal İstanbul” eserini 36 bin dolara sattı. 18 yaşındaki dijital sanatçı Fewocious, tasarladığı ayakkabılardan 621 çift sattı, 3.1 milyon dolar gelir elde etti.  Bu satışların hepsinde ödeme kripto paralarla yapıldı. En pahalı alımları yapan koleksiyonerlerin yeni kripto zenginlerinden olduğunu da belirtelim.

Beeple neden bu kadar para etti?

Mark Winkelmann’ın 69 milyon dolara satılan eseri 13 yılda tamamlandı. Sanatçı, 5 bin parçadan oluşan kolaja her gün gündeme ilişkin bir resim ekledi. Kolajda Mao Zedung ve Donald Trump gibi liderlerin yanı sıra Pokemon ve Mickey Mouse gibi çizgi karakterler de var. Ayrıca güncel olayları anlatan desenler yer alıyor. 100 dolar başlangıç fiyatıyla açık artırmaya çıkan esere 11 ülkeden teklif geldi, artırmanın son dakikalarında teklif sayısı 22 milyonu buldu. Eser kapanış anlarına kadar 30 milyon dolar değerindeydi. Süre iki dakika daha uzatıldı ve rekor fiyat böyle geldi.

Yeni kavram NFT kalabalığı

ABD’de bazı sanatçılar son günlerde "NFT kalabalığı" adını verdikleri gruplardan sosyal medyada baskı gördüklerini öne sürüyor. Tepki çekmekten korktukları için isimlerini vermeyen sanatçılar, eserlerini NFT olarak satmayı reddettikleri için taciz edildiklerini söylüyor. Sanatçılardan birisi “NFT kalabalığı gerçekten korkutucu” diyerek, yeni tehdide dikkat çekiyor.
Yenidoğan çetesi skandalı 4 ile daha sıçradı Kürtlere TC devletinin sahibi olmayı teklif ediyorum Bakanlık satışını yasakladı İran'a verilecek yanıtı konuşmak için henüz çok erken Meteoroloji'den 8 il için sarı kodlu uyarı Üç virüslü bir salgının ortasındayız