Kahve ve kokteyli birleştirmişti: Starbucks’ın rakibinden iflas koruması başvurusu
ABD’de kahve ve kokteyli aynı menüde buluşturan The Blend Coffee & Cocktails, hızlı büyümesine rağmen finansal zorluklara dayanamadı. Starbucks’ın başarısız olduğu alanda fark yaratmaya çalışan zincir, borçlarını yeniden yapılandırmak için iflas koruma başvurusunda bulundu
ABD’de kahve tüketimi rekor seviyelere çıkarken, pazardaki rekabet de giderek sertleşiyor. Ulusal Kahve Birliği verilerine göre Amerikalıların yüzde 62’si her gün kahve içiyor; ancak bu büyük pazarın hâlâ en büyük payı Starbucks, Dunkin’ ve Dutch Bros gibi dev zincirlerin elinde. Küçük ve bağımsız markalar, bu devler arasında yer edinebilmek için farklı konseptlerle dikkat çekmeye çalışıyor. Bunlardan biri olan The Blend Coffee & Cocktails, geçtiğimiz hafta Florida Orta Bölgesi Mahkemesi’ne iflas koruma (Chapter 11) başvurusunda bulundu.
Kahveyle kokteyli birleştiren cesur bir fikir
2020 yılında Florida’nın St. Petersburg kentinde Stacha Madsen ve kızı Nichole Richardson tarafından kurulan The Blend, klasik kahve zinciri anlayışına farklı bir yorum getirmişti. Menüde sadece kahve değil, alkollü içecekler de bulunuyordu. Böylece marka, gündüz kahve mekânı, akşam ise kokteyl barı atmosferi sunarak “The Blend Coffee & Cocktails” adını aldı.
The Blend’in menüsünde özellikle son yıllarda ABD’nin en popüler içkilerinden biri haline gelen espresso martini, ayrıca mimosa, bloody mary ve “fuzion” gibi kokteyller yer alıyordu. Zincir, ayrıca müşterilerine kahve ve içki “tadım uçuşları” (flights) sunarak deneyimi zenginleştirdi.
Starbucks denemişti, o devam etti
Starbucks da 2016 yılında benzer bir girişimle menüsüne şarap ve bira ekleyerek akşam saatlerinde müşteri çekmeyi denemiş, ancak bu deneyim kısa sürede sona ermişti. Euromonitor International analisti Matthew Barry, “Starbucks kahveye odaklandığında başarılı oluyor, ancak odağını dağıttığında aynı verimi alamıyor” yorumunu yapmıştı.
The Blend ise bu boşluğu doldurmayı başardı. Brezilya, Nikaragua ve Peru’dan gelen çekirdeklerle hazırladığı özel espresso harmanı, meyvemsi ve dumanlı aromasıyla beğeni topladı. Şirket, kısa sürede St. Petersburg’un Central Avenue, 4th Street N, 34th Street N ve Magnolia Heights bölgelerinde toplam sekiz şubeye ulaştı.
Gençlerin ilgisini çekti ama maliyetler yükseldi
Genç kuşaklar, özellikle 18-29 yaş arası tüketiciler, kahve dükkanlarına ilgiyi yüksek tutsa da, artan işletme maliyetleri ve kiralar bağımsız zincirlerin büyümesini zorlaştırıyor. Toast Lab’in 2024 verilerine göre ABD’de kahve zinciri satışları yüzde 8 artarak 49,5 milyar dolara ulaşırken, bu büyümenin çoğunu büyük markalar gerçekleştirdi. Küçük zincirlerin payı ise sınırlı kaldı.
The Blend, bu zorlu tabloya daha fazla dayanamadı. Şirketin farklı şubeler için kurulan The Blend Coffee 14 LLC ve The Blend Coffee 6 LLC adlı iki birimi, 4 Kasım 2025’te iflas koruma talebinde bulundu. Mahkeme kayıtlarına göre şirketin varlıkları 0–100 bin dolar, borçları ise 100 bin – 1 milyon dolar arasında. Davalara Yargıç Roberta A. Colton başkanlık ediyor.
Yeniden yapılanma arayışı
Başvurunun Chapter 11 kapsamında yapılması, markanın tamamen kapanmak yerine borçlarını yeniden yapılandırmayı planladığını gösteriyor. Bu tür başvurular genellikle, markanın şubeleri kapatmadan operasyonlarını daha sürdürülebilir hale getirmesini amaçlıyor.
Kahve ve kokteyli aynı çatı altında sunma fikri, tüketici ilgisini çekse de, sektör uzmanlarına göre “deneyim odaklı” bu konseptin sürdürülebilirliği yüksek maliyetler nedeniyle zor. Yine de The Blend, kısa ömrüne rağmen ABD kahve kültürüne yenilikçi bir soluk getirmiş, Starbucks sonrası dönemde kahve endüstrisinin hangi yöne evrilebileceğini gösteren çarpıcı bir örnek olacak gibi görünüyor.