Uçaklar, pandemide hava yollarının söylediği kadar güvenli mi?

Bu sorunun yanıtı net: Uçaklar Covid-19 kapma olasılığının en düşük olduğu yerlerden biri. Yüksek verimli partikül hava filtreleri sayesinde, uçaklardaki havalandırma sistemleri zararlı virüs ve bakterileri yüzde 99.97 bertaraf ediyor

Michael Skapinker - Financial Times
Aşılama başladı başlamasına fakat yeni koronavirüs mutasyonları da geliyor. Covid-19’u sınırlayabiliriz; yine de İngiliz hükümetinin bilim başdanışmanı Patrick Vallance’ın söylediği gibi virüs “muhtemelen sonsuza dek” burada kalacak.  O halde, enfeksiyon korkusu duymadan nasıl uçağa bineceğiz? Her yanı kapalı bir tüpün içinde bir yabancıyla omuz omuza otururken kendimizi ne kadar güvende hissedebiliriz? Harvard TH Chan Kamu Sağlığı Birimine göre, bu sorunun yanıtı açık: Uçaklar Covid-19 kapma olasılığının en düşük olduğu yerlerden biri. Okulun Havacılık ve Halk Sağlığı Girişimi, Hepa adı verilen yüksek verimli partikül hava filtreleri sayesinde modern uçaklardaki havalandırma sistemlerinin bakteri ve virüsler de dahil olmak üzere zararlı unsurları yüzde 99.97 oranında bertaraf ettiğini belirtiyor. Ekim ayında yayınlanan rapora göre uçaklardaki hava, ofis ve alışveriş merkezlerine kıyasla daha temiz. 

Harvard’ın araştırması

Rapora göre, uçakta birisi öksürür veya aksırırsa, “havaya salınan bulaşkanlar sadece iki ila beş dakika içinde kabinden tamamen temizleniyor; hâlbuki bir iş veya alışveriş ortamında aynı süreç için neredeyse altı saat gerekiyor.” Bazı okurlarımız Hepa filtrelere dair kuşkularını bana yazdıkları e-postalarda belirtmişti; şüpheleri daha da şiddetlenebilir, çünkü Harvard’ın yayınladığı raporun sponsorluğunu havayolu şirketleri, uçak üreticileri ve havalimanı işletmecileri üstleniyor. Ne var ki Harvard’dan uzmanlar bulguların finansmanla ilgisi olmadığını söylüyor. Peki, raporun yanlış olduğuna dair bir delil var mı? Olası bir uçuş sırasında bulaşma vakası geçtiğimiz yılın Mart ayında Londra-Hanoi seferini yapan bir Vietnam Airlines uçağında yaşanmış ve 16 yolcunun yanı sıra mürettebatın da Covid-19 testleri pozitif çıkmıştı. Enfekte olan 15 kişiden 11’inin uçakta söz konusu kadından en fazla iki koltuk uzaklıkta oturmuş olmaları, bulaşmanın uçuş sırasında gerçekleştiği argümanını destekliyor. Kasım ayında yayınlanan bir makalede, Vietnamlı ve Avustralyalı araştırmacılardan oluşan ekip, Londra’ya gelmeden önce Milano ve Paris’te de bulunmuş 27 yaşındaki Vietnamlı iş kadınının hastalığı uçuş sırasında başkalarına bulaştırdığını bildiriyor. Bulaşmanın uçuş sırasında gerçekleştiği argümanı, enfekte olan 15 kişiden 11’inin Business Class’ta, söz konusu kadından en fazla iki koltuk uzaklıkta oturduklarının ortaya çıkmasıyla güçleniyor. Harvard raporuna göre Hepa filtreleme işleminin maske takmak gibi diğer enfeksiyon önleyici tedbirlerle desteklenmesi gerekiyor. Vietnamlı araştırmacılar Londra-Hanoi uçuşunda maske takıldığına dair herhangi bir veri bulunmadığını ve Mart ayında uçaklarda maske kullanımının henüz zorunlu veya yaygın olmadığını da kaydediyor.
Pasaport kuyrukları, bekleme salonları, iniş sonraları Covid’in en çok bulaştığı anlar

İniş öncesi ve biniş en riskli

Geçtiğimiz yaz İrlanda’ya yapılan ve 13 yolcunun Covid-19 testlerinin pozitif çıkmasıyla sonuçlanan uçuşa dair çalışma ise daha kaygı verici görünüyor. İrlanda halk sağlığı biriminden araştırmacıların yaptığı çalışma, uçağın sadece yüzde 17’sinin dolu olduğu ve yedi saat süren uçuşta maskelerin yaygın olarak takıldığını gösteriyor. Bazı yolcular enfeksiyona aktarma molası sırasında veya uçuş öncesi bekleme salonunda maruz kalmış olabilir; yine de dört vakada uçakta bulaşma dışında bir ihtimal makul görünmüyor. Uçakta bulaşmaya ilişkin benzer, kanıtlanmış örnek sayısı hayli az. Hava filtrelerinin verimliliği göz önüne alınınca, daha ziyade havalimanında enfekte insanlara yakın olmak, göç işlemi kuyrukları veya uçağa biniş ve iniş gibi durumlara dikkat etmek gerekiyor. Kısa süre önce uçak yolculuğu yapmış FT muhabir ve gazetecileriyle yaptığım görüşmelerde, birçoğu uçaklarda maske kullanımının son derece yaygın olduğunu söylerken, bir meslektaşımız Londra-Varşova dönüş uçuşunda çok sayıda yolcunun maskelerinin burunlarını kapatmadığını, bazılarının ise maskeyi hiç takmamak için uzun süre kutu içecek tükettiklerini belirtti.  ABD, İngiltere, Fransa, İtalya ve Rusya’daki meslektaşlarımızın bildirdiğine göre, asıl sorun uçağa biniş ve uçaktan iniş sırasında yaşanıyor. Harvard’ın yaptığı çalışma havayolu şirketlerine biniş ve iniş süreçlerini muhakkak sıkı bir şekilde kontrol etmelerini öneriyor. Meslektaşlarım bu süreçleri genellikle “zırva,” “hiç saygı yok,” “bildiğin rezalet” gibi çeşitli şekillerde tanımlıyor. Aynısı pasaport kontrolleri için de geçerli. Muhtemelen uçakta oturmanın enfeksiyon açısından tehlikesi çok düşük. Yolculuk öncesi ve sonrası asıl problemi oluşturuyor. Copyright The Financial Times Limited 2021 © 2021 The Financial Times Ltd. All rights reserved. Please do not copy and paste FT articles and redistribute by email or post to the web.
Yenidoğan çetesi skandalı 4 ile daha sıçradı Kürtlere TC devletinin sahibi olmayı teklif ediyorum Bakanlık satışını yasakladı İran'a verilecek yanıtı konuşmak için henüz çok erken Meteoroloji'den 8 il için sarı kodlu uyarı Üç virüslü bir salgının ortasındayız