The New York Times tarihin en büyük müzayedesinin önemli parçalarını açıkladı
2018’de hayatını kaybeden Paul Allen’ın koleksiyonu 9-10 Kasım’da Christie’s müzayedesiyle satışa çıkacak. Toplam bedelin 1 milyar doları aşması bekleniyor
The New York Times / Robin Pogrebin
Microsoft kurucu ortağı Paul G. Allen manzara resimlerine tutkundu; 2006’da Gustav Klimt’in sonbaharı anlatan Huş Ormanı adlı yağlı boya tablosu için 40 milyon dolardan fazla harcaması muhtemelen bundandı. 2016’da birinci sınıf koleksiyonundan eserleri kapsayan Seeing Nature (Doğayı Görmek) sergisi için verdiği röportajda “Her zaman geleceğin nereye doğru gittiğini anlamaya çalışıyorum” diyordu. “Belki de bu yüzden manzara resimleri ilgimi çekiyor. Farklı gerçekliklere açılan pencereler gibiler. Klimt’in eserinde ormanın durağanlığını, sakinliğini ve ebedi doğasını hissedebiliyorsunuz. Başka bir sanatçı ise hiç durağan olmayan bir sahne seçip yanardağ patlamasını yakalamaya çalışabiliyor. Bir resme bakarken başka bir ülkeye, başka birinin hayal gücüne, dünyayı nasıl gördüğüne bakıyorsunuz.”
Klimt tablosu da dahil olmak üzere Allen’dan miras kalan 150’yi aşkın eser 9-10 Kasım’da Christie’s’de açık artırmayla satılacak. Değeri 1 milyar doları aşan koleksiyonun geliri Allen’ın vasiyeti üzerine yardım amaçlı kullanılacak.
Eser seçimlerini bizzat kendisi yapıyordu
Allen’ınki gibi sanat tarihinin 500 yılını içine alan çeşitliliğe ve kapsama sahip koleksiyon bulmak zor. Christie’s Americas Başkanı Marc Porter geçmişteki iki önemli koleksiyonere atıfta bulunarak “Allen bu kuşağın Alfred Barnes’ı veya Norton Simon’ı sayılabilir” diyor. “Son zamanların modası, dar sınırların ötesine geçen eserleri toplamak. O da bu sınırı epey ve sıkça geçenlerden biri.”
2018 yılında 65 yaşında ölen Allen’ın 90 milyon dolardan yüksek bir bedele satılması beklenen Klimt tablosu ve 100 milyonu aşması beklenen Poz Veren Kadınlar (Georges Seurat) gibi garanti eserlerle yetinmediğini gösteriyor. Örneğin kadın sanatçıların eserlerini de toplamış. Agnes Martin’in 1999-2000 tarihli isimsiz tablosu (tahmini değeri 4-6 milyon dolar), Louise Bourgeois’nın Siyah Alevler adlı eseri (1.5-2.5 milyon dolar) ve Georgia O’Keeffe’nin Beyaz Gül ile Hezaren No. 1 adlı resmi (6-8 milyon dolar) de var.
Allen’ı tanıyanlara göre bu eklektik hazineyi bir araya getiren şey, onun her bir sanat eserine duyduğu tutku. Eser seçimini sanat danışmanlarına bırakmayıp bizzat yapıyordu. Sanatın kârlı bir yatırım olabileceğini de ilk elden tecrübe etmişti. 10 yıl önce 11.2 milyon dolara aldığı Gerhard Richter’in Amerikan savaş jeti resmini 2016’da 25.6 milyona, 2007’de 34.2 milyon dolar ödediği bir Mark Rothko tablosunu 2014’te 56.2 milyona satmıştı.
Sanatla yaşamayı ve eserlere bakmayı seviyordu
Ancak esas motivasyon kaynağı güçlü estetik refleksleri ve tarihe dair farkındalığıydı. Allen’ın yatırım şirketi Vulcan Inc.’te 1998-2005 arasında sanat koleksiyonları direktörlüğü yapan Pablo Schugurensky’ye göre “İçindeki her eseri ve onu niye aldığını biliyordu. Sanatla yaşamayı ve eserlere bakmayı seviyordu.”
Ağabeyinin mirasını yöneten Jody Allen ise yaratıcı bir ailede büyüdüklerini anlatıyor. Babaları kütüphaneci, anneleri ise öğretmenmiş. E-posta üzerinden sorduğumuz soruları cevaplayan Jody şöyle diyor: “İkimiz de deli gibi kitap okurduk. Yaratıcı kaslarımızı çalıştırmamız için küçük yaştan itibaren teşvik ettiler; Paul etrafımızdaki dünyayı ifade ve betimleme biçimleri olarak gördüğü müziği ve sanatı özellikle severdi.”
2014-2016 döneminde Vulcan koleksiyonlarının direktörü olan Mary Ann Prior yönetimindeki Nature gösterisi için röportaj veren Allen, çocukken sanatla uğraşmanın ve eserlere bakmanın kendisini cezbettiğini anlatıyordu: “Picasso hakkında bir kitabımız vardı; ileri yaşlarını, seramik ve resim yaptığı, etraftaki çocuklar için kağıttan komik şapkalar hazırladığı, heykelle uğraştığı günleri anlatıyordu. Çocukken saatlerce o kitabı okuduğumu ve büyülendiğimi hatırlıyorum. Annem ve babam kendi sanatımı yaratmam için beni çok teşvik etti. Sürekli çizimler yapıyordum ve annem bütün karakalemlerimi saklıyordu. Çoğunda roketler, robotlar ve benzer bilimsel alet ve cihazlar vardı. Bir aşamada suluboya denemem için cesaretlendirdiler, biraz yaptım, sonra da yağlı boyaya geçtim. Doğuştan yetenekli olduğumu söyleyemem ama fena değildim.”
Allen babasının işten gelince Georges Rouault’ya ait, elinde çiçek tutan bir kralı gösteren baskının altında gazetesini okuduğunu ve Çin ve Japon seramiklerine bayıldığını anlatıyordu: “Bir vazoyu eline alıp döndüre döndüre 10 dakika boyunca incelerdi.” Anne-babasının Washington Üniversitesi ile bağlantısı bulunan Boyer Gonzales, Ambrose Patterson, Viola Patterson ve Walter F. Isaacs gibi modern ressamların eserlerini topladığını hatırlıyordu.
Tablolarla dost olup iletişim kuruyordu
Allen 1980’lerin başındaki bir Londra ziyaretinde Tate müzesine uğradı; burada ilk Roy Lichenstein’ını, John Everett Millais’in Ophelia’sını (1851-52) ve Monet’nin eserlerini gördü. Tutkulu bir koleksiyoner olan medya devi dostu David Geffen’den de etkilendi.
Allen gibi yöneticiler çoğu zaman becerileri ile muazzam başarılarının yarattığı tuhaf karışım yüzünden biraz yalnız kalıyor. Lenfomadan hayatını kaybeden Allen görünüşe göre tablolarıyla bizzat iletişim kuruyor, onları arkadaş gibi görüyordu.
Prior’a şöyle konuşmuştu: “Müze ziyaretleri harika ama bir süre sonra bu harika eserlerle birlikte yaşamanın nasıl olacağını merak etmeye başlıyorsunuz. Aslında bana, ‘Bak, etrafımdaki bu tablolarla nasıl yaşıyorum’ diyen David oldu. Bunun üzerine, ‘Vay be, mümkünmüş’ diye düşündüm.”
Müzayededen birkaç “yıldız adayı”
100 MİLYON DOLAR
Georges Seurat, Poz Veren Kadınlar (Küçük Versiyon): Bu puantilist tablonun eski sahipleri arasında Proust’un romanlarındaki Charles Swann karakterine ilham veren koleksiyoner Alphonse Kann, 1913 Armory Show’u organize eden avangart sanat hamisi John Quinn ve Philadelphialı koleksiyoner Henry P. McIlhenny yer alıyor.
Lucian Freud, Geniş Oda, W11 (Watteau’dan ilhamla): Freud’un dünyasından bir kesit ve o dünyaya bakışın portresi. Carter’a göre “her santimetre sanatçının bakışının ham, delici titizliğiyle hayat buluyor.”
90 MİLYON DOLAR
Gustav Klimt, Huş Ormanı: 1903 yılında Klimt’in ilk tek kişilik sergisi Secession (Ayrışma) sırasında görücüye çıkmıştı. Adele ve Ferdinand Bloch-Bauer’e aitti). Allen tabloyu 2006’da Christie’s’de rekor bir bedelle 40 milyon dolara almıştı.
7 MİLYON DOLAR
Jasper Johns, Harita: Johns’un meşhur haritalar serisinin ilki olan ve Amerikan eyaletlerinin hem sınırlarını hem de kısa isimlerini gösteren bu kağıt baskı harita (5-7 milyon dolar) gri tonlarda enerjik fırça darbeleriyle boyalı.
6 MİLYON DOLAR
Oğul Jan Brueghel, Beş Duyu: Barok Flaman ressamın 17’nci yüzyılda yaptığı beş ayrı resim (hepsinin birlikte 4-6 milyon dolara satılması bekleniyor). Christie’s’e göre sanatçının en nitelikli eserleri arasında yer alıyorlar. Bu grup 2001’de oğul Brueghel’e ait en pahalı eserler olmuştu (3.8 milyon dolar).
Georgia O’Keeffe, Beyaz Gül ile Hezaren No. 1: Ressamın alışıldık temasının nadir rastlanan büyüklükte bir örneği olan tablo 2014’te O’Keeffe’nin 44 milyon dolarla rekor kıran eserinden bu yana müzayedeye çıkan en büyük çiçek tablosu. Beyaz Gül ile Hezaren No. 2 Baston Güzel Sanatlar Müzesi tarafından alınmadan önce O’Keeffe’nin yatak odasında asılıydı.