Gazetecinin Afgan saldırganla ilgili sorduğu soru Trump'ı sinirlendirdi: Aptal mısın? Aptalca sorular soruyorsun

Beyaz Saray yakınındaki saldırıda Ulusal Muhafız Sarah Beckstrom hayatını kaybederken, Andrew Wolfe yaşam mücadelesi veriyor. Trump, Afgan göçmen programı üzerinden Biden’ı suçladı; kendisine itiraz eden kadın gazeteciyi ise “aptal” diyerek hedef aldı

ABD’nin başkenti Washington’da Beyaz Saray’a yakın bir bölgede görev yapan iki Ulusal Muhafız askerine düzenlenen silahlı saldırıda yaralanan 20 yaşındaki asker Sarah Beckstrom hayatını kaybetti. Diğer asker 24 yaşındaki Andrew Wolfe’un ise durumunun kritik olduğu açıklandı.

Saldırının ardından Afganistan’dan gelen göçmenlerin statüsü yeniden ülke gündeminin merkezine yerleşirken, ABD Başkanı Donald Trump hem selefi Joe Biden’ın göç politikalarını hedef aldı hem de kendisine bu konuda soru yönelten kadın gazeteciye “Aptal mısın? Aptal bir insan mısın?” diyerek tepki gösterdi.

Saldırı, 26 Kasım’da yerel saatle 14.15 sularında, Beyaz Saray’a yakın bir bölgede devriye görevi yapan iki Ulusal Muhafız askerine yönelik olarak gerçekleştirildi.

Polis, 29 yaşındaki Afganistan vatandaşı Rahmanullah Lakanwal’ın gözaltına alındığını açıkladı. Federal Soruşturma Bürosu (FBI) Direktörü Kash Patel, ellerindeki bulgulara göre saldırganın tek başına hareket ettiğini ve yakalandığını belirtti. Washington Belediye Başkanı Muriel Bowser ise saldırıyı “hedef gözetilerek yapılmış bir saldırı” olarak nitelendirdi ve soruşturmanın FBI ile birlikte yürütüldüğünü söyledi.

Olayın ardından ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth, başkentteki Ulusal Muhafız sayısının artırılacağını, Trump’ın talimatıyla Washington’a 500 ek asker sevk edileceğini duyurdu.

Beckstrom hayatını kaybetti, Wolfe yaşam mücadelesi veriyor

Trump, Şükran Günü kapsamında askeri personelle yaptığı görüşme sırasında, saldırıda ağır yaralanan 20 yaşındaki Ulusal Muhafız askeri Sarah Beckstrom’un yaşamını yitirdiğini açıkladı. Beckstrom’un Batı Virginia’dan olduğu, Haziran 2023’te göreve başladığı ve “örnek bir asker” olarak tanımlandığı aktarıldı.

Trump, “Biraz önce Sarah Beckstrom’un hayatını kaybettiğini öğrendim. Vahşice saldırıya uğradı ve artık aramızda değil. Olağanüstü bir insandı; her yönüyle mükemmeldi” ifadelerini kullandı.

Diğer Ulusal Muhafız askeri Andrew Wolfe’un sağlık durumuna ilişkin ise Trump, “Durumu çok ağır, yaşam mücadelesi veriyor. Umarım ondan daha iyi haberler alırız” dedi. Saldırgan için “cani” ifadesini kullanan Trump, “Onun hakkında konuşmaya bile değmez” diye konuştu.

Trump, saldırının ardından sosyal medyada yaptığı ilk açıklamada da saldırganı “hayvan” olarak nitelendirmiş, saldırganın da yaralı olduğunu ve “ağır bir bedel ödeyeceğini” söylemişti.

Saldırganın CIA bağlantıları ve Afganistan geçmişi

Amerikan basınında yer alan haberlere göre Rahmanullah Lakanwal, Afganistan’da CIA ile yakın çalışan elit bir birlik olan NDS-03 karşı terör biriminde görev yapmıştı. Söz konusu birim, ABD’nin gölge operasyonlarında yer alan ve “Zero Units” olarak bilinen paramiliter birliklerden biri olarak anılıyor.

CIA Direktörü John Ratcliffe, Lakanwal’ın kurumla çalıştığını doğruladı ancak görev yaptığı birimin detaylarına girmedi. Haberlere göre Lakanwal, Washington eyaletinde yaşarken daha sonra ülkenin batısından başkente gelerek saldırıyı gerçekleştirdi. Evine düzenlenen baskında FBI tarafından geniş çaplı arama yapıldığı aktarıldı.

ABD Başsavcılığı, Lakanwal’ın hakkında şimdilik “öldürme kastıyla saldırı” ve “silahlı saldırı” dahil birkaç ayrı suçlamayla dava açıldığını, soruşturmanın ilerlemesine göre hakkındaki suçlamaların “cinayet” ve muhtemel idam cezası talebiyle genişleyebileceğini belirtti. Washington Bölge Savcısı Jeanine Pirro, saldırganın “birden fazla cinayet suçlamasıyla” yargılanacağını, Adalet Bakanı Pam Bondi’nin de dava için idam cezası talep etmeye hazırlandığını söyledi.

Göç ve 'Operation Allies Welcome' tartışması

Saldırganın ABD’ye nasıl geldiği, saldırı sonrası siyasetin ana tartışma başlığı haline geldi. Trump, açıklamalarında Lakanwal’ın 2021 yılının Eylül ayında Afganistan’dan ABD’ye, Joe Biden yönetimi döneminde hayata geçirilen “Operation Allies Welcome” (Müttefikleri Karşılama Operasyonu) programı kapsamında getirildiğini öne sürerek selefini suçladı. Bu program, Afganistan’da ABD ordusuna yardım eden kişilerin ve ailelerinin hızlı şekilde tahliye edilmesini amaçlıyordu.

Trump, bir uçağın içinde, üst üste binmiş halde Afgan sivilleri gösteren bir fotoğrafı kameralara göstererek “Tam bir kaostu. En güçlü, en sert, fiziksel olarak en avantajlı kişiler uçaklara bindi. Getirilmesi arzu edilen insanlar değildi” dedi ve “Bu böyle olmamalıydı” ifadelerini kullandı.

Ancak bazı haberlerde, Lakanwal’ın ABD’ye 2021’de Biden döneminde giriş yapsa da sığınma talebinin bu yıl Trump yönetimi sırasında onaylandığına dikkat çekildi. Haberlere göre Adalet Bakanlığı Başmüfettişliği’nin bu yıl yayımladığı bir raporda, Afgan tahliye programı kapsamında getirilen kişilerin İç Güvenlik Bakanlığı ve FBI tarafından “kapsamlı bir güvenlik taramasından geçirildiği” belirtilmişti.

Kadın gazeteciyle gerilim: Sen aptal mısın?

Trump’ın saldırıya ilişkin açıklamaları sırasında bir gazeteci, Lakanwal’ın sığınma başvurusunun Trump yönetimi döneminde onaylandığını hatırlatarak, “Adalet Bakanlığı Başmüfettişliği, getirilen Afganların kapsamlı şekilde tarandığını söyledi. O hâlde neden Biden yönetimini suçluyorsunuz?” sorusunu yöneltti.

Trump ise soruya sert bir dille karşılık verdi:

“Çünkü onu içeri aldılar. Çünkü bu kişiler, burada olmaması gereken binlerce kişiyle birlikte uçakla ülkeye girdiler. Sen aptal mısın? Aptal bir insan mısın? Aptalca sorular soruyorsun, çünkü aptal bir insansın.”

Trump, Afgan mültecilerin “vetting” (güvenlik taraması) yapılmadan ülkeye alındığını iddia ederek, “Hiçbir vetting yoktu, onlar kontrol edilmeden getirildiler. Ülkede buna benzer çok kişi var, onları çıkartacağız” dedi.

Gazeteci ise Trump’a, kendi yönetiminin verilerine göre bu yıl 500 binden fazla göçmenin sınır dışı edildiğini hatırlattı; Trump ise Afganlar da dahil olmak üzere “riskli gördükleri” kişileri ülkeden çıkarmanın yasal olarak “neredeyse imkânsız” hâle geldiğini savundu.

Trump’ın son haftalarda özellikle kadın gazetecilere yönelik sert ve kişisel saldırılarıyla gündeme geldiği; kendisini eleştiren veya zor sorular yönelten muhabirlere “çirkin”, “kaba”, “saygısız” gibi ifadelerle yüklendiği de Amerikan basınında sıkça vurgulandı.

Afgan göçmenlerin işlemleri askıya alındı

Saldırı sonrası göç politikasında da hızlı adımlar atıldı. ABD Vatandaşlık ve Göçmenlik Hizmetleri (USCIS), ülkedeki tüm Afgan vatandaşlarına ilişkin göçmenlik başvurularının işlenmesinin “süresiz olarak durdurulduğunu” açıkladı.

USCIS Direktörü, “Afganistan dahil olmak üzere riskli görülen ülkelerden gelen tüm yabancıların Green Card (oturma izni) başvurularının ve mevcut kartlarının yeniden detaylı biçimde gözden geçirileceğini” söyledi.

Trump, “Bu kişilerin çoğunu istemiyoruz. Bir kısmı hapishanelerden, bir kısmı akıl sağlığı kurumlarından çıkmış, bazıları çete üyesi ya da uyuşturucu satıcısı. Ülkeleri onları bize gönderiyor çünkü kendileri istemiyor. ‘Amerikalılar uğraşsın’ diye düşünüyorlar” diyerek, başta Afganlar olmak üzere göçmenlerin ülkeye kabulüne yönelik sert söylemlerini sürdürdü.

Öte yandan Trump, “Çoğu Afgan elbette iyi insanlar” diyerek Afgan toplumunun tamamını hedef almadığını savundu; ancak Afganistan’dan toplu tahliyeler sırasında gelen kişilerin önemli bir kısmının “ABD’de olmaması gerektiğini” iddia etti.

Motorlu Taşıtlar Vergisi'nde 2026 fiyatları hesaplandı Maaşlardan yüzde 3 kesinti yapacak düzenleme 2026'da Dünyanın en iyi 100 yemeği açıklandı Bu bölgelerden konut satın almayın, kiralamayın ABD vergileri siparişleri vurdu: Asya’da üretim sendeledi Bu fotoğraf bize çok şey anlatıyor