İrem Uzunhasanoğlu
iremuzunhasanoglu@gmail.com Can Yayınları, okurları için bir keşif haritası hazırladı, eski beyaz kapaklı klasiklerinden seçtiği en önemli romanları yeniden bastı. İsmini “Klasik Kadınlar” koyduğu seride kadınlar tarafından yazılmış eserlerin yanı sıra, erkeklerin de kadınlar üzerine yazdığı kült, dönemlerinde çığır açmış, öncü romanlar var. Kadına toplumun baktığından farklı bakmaları onları adeta bir toplum manifestosuna dönüştürmüş. Bir yıldızlar geçidi olan bu serinin zaman içerisinde devamı gelecek ama şimdilik bu sekiz kitaba bakalım.
- 1847 senesinde Bronte kız kardeşlerden Charlotte tarafından kaleme alınmış olan Jane Eyre; genç bir kızın güçlü bir kadına dönüşmesini anlatırken, kadınların hak ve özgürlüğüne sahip çıkar.
- Yine 1847 senesinde kız kardeş Emily Bronte de ilk ve tek romanını yayımlar. Ölümsüz romanlar arasında sayılan Uğultulu Tepeler, Victoria çağında “ayıp sayılan” tutkulu bir aşkı ve İngiltere’nin Victoria döneminde kadın olmayı anlatır.
- 1813 senesinde Britanya’nın dev kadın romancısı Jane Austen Aşk ve Gurur’u yayımlar. Genç kızların kendine uygun erkeği bulup evlenmesinin bir toplum gereği olduğu çağda Jane Austen evlenmez, kadınlar artık değişmektedir.
- Daniel Defoe’nun esas kült romanı Moll Flanders 1722'de tarihinde yayımlanır. Virginia Woolf, Defoe’yu kadın hakları savunucusu olarak över, zira Moll özgür ve güçlüdür.
- 1790'da Ann Radcliffe ilk feminist gotik romanı olan Sicilya’da Bir Aşk Hikâyesi’ni yayımlar. Romanda güçsüz bir kadının güçlü bir kadına dönüştüğünü, sevdiği adam için patriyarkaya karşı çıktığını görürüz.
- 1826’da Mary Shelley’nin romanı Son İnsan apokalip bir dünyada geçen bir distopya romanıdır.
- 1833’te Balzac’ın kalem aldığı Eugeni Grandet romanı, baskıcı babası tarafından yetiştirilen bir taşra kadınının toplum ve aile baskısına karşı gelmesini anlatır.
- Gustave Flaubert’in 1857’de yayımladığı Madam Bovary tekdüzelikten kurtulmak için kendisini kocasından başka kollara atan Emma’yı anlatır.