AfD'nin Almanya için "son umut" olduğunu söyledi: Elon Musk, aşırı sağcı partiye desteğini yineledi

Christopher F. Schuetze / The New York Times

Dünyanın en zengin insanı ve ABD’nin yeni seçilen Başkanı Donald Trump’ın yakın danışmanlarından biri olan Elon Musk, bu ay Almanya’da büyük bir şaşkınlık yaratarak, ülkenin iç istihbarat birimleri tarafından aşırılık yanlısı olduğu gerekçesiyle izlenen aşırı sağcı Almanya için Alternatif (AfD) partisini desteklediğini açıkladı.
 
Musk, geçen hafta Almanya’daki erken seçim sürecine daha da dahil olarak, bir gazete için kaleme aldığı makalede, neden AfD’nin Almanya için “son umut ışığı” olduğuna inandığını açıkladı. “Geleneksel partiler Almanya’da başarısız oldu,” diye yazan Musk, Cumartesi günü günlük gazete Welt’te yayımlanan yorumlarında şunları ekledi: “Bu partilerin politikaları ekonomik durgunluğa, toplumsal huzursuzluğa ve ulusal kimliğin aşınmasına yol açtı”.
 
Musk’ın görüş yazısı, Almanya’nın Başbakan Olaf Scholz’un üçlü koalisyonunun Kasım ayında çökmesinin ardından yoğun bir kış seçim sürecine hazırlandığı bir dönemde geldi. Cuma günü Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier, parlamentonun feshedildiğini resmen duyurdu ve yeni seçimlerin 23 Şubat’ta yapılacağını açıkladı.
 
Parlamento ve hükümette yer almak için yarışan dört ana akım ve üç aşırı sol ve sağ partinin bulunduğu bir ortamda, anketler muhafazakar Hristiyan Demokrat Birlik’i (CDU) favori gösteriyor. Ancak göçmen karşıtı politikalarıyla öne çıkan AfD, yaklaşık yüzde 20 destek oranıyla ikinci sırada yer alıyor.

Gazete içinden de tepkiler

Musk’ın yorumları, Axel Springer medya grubuna ait olan ve ABD’de Politico’nun da sahibi olduğu muhafazakar günlük gazete Welt’in Pazar baskısında yayımlandı. Haberlere göre gazetenin içindeki pek çok isim bu yorumların yayımlanmasını protesto etti. Gazetenin görüş yazıları müdürü Eva Marie Kogel, baskının ardından görevinden istifa ettiğini sosyal medya platformu X üzerinden doğruladı.
 
Musk’ın AfD hakkındaki düşüncelerinin tartışma yaratabileceğini kabul eden gazete, aynı sayfada Welt’in yeni genel yayın yönetmeni Jan Philipp Burgard’ın bir yanıtını da yayımladı. Burgard, “Musk’ın teşhisi doğru olabilir, ancak AfD’nin Almanya’yı kurtarabilecek tek seçenek olduğu yönündeki terapötik yaklaşımı ölümcül bir hata” yazdı.
 
Musk, ABD başkanlık kampanyasında Trump’a verdiği yoğun destekle biliniyor ve yabancı ülkelerdeki siyasi kampanyalara müdahil olmasıyla tanınıyor. Son aylarda İtalya ve İngiltere’deki sağcı davalarla da ilgilenmiş ve bu tür hareketleri desteklemişti.
 
Musk’ın AfD’ye verdiği desteğin Almanya’da yarattığı provokatif etki, kısmen partinin anti-demokratik olarak görülen aşırı sağ politik duruşundan kaynaklanıyor. Almanya’daki diğer tüm siyasi partiler, AfD ile çalışmayı reddetmiş durumda.
 
AfD üyelerinin, göçmenlerin topluca sınır dışı edilmesini savunan Avusturyalı bir aşırı sağ figürle bir toplantıya katıldığının ortaya çıkması, bu yıl on binlerce Alman’ın sokaklara dökülerek protesto düzenlemesine neden olmuştu. Geçtiğimiz bahar ve yaz aylarında, partinin eyalet liderlerinden Björn Höcke, kampanya duraklarında Nazi dönemine ait yasaklanmış sloganlar kullandığı gerekçesiyle iki kez mahkum edildi. Partinin gençlik kolu da dahil olmak üzere bazı bölümleri, iç istihbarat tarafından aşırılık yanlısı olarak sınıflandırılıyor.
 
Musk, AfD’nin aşırı sağ bir parti olabileceğine dair eleştirileri, partinin lider adayının özel hayatına dikkat çekerek reddetti. “AfD’nin aşırı sağ olarak tasvir edilmesi, partinin lideri Alice Weidel’in Sri Lankalı bir eşcinsel partneri olduğunu düşünürsek açıkça yanlış! Bu size Hitler gibi mi geliyor? Hadi ama!” diye yazdı.
 
AfD için bu destek, potansiyel bir avantaj olarak değerlendiriliyor.

© 2024 The New York Times Company