Oksijen'den İstanbul rehberi: 1 Mayıs Pazar günü için öneriler

Ertesi gün iş olmayan bir pazar, güneşli bir İstanbul... Bugünü değerlendirmek için başka bir sebebe ihtiyaç yok. Oksijen, sizin için etkinlik, mekan, film ve podcast önerileri sıraladı

Yağmur Akpınar'dan kültür-sanat önerileri

Hope Alkazar’da her seviyeye göre yoga

Yoganın iyileştirici ve bütünleştirici gücünü birçok insana ulaştıran Cihangir Yoga’nın her seviyeye yönelik olan dersini, kendinize vakit ayırdığınız bu pazar günü değerlendirebilirsiniz. Sabah 11.00’de güne sakin ve huzurla başlamak ve belki de başladıktan sonra bırakamayacağınız yoga deneyimine hazır olun!

“Dijital Sanatta Şimdi: Alternatif Gerçeklikler + NFT” sergisi

Akbank Sanat’ın ev sahipliği yaptığı, küratörlüğünü Zeynep Arınç’ın üstlendiği sanat ve teknoloji üzerine odaklanan sergiyi 7 Mayıs’ta sona ermeden görebilirsiniz. Sanatseverlere heyecan verici bir deneyim yaşatacak olan sergide NFT’ler üzerinde bir bölüm de yer alıyor.

Ben-Sen-Onlar: Sanatçı Kadınların Yüzyılı sergisi

1850–1950 arasında Türkiye’de yaşamış olan sanatçı kadınların eserlerinden oluşan bir seçkiyi görebileceğiniz serginin küratörlüğünü Deniz Artun üstleniyor. Sanat tarihinde ismi geçen ve geçmeyen birçok kadının ve eserlerinin anlatıldığı sergiyi 29 Mayıs’a kadar Beyoğlu’nda bulunan Meşher’de deneyimlemek mümkün. 

Memet Özer'den mekan önerisi

Zerafet

Ramazan ayının son iftar yemeği için önerebileceğim bir mekan. Özellikle döner ve lahmacunu tavsiye ederim. İftariyelik çeşitleri de zengin.

Selim Karakaya'dan podcast önerileri

İşte ve Yaşamda Kendi Yolun

Temelde önemli bir soru var: “Herkesin sevdiği işi yaptığı veya yaptığı işi sevdiği bir dünya nasıl olurdu?” Bir çalışan olarak hayatının gidişatını değiştirme hayalinde olan herkesin atabileceği adımlar ya da değerlendirebileceği çıkış noktaları var. Ece Ağabeyoğlu farklı sektörlerden konuklarıyla iş hayatında insan konusuna odaklanıyor. Farkındalık açısından önemli bir kaynak.

Nereden dinlerim?

SpotifyApple

Beyaz Yakadan Özgür Yakaya

Çalışma şeklini değiştirme hayali sadece iş ortamı ya da konumundan şikayetçi olanlar için geçerli değil. Her şey yolunda gitse de insan başka hayaller kurabiliyor. Çoğunlukla o ilk adımı atmak için bir kırılma noktası ya da bir ilham kaynağı gerekiyor. İşte o ilham burada karşınıza çıkabilir. Bu podcast beyaz yakalıları yermek için değil, kendi deyimleriyle “yakalı olmaya sevdalı insanlarla ortak akılda geliştirilen çözümler ve bakış açıları” için iyi bir kaynak.

Nereden dinlerim?

SpotifyApple

Ekran önerisi

1 Mayıs gelmişken, ‘işçi sınıfının yönetmeni’ Ken Loach’un filmlerini anmadan gaçmeyelim.

Kes 

Sıralamayı yılına göre yaparak 1969 yapımı Kerkenez ile başlıyoruz. Loach’un ilk filminde evde dayak yiyen bir çocuk okuldaysa bir kabadayı olan Billy Casper’ın öyküsünü izliyoruz. Kes adını verdiği kuşu eğitmeye çalışan ve onunla birlikte sakinleşen Billy’nin sonradan başına gelenlerse trajik. İşçi bir ailede çocuk olmanın en sade anlatımı. (iTunes)

Sweet Sixteen

2002 yapımı filmde mekan Glasgow’un kenar mahalleleri, uyuşturucu ticaretinin asla eksik olmadığı bir bölge. Orada yaşayan küçük sokak serserisi Liam, annesinin hapisten çıkmasını ve bir aileye sahip olabilmeyi arzuluyor. Annesinin çıkacağı gün için paraya ihtiyacı olduğunda da en nefret ettiği işi yapmak zorunda kalıyor. Ken Loach da kenar mahallelere müthiş bir bakış atıyor. (MUBI)

Jimmy's Hall 

Bu defa konumuz ifade özgürlüğü. Yer İrlanda, zaman da 20. yüzyılın ilk yarısı. Aktivist Jimmy Gralton herkesin kendini ifade edebileceği bir merkez olan Salon’u açınca kilise ve zenginler tarafından suçlanıp sürgüne yollanıyor. 10 yıl sonra döndüğünde aynı amaçla hayatına devam ediyor. Elbette karşısında yine aynı otorite ve aynı düzenle mücadele ederek. 2014 yapımı filmin başrolünde Barry Ward var. (MUBI)

I, Daniel Blake

Yıllar geçse de Loach’un anlatısındaki başarının hiç değişmediğinin kanıtı olan 2016 yapımı film. Cannes’da Altın Palmiye de kazanan I, Daniel Blake’de hasta olduğunu devlete kanıtlamak zorunda olan bir marangozun bürokrasiyle imtihanını izliyoruz. İşsizlik fonuna başvurabilmek için uğraşan Daniel, yanında da iki çocuğuyla hayat mücadelesi veren Katie ve karşılarında korkunç bir sistem. (BluTV)

Sorry We Missed You 

2008 ekonomik krizinin en çok vurduğu orta direğin hikayesine bakıyoruz 2018 yapımı filmde. İşini kaybeden Ricky giderek artan borçlarından kurtulmak için bir kargo firmasında işe başlıyor. Ancak bu sefer  de çalışma şartları nedeniyle ailesini göremez hale geliyor. Bir işçi sınıfı üyesinin yaşayabileceklerini en sade biçimde gösteren bu anlatı, pandemi döneminde Loach’un öngörüsünü kanıtlayan bir filme dönüştü. (BluTV)

Yenidoğan çetesi skandalı 4 ile daha sıçradı Kürtlere TC devletinin sahibi olmayı teklif ediyorum Bakanlık satışını yasakladı İran'a verilecek yanıtı konuşmak için henüz çok erken Meteoroloji'den 8 il için sarı kodlu uyarı Üç virüslü bir salgının ortasındayız