İster spor kulübüne ortak ol, istersen şehir hastanesine...
7.3 milyar TL fon büyüklüğüyle Türkiye’nin en büyük yerli-bağımsız portföy yönetim şirketi* olan İstanbul Portföy, girişim sermayesi yatırımlarına ağırlık veriyor. Şirket, Göztepe Futbol Kulübü ve Gaziantep Şehir Hastanesi’nin azınlık hisselerine yatırım yaptı. İstanbul Portföy yönetici ortaklarından Alparslan Ensari ile konuştuk...
Çağatay Bayraktar
Nasıl başladı İstanbul Portföy’ün hikayesi? Şirketin kurucuları daha önce de portföy yönetim işi mi yapıyordu? Aracı kurumlarda çalışıyorduk. Kurucu ortaklarımızdan Tufan Deriner 11 yıl İş Yatırım’da çalıştı. Turgay Ozaner Global Menkul’de çalıştı. Ben de aile şirketi Marbaş Menkul Değerler’de başladım. Sonra 6 yıl Global’de çalıştım. Sonra Büyükhanlı ailesiyle bir aracı kurum aldık, Mira Menkul ismini verdik. Bu şirketi 2011’de Renaissance Capital’e sattık. O tarihlerde İstanbul Portföy’ü almak için görüşmelere başladık. 2014 Nisan’da şirketi devraldığımızda 22 milyon TL portföy büyüklüğü vardı. O zamanlar portföy yönetim işleri çok mu yeniydi? Çok yeniydi, pek güven yoktu. Sadece bankalara ait şirketler vardı. Bugün geldiğiniz nokta nedir? İstanbul Portföy şu anda 7.3 milyar TL büyüklüğünde portföy yönetiyor. Arkasında herhangi bir banka, holding veya yabancı bir şirket olmayan açık ara en büyük bağımsız portföy şirketiyiz. Pazar payınız nedir? Şubat sonu itibariyle sektörün fon büyüklüğü 379 milyar TL. İlk 10’daki 8 şirket bankalara ait. Biri de yabancı sermayeli portföy yönetim şirketi. 10’uncu sırada biz varız. 7 yılda 22 milyon TL’den 7.3 milyar TL’ye ulaştınız. Bu seviyeye nasıl geldiniz? Çoğu yatırımcı, portföy yönetim şirketlerini borsa aracı kurumlarıyla karıştırıyordu. Zaman içinde bilinç arttı ama portföy yönetim şirketleri riskli alanlara yatırım yapan şirketler gibi algılanmaktan kurtulamamıştı. Biz faizlerin düşük seyrettiği ortamda yüksek getiriler sağlayarak bu algıyı kırmayı başardık. 2012-2013’te tahvil faizleri, yıllık mevduat faizleri yüzde 6-7’lere düştüğünde, risksiz fonlarda yatırımcımıza yüzde 10-11 gibi yıllık getiriler sağladık. Faizler yüzde 10’a yükseldiğinde bizim fonların yıllık getirisi yüzde 15’lere çıktı. Düşük riskli yatırımlarda, iyi portföy yönetimiyle piyasanın çok üzerinde getiriler sağlanabileceğini gösterdik. Yavaş yavaş İstanbul Portföy’ün fonlarına yatırılan para arttı. Bizim başlangıçtaki sırrımız budur. Yani insanlar sıfır riskli yatırımda, riski daha yüksek yatırımlar kadar getiri alınabildiğini gördü... Bizim piyasada temel ölçüt (benchmark) aylık mevduat faizi getirisidir. En düşük riskli fonlarımızda hedef bu getirinin üzerine çıkmaktır. Kaç çeşit fon var İstanbul Portföy yönetiminde? 4-5 ay önce Actus isimli bir portföy yönetim şirketiyle birleştik. Bu birleşme sonucu 8 girişim sermayesi fonu, 5 emeklilik fonu, 20 tane de açık uçlu fon olmak üzere toplam 33 fon oldu yönetimimizde. Emeklilik fonlarını, emeklilik şirketleri adına mı yönetiyorsunuz? Emeklilik fonlarında her emeklilik şirketi kendi fonunu yönetiyordu, o alanda rekabet yoktu. Biz de kendi emeklilik birikimlerimizi yönetmek üzere Fibabank ile bir fon kurduk. Getirilerimiz iyi olunca bu fon hızla büyüdü. Ayrıca Vakıf Emeklilik için bir fon yönetiyoruz. Unilever Türkiye çalışanlarının özel emeklilik fonu da bizim yönetimimizde. Büyüklük nedir bu fonlarda? Çok değil. 180 milyon TL kadar. Girişim sermayesi fonlarında yaklaşık 1 milyar TL var. Geri kalanı sayısı 20’ye ulaşan TL veya döviz bazlı, günlük ve haftalık giriş çıkışlı fonlarda ve özel portföy yatırımlarında. Özel portföy yatırımı derken, servet yönetimi şeklinde mi? Herhangi bir fonun çatısı altına girmeyip, birikiminin özel koşullarda değerlendirilmesini isteyen müşterilerimiz de var. Bunlardan biri de dünyanın en büyüğü olan Norveç Varlık Fonu. Bir yıl süren görüşmelerin ve sıkı denetimlerin ardından Türkiye yatırımları için bizi seçtiler. Girişim sermayesi fonlarında 1 milyar TL yatırım var dediniz. Son dönemde öne çıkan bunlar galiba? Dünyada portföy yönetimi ikiye ayrılıyor: Biri konvansiyonel fonlar diğeri de alternatif alanlar için kurulan fonlar. Alternatif fonlar, sermaye piyasası dışında kalan her şeyi kapsıyor. Şarap koleksiyonunu bile fona dahil edebilirsiniz. Yani geleneksel olmayan her türlü yatırım ürününü... Gelişmiş ülkelerde alternatif portföy yönetimi toplam fonların yüzde 10’larına geldi. Türkiye’de bu yatırım türü 2015’e kadar hiç yoktu. Nasıl başladı peki? Mevzuat düzenlemesi yapıldı. İlk satın almalar da 2017’de başladı. Ne kadar fon büyüklüğü var? Son veri 2 ay öncesine ait. Yaklaşık 2 milyar TL. Biz 1 milyar TL’lik fon büyüklüğüyle açık ara öndeyiz. Girişim sermayesi alanında kaç fonunuz var? 8 fonumuz var. Birinde Gaziantep Şehir Hastanesi’ne yatırım yaptık. Bu işte İtalyanlar ve Korelilerle ortağız. 24 mw güneş enerjisi yatırımı olan Greenone adlı bir fonumuz var. Logo Yazılım için kurduğumuz bir fon var. Bosphorist adında, iş yapmaya başlayan, yani start-up aşamasını geçmiş teknoloji şirketlerine yatırım yapan bir fonumuz var. 4 tane saydınız... Tarım, hayvancılık ve teknoloji fonumuz var. Aydın’daki Efeler Çiftliği’ne yatırım yaptık. Geçen yıl Efeler Çiftliği’nin yüzde 16’sını 32 milyon TL’ye satın aldık. Efeler Çiftliği 2022’de yılında halka açılınca, bu fon da hisselerini satarak, nakte dönmüş olacak. Bir de sağlık ve farmakoloji sektörlerine yatırım yapacak bir fonumuz var. Kuruluş izni yeni çıktı, 1 aya kadar aktif hale gelecek. Spor sektörüne de yatırımlar var bildiğim kadarıyla... 6 fon saydım. Geriye kalan ikisinden biri spor, eğlence ve medya sektörlerine yatırım yapan Two Zero adlı fonumuz. Two Zero 2.0 anlamına geliyor. Yani her şeyin yeni versiyonu. Bir de TechOne diye sektör ayırt etmeden teknoloji şirketlerine yatırım amaçlayan bir fon kurduk. Two Zero’ya dönersek... Her şeyin yeni versiyonu dediniz. Bu konvansiyonel sektörlerin dijitalleşmesi anlamına mı geliyor? Evet, sektörlerin dijitalleşmesini bir yatırım fırsatı olarak görüyoruz. Eskiden dev şirketler S&P 500 endeksine girdiğinde 67 yıl bu endeks kapsamında kalabiliyorlarmış; General Electric, Ford gibi dev şirketler. Ama teknolojik değişim ve dönüşüm çağında bu süre 10 yıla düştü. Örneğin Tesla, otomotiv gibi konvansiyonel bir alanda yeni teknolojileri kullanarak hızla dünyanın en değerli şirketlerinden biri oldu. Peki Türkiye’de var mı böyle fırsatlar? Medya, spor ve eğlencenin yeni versiyonları açısından Türkiye yeniliklere açık. Mesela NBA’den sonra en pahalı basketbol ligi Türkiye’de. Keza kadınlar voleybolda da öndeyiz. Oyun yazılımı konusunda dünyada önde gelen birkaç ülke arasındayız. Türkiye’de bu tip şirketlere yatırım yapacak kurumsal yatırımcı yok. Melek yatırımcılar 50-100 bin dolarlık yatırımlarla destekliyorlar bu tip şirketleri. Biz de kurumsal yatırımcı boşluğunu doldurmayı amaçlıyoruz. Bu fonun yatırımı var mı? İlk yatırımımızı geçen yıl BluTV’ye yaptık. Geçenlerde Discovery BluTV’ye ortak oldu. Animera isimli bir animasyon firmasına yatırım yaptık. Yaptığımız yatırımların birbirlerini desteklemesini istiyoruz. Animera, BluTV için bir yetişkin animasyon filmi yapacak. İki tarafı biz bir araya getirdik. Yönetime karışmadan, şirketlerin işlerini büyütmelerine destek olmaya çalışıyoruz. Spora yatırımınız var mı? Bir girişim şirketi kurduk Sporttz isminde. İlk yatırımımızı Göztepe Futbol Kulübü’ne yaptık. Göztepe’yi tercih etmemizin sebebi de şirket olması, taraftar kitlesi, stadı ve teknolojiyi takip etmesi. Bu tanıma uyan Türkiye’deki tek kulüp Göztepe. Yüzde 6.25’ini aldık, yüzde 20’ye kadar çıkma opsiyonumuz var. Göztepe’de de BluTV’deki gibi destek yatırımınız olacak mı? Oldu bile. Scoutium isminde bir yatırımımız var. Genç futbolcuları izleyip kulüplerin dikkatine sunan bir teknoloji yatırımı. Ayrıca kulüp yönetim yazılımı üreten bir şirkete yatırımımız var. Türk futbolu içinde bir ekosistem oluşturma çabası içindeyiz. İyi bir altyapı kulübüne ve bir Avrupa kulübüne yatırım yapıp üç ayaklı bir sistem oluşturmak istiyoruz. Altyapıdan yetişen bir oyuncuyu Göztepe’de daha da geliştirmek, sonrasında Avrupa’da yatırım yaptığımız kulüple dünyaya sunmak istiyoruz. Böylece bir Futbol İpek Yolu oluşturmayı planlıyoruz. Sonrasında tüm bu paketi kar ettirip halka arz etmek istiyoruz. Scoutium işi ilginç. Nedir bu şirketin iş planı? Scoutium Türkiye’de 19 yaş altı kategorideki tüm maçları dijital olarak kayda alıyor. Kulüplere istediği futbolcuların veya takımın ya da olduğu gibi bir kentteki maçların kayıtlarını ücret karşılığında temin ediyorlar. Böylece kulüplerde bu işlere karar veren kişiler hiç seyahat etmeden futbolcu izleyebiliyor. Veya kendini daha iyi yerlerde gören genç bir futbolcu, kendi performans görüntülerini temin edip kulüplerin dikkatine sunabiliyor.
Yeni fonlarda yatırım süresi 7-8 yıl...
Girişim sermayesi fonlarına nasıl yatırım yapılıyor? Mesela 1 milyon TL birikimim var, girişim sermayesi fonlarına yatırım yapmak istiyorum. Ben neye ortak oluyorum, bu fonların diğerleri gibi katılım belgeleri mi var? Klasik fonlar gibi katılım belgeleri var. Ama yatırım şartları ve vadeleri farklı. Bu fonlar 7-8 yıllık dönemler için kuruluyor. İlk dört yılı yatırım dönemi oluyor. Sonraki 3-4 yıl çıkış dönemi. Bu 7-8 yıl süresince yatırımcı fondan çıkamıyor. Bir tür katolik evliliği gibi. İlla çıkmak isterse? Kendisi bu fon paylarını alacak birisi bulursa, fon payları devrolabiliyor. Bizim İstanbul Portföy olarak böyle bir taahhüdümüz yok. Klasik fonlar açık uçludur, tasfiye edilmediği sürece sürekli olarak aktiftirler. Girişim sermayesi fonları kapalı uçludur. İçindeki varlıklar likit değil. Bir halka arzla veya blok satışla fonun yatırımı nakde dönüştüğünde, yatırımcılar payları oranında paralarını alıp çıkıyorlar. Fonun ömrü sona eriyor.
Nitelikli yatırımcı
Bu tip fonlarda kaç yatırımcı oluyor? Son derece az diyebiliriz. Yatırım 7-8 yıl vadeli olduğu için doğal olarak, hem birikimi hem de sabrı daha fazla olan yatırımcılar ilgi gösteriyor. SPK’nın “Nitelikli yatırımcı” kategorisine giren yatırımcı tipi. Örneğin Gaziantep Şehir Hastanesi’ne ortak olan fonumuzda 2 yatırımcı var. Efeler Çiftliği’nde ise 15. Bunlar gereken yatırımı toplamış, yatırımını yapmış, yeni yatırıma kapanan fonlar. Gelip, “Ben de bu fona girmek istiyorum” diyemiyorsunuz. Ancak fondaki bir payını size satarsa bu mümkün. Mesela ben 50 bin TL ile gelip İstanbul Portföy’ün kapısını çaldım. “Bu kadar param var. Alın yönetin” dedim. Kabul ediyor musunuz? Verdiğiniz örnek varlık yönetimi. Böyle müşterilerimiz de var. Ama bu tip yatırımların alt sınırı 500 bin TL. Küçük miktarlı birikimleri yöneterek bu işin operasyonel maliyetlerini karşılamak mümkün olmuyor.
Fonlar TEFAS’ta
50 bin liramı alıp kapıdan dönüyor muyum yani? Hayır tabii ki. Bizim yönettiğimiz klasik açık uçlu fonları, TEFAS sisteminden satın alabiliyorsunuz. Yönettiğimiz 20 fonun 10’u TEFAS sisteminde alınıp satılabiliyor. Yatırım hesabınız hangi bankada olursa olsun, bu fonlara ulaşmanız mümkün. Başta bahsettiğiniz, iddialı olduğunuz fonları kastediyorsunuz... Evet evet. Kendi belirlediğiniz risk kategorisine göre İstanbul Portföy’ün yönettiği 10 fona TEFAS üzerinden yatırım yapabilirsiniz. Hem de ofisimize gelme zahmetine katlanmadan. *SPK’nın 28 Şubat 2021 tarihli verilerine göre.