11'inci Yargı Paketi komisyonda kabul edildi
TBMM Adalet Komisyonu, 11. Yargı Paketi’ni kabul etti. Covid-19 affı diye bilinen erken tahliye kapsamı tepkiler üzerine değişiklik yapıldı. İstisnalar hariç 31 Temmuz 2023 öncesi suçlarda 55 bin hükümlünün açık cezaevine ve denetimli serbestliğe 3 yıl erken geçmesi öngörülüyor
TBMM Adalet Komisyonunda, 31 Temmuz 2023 ve öncesinde işlenen suçlar bakımından hükümlülerin kapalı cezaevinden açık cezaevine, açık cezaevinden denetimli serbestliğe 3 yıl daha erken ayrılmalarına ilişkin düzenlemeyi de içeren, kamuoyunda 11. Yargı Paketi olarak bilinen Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi kabul edildi.
Teklif kabul edilmeden önce Covid-19 düzenlemesi olarak bilinen af kapsamından bazı suçtan hüküm giyenlerin hariç tutulduğu bir değişiklik yapıldı. Af düzenlemesine gelen tepkiler üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bir son dakika toplantısı yaptığı ve düzenlemeler yapılmasını istediği aktarılmıştı.
Komisyonda AK Parti tarafından verilen ve kabul edilen bir önergeyle, teklifin 27. maddesinde değişiklik yapıldı.
Değişiklik ne oldu?
Kamuoyunda "Covid-19 düzenlemesi" olarak bilinen, kapalı cezaevinden açık cezaevine, açık cezaevinden de denetimli serbestliğe daha erken ayrılmayı öngören düzenlemenin kapsamı değişti. Bu düzenlemeye, 31 Temmuz 2023 öncesinde suç işleyenler dahil edildi.
Terör ve örgütlü suçlar, alt soy ve üst soya, kardeşe, eşe, boşanılan eşe, kadına, çocuklara, beden veya ruh bakımından kendisini savunmayacak kişiye yönelik kasten öldürme, cinsel saldırı ile çocuğun cinsel istismarı suçları hariç olmak üzere, 31 Temmuz 2023 tarihi ve öncesinde işlenmiş suçlar nedeniyle kapalı ceza infaz kurumlarında bulunan hükümlülerden, toplam hapis cezası 10 yıldan az ise 1 ayını, 10 yıl ve daha fazla ise 3 ayını bu kurumlarda geçirip ilgili mevzuat uyarınca açık ceza infaz kurumlarına ayrılmasına 3 yıl veya daha az süre kalanlar, bu şartların oluştuğu tarih itibarıyla açık ceza infaz kurumlarına ayrılabilecek.
Bu hükümlüler ile 31 Temmuz 2023 tarihi ve öncesinde işlenmiş suçlar nedeniyle açık ceza infaz kurumunda bulunan hükümlüler, talepleri halinde en az 3 ay açık ceza infaz kurumunda kalmış olmak şartıyla ilgili mevzuat uyarınca cezaların denetimli serbestlik tedbiri altında infazı uygulamasından 3 yıl erken yararlandırılacak. Yeni düzenleme çerçevesinde uyum düzenlemesi de yapılacak.
Söz konusu düzenlemenin yasalaşması halinde, belirlenen istisnalar dışında kalan hükümlülerden yaklaşık 55 bin kişinin bu hakka kavuşması öngörülüyor.
Diğer düzenlemeler neler?
Öte yandan kamuoyunun gündemindeki Covid affı düzenlemesinin yanı sıra, kabul edilen 11'inci Yargı Paketi'nde farklı birçok düzenleme bulunuyor. Bu düzenlemelerin kapsamı, kasten yaralama, avukatlık disiplin cezaları, güveni kötüye kullanma ile birlikte birçok farklı suçun cezalarının yeniden düzenlenmesini öngörüyor.
Uçak, tren ve gemi engellemeye hapis cezası
Teklifle, Türk Ceza Kanunu'nda yer alan ulaşım araçlarının kaçırılması veya alıkonulmasının yanı sıra artık ulaşım araçlarının hareketinin engellenmesi de cezaya tabi olacak. Aynı zamanda bu suçlara ilişkin cezalar da artırılacak.
Buna göre, hukuka aykırı bir davranışla kara ulaşım aracının hareket etmesini engelleyen veya bu aracı hareket halinde iken durduran kişi, 1 yıldan 3 yıla kadar, bu aracı gitmekte olduğu yerden başka yere götüren kişi, 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılacak.
Suçun konusunun deniz veya demiryolu ulaşım aracı olması halinde 3 yıldan 7 yıla kadar hapis cezasına hükmolunacak.
Hukuka aykırı bir davranışla hava ulaşım aracının hareket etmesini engelleyen kişi, 5 yıldan 10 yıla kadar, bu aracı gitmekte olduğu yerden başka yere götüren kişi, 7 yıldan 12 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılacak.
Söz konusu suçların işlenmesi amacıyla veya sırasında başka bir suçun işlenmesi halinde ayrıca bu suçtan dolayı ceza verilecek.
Suçla elde edilen menfaatin bulunduğu hesaplar hakkında düzenleme
Ceza Muhakemesi Kanunu'na, bilişim suçlarının işlenmesi suretiyle elde edilen menfaatin bulunduğu hesabın askıya alınması ve el koymaya ilişkin hüküm ihdas ediliyor.
Buna göre, Türk Ceza Kanununda yer alan, nitelikli hırsızlık, nitelikli dolandırıcılık ile banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılmasına ilişkin suçların işlendiği hususunda makul şüphe bulunması halinde banka, ödeme hizmeti sağlayıcısı veya kripto varlık hizmet sağlayıcısı nezdinde veya bunlar aracılığıyla yapılan ya da yapılmaya teşebbüs edilen işlemlere konu suçta kullanılan her türlü hesabın 48 saate kadar askıya alınmasına ilgili banka, ödeme hizmeti sağlayıcısı veya kripto varlık hizmet sağlayıcısı tarafından karar verilebilecek.
Askıya alma işlemi ve hesap hareketleri, ilgili mali kurum tarafından tüm bilgi ve belgelerle birlikte derhal cumhuriyet başsavcılığına bildirilecek. Askıya alma işlemi ayrıca hesap sahibine de bildirilecek. Hesap sahibi, askıya alma işleminin kaldırılması için cumhuriyet başsavcılığına başvurabilecek. Cumhuriyet savcısı, başvuru hakkında 24 saat içinde karar verecek.
Askıya alma işlemi tamamlanmadan suça konu menfaatin başka bir mali kuruma transfer edildiğinin tespit edilmesi halinde bu durum, askıya alma işleminin yapılabilmesi için banka, ödeme hizmeti sağlayıcısı veya kripto varlık hizmet sağlayıcısı tarafından ilgili mali kuruma gecikmeksizin bildirilecek.
Mali kurum tarafından askıya alınan veya cumhuriyet savcısının yazılı emri üzerine askıya alınan hesapta bulunan suça konu menfaate hakim kararı üzerine veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde cumhuriyet savcısının yazılı emriyle askıya alma süresi içinde el konulabilecek. Hakim kararı olmaksızın yapılan el koyma işlemi 24 saat içinde görevli hakimin onayına sunulacak. Hakim, kararını el koymadan itibaren 48 saat içinde açıklayacak; aksi halde el koyma kendiliğinden kalkacak. Bu hükme göre el koyma işlemi yapılabilmesi bakımından rapor alma şartı aranmayacak.
El konulan suça konu menfaat, suçtan zarar gören mağdura ait olduğunun anlaşılması halinde soruşturma veya kovuşturma evresinde sahibine iade edilecek. Bu hüküm uyarınca askıya alma işlemine karar veren gerçek ve tüzel kişiler, hukuki bakımdan sorumlu tutulamayacak.
Yürütülen bir soruşturma veya kovuşturma kapsamında cumhuriyet savcısı, hakim veya mahkeme tarafından banka, ödeme hizmeti sağlayıcısı veya kripto varlık hizmet sağlayıcısından istenilen bilgi veya belgenin 10 gün içinde fiziki veya elektronik ortamda gönderilmesi zorunlu olacak. İstenilen bilgi veya belgenin gönderilmemesi ya da eksik gönderilmesi halinde cumhuriyet savcısı tarafından ilgili banka, ödeme hizmeti sağlayıcısı veya kripto varlık hizmet sağlayıcısına 50 bin liradan 300 bin liraya kadar idari para cezası verilecek.
AYM iptal kararının ardından değişiklik
Anayasa Mahkemesinin iptal kararı çerçevesinde, soruşturulması ve kovuşturulması şikayete bağlı olan hakaret suçu bakımından uzlaştırma yoluna gidilemeyecek.
Ön ödeme kapsamına giren bir suç ile uzlaştırma kapsamına giren bir suçun birlikte aynı mağdura karşı işlenmiş olması halinde uzlaştırma kapsamındaki suç bakımından uzlaşma hükümleri uygulanacak.
Bölge adliye mahkemelerine genişletilmiş yetki
Ceza Muhakemesi Kanunu'ndaki düzenlemeyle, bölge adliye mahkemelerinin bozma yetkisinin kapsamı genişletiliyor. Buna göre, ilk derece mahkemelerinin kararlarında, hukuka aykırılıkların bulunması halinde de bölge adliye mahkemesi ceza daireleri tarafından bozma kararı verilebilmesine imkan tanınıyor.
Ceza Muhakemesi Kanunu'na eklenen hükümle, uzlaşmanın sağlandığı hakaret suçuna ilişkin dosyalar, bu suçun uzlaştırma kapsamından çıkarıldığı gerekçesiyle ön ödeme kapsamında değerlendirilemeyecek ve uzlaştırmaya ilişkin hükme göre sonuçlandırılacak. Soruşturma veya kovuşturma evresinde olan ve hükmün yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla uzlaşmanın sağlanmadığı dosyalar bakımından ön ödeme hükümleri uygulanacak.
Esnaf fiyatlandrmalarını bakanlık onaylayacak
Esnaf ve Sanatkarlar Meslek Kuruluşları Kanunu'nda yapılan değişiklikle, Kanuna tabi esnaf ve sanatkarlarca üretilen mal ve hizmetlerin fiyat tarifeleri, bağlı bulundukları odalarca hazırlanacak ve odanın mensubu olduğu Birlik yönetim kurulu tarafından fiyat tarifesinin sunulmasından sonra 30 gün içinde onaylanacak veya reddedilecek. Ticaret Bakanlığının görüşüne tabi fiyat tarifelerinde 30 günlük süre Bakanlığa görüş talebinin iletildiği gün duracak ve görüşün, Birliğe iletildiği günden itibaren devam edecek. Onaylanan fiyat tarifesi mülki amirlik, belediye ve ilgili odaya 7 gün içerisinde bildirilecek ve itiraz edilmezse 15 gün sonra yürürlüğe girecek. Fiyat tarifeleri, uygulanacak azami hadleri gösterecek.
Belediyeler veya o yerin en büyük mülki amiri tarafından itiraz edilen ya da Ticaret Bakanlığının görüşüne tabi olan fiyat tarifelerinde Bakanlığın olumsuz görüş verdiği fiyat tarifeleri, 15 gün içerisinde uzlaşma komisyonunca değerlendirilerek nihai karar verilecek.
Uzlaşma komisyonu, o yerin mülki amirinin ya da görevlendireceği yardımcısının başkanlığında, ticaret il müdürlüğü, defterdarlık, belediye, ildeki ilgili kamu kurumu, ticaret ve sanayi veya ticaret odası ile esnaf ve sanatkarlar odaları birliği temsilcilerinden oluşacak. İlgili kamu kurumu temsilcisi, talep edilen tarifenin konusu dikkate alınarak komisyon başkanınca belirlenecek. Komisyon kararları salt çoğunlukla alınacak. Komisyon, değerlendirmesini mevcut maliyetler ve ortalama kar marjları ile Orta Vadeli Programda yer alan enflasyon hedeflerini de dikkate alarak yapacak. Talep edilen tarife, komisyonun nihai kararından sonra yürürlüğe girecek.
Ticaret Bakanlığının görüşüne tabi fiyat tarifeleri ile komisyonun değerlendirme sürecine ilişkin usul ve esaslar, Ticaret Bakanlığı tarafından yönetmelikle belirlenecek.
Çocuklar kullanılırsa örgüt cezası artırılacak
TBMM Adalet Komisyonunda kabul edilen, kamuoyunda 11. Yargı Paketi olarak bilinen Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'ne göre, örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlarda çocukların araç olarak kullanılması halinde örgüt yöneticilerine verilecek ceza, yarısından bir katına kadar artırılacak.
Teklifle, Anayasa Mahkemesince verilen iptal kararının oluşturacağı hukuki boşluğun doldurulması amacıyla Kamu İhale Kanunu'nda değişikliğe gidiliyor. Kamu İhale Kurumunun gelirlerine ilişkin hükümde yapılan değişikliğe göre, itirazen şikayet başvuru bedelinin, başvuru dilekçesinde yer verilen iddialar dikkate alınarak belirlenecek haklılık oranına karşılık gelen kısmının Kurul kararıyla başvuru sahibine iadesine karar verilecek. Ancak Kurumca, ilgili hüküm uyarınca başvurunun reddine veya eşit muamele ilkesi yönünden yapılan inceleme sonucunda ilgili hükümler uyarınca ihalenin iptaline veya düzeltici işlem belirlenmesine karar verilmesi halinde başvuru bedeli iade edilmeyecek.
Başvuru dilekçesinde aynı iddia kapsamında birden fazla hususa yer verilmesi halinde bu hususlar, Kurum tarafından ayrı birer iddia olarak değerlendirilecek. Kurul kararının başvuru sahibine bildirimini izleyen 30 gün içinde başvuru sahibinin Kuruma yazılı talebi üzerine, bu talep tarihini izleyen 30 gün içinde Kurum tarafından bedel iadesi yapılacak. Kurumca iade edilen bu bedel için faiz işlemeyecek.
İtirazen şikayet başvurusu üzerine alınan Kurul kararlarına karşı açılan davalar sonucunda veya Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu'nun "Mücbir sebepler" başlıklı maddesi uyarınca sözleşmenin feshedilmesi hallerinde, "doğal afetler" hükmü uyarınca tahsil edilen bedelin ilk sözleşme bedelinin tamamlanmayan oranına karşılık gelen kısmının Kurul kararıyla yükleniciye iade edilmesine karar verilecek. Bedel iadesinin yapılabilmesi için yüklenicinin, fesih ve tasfiye işlemlerinin tamamlandığının kendisine bildirimini izleyen 30 gün içinde iade talebiyle idareye başvurması gerekecek. Başvuruyu izleyen 30 gün içinde idarece, ilk sözleşme bedelinin tamamlanmayan oranı dahil gerekli bilgi ve belgeler Kuruma iletilecek. Bilgi ve belgelerin Kurum kayıtlarına alındığı tarihi izleyen 30 gün içinde Kurum tarafından bedel iadesi yapılacak. Kurumca iade edilen bu bedel için faiz işlemeyecek. Bu hüküm, 26 Aralık 2025'te yürürlüğe girecek.
'Dolandırıcılık' suçlarına Asliye Mahkemeleri bakacak
Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun'da yapılan değişiklikle, Türk Ceza Kanunu'nda (TCK) düzenlenen "dolandırıcılık" ve "nitelikli dolandırıcılık" suçlarına ilişkin yargılamaların farklı mahkemelerde yürütülmesi sebebiyle oluşan görev uyuşmazlıklarının önüne geçilmesi amaçlanıyor. Buna göre, "dolandırıcılık" suçunun yargılaması asliye ceza mahkemelerinde yapılacak.
Bu hükmün yürürlüğe girdiği tarihte ağır ceza mahkemelerinde görülmekte olan davalarda veya istinaf ya da temyiz kanun yolu incelemesinde bulunan dosyalarda "nitelikli dolandırıcılık" suçlarına bakan mahkemenin görevinin bu düzenlemeyi ihdas eden Kanun ile değiştiği gerekçesiyle görevsizlik veya bozma kararı verilemeyecek. Bu davalara, kesin hükümle sonuçlandırılıncaya kadar bu hükmün yürürlüğe girdiği tarihten önceki göreve ilişkin kurallara göre bakılmaya devam edilecek.
'Taksirle yaralama'nın hapis cezası artıyor
Taksirle yaralamaya ilişkin hapis cezaları artırılıyor. Buna göre, taksirle başkasının vücuduna acı veren veya sağlığının ya da algılama yeteneğinin bozulmasına neden olan kişiye verilecek hapis cezasının alt sınırı 3 aydan 4 aya, üst sınırı ise bir yıldan 2 yıla çıkarılacak. Fiilin birden fazla kişinin yaralanmasına neden olması halinde hapis cezasının alt sınırı 6 aydan 9 aya, üst sınırı ise 3 yıldan 5 yıla yükseltilecek.
"Güveni kötüye kullanma" suçunun konusunun motorlu kara, deniz veya hava taşıtı olması "nitelikli hal" kabul edilerek, bu durumda verilecek ceza bir kat artırılacak.
'Kurusıkı' silahlarda değişiklik
Kamuoyunda "kurusıkı" olarak tabir edilen ses ve gaz fişeği atabilen silahlar, "Genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması" suçu kapsamına alınarak bunların kullanılmasının önüne geçilmesi amaçlanıyor.
Buna göre, kişilerin hayatı, sağlığı veya malvarlığı bakımından tehlikeli olacak biçimde ya da kişilerde korku, kaygı veya panik yaratabilecek tarzda yangın çıkaran, bina çökmesine, toprak kaymasına, çığ düşmesine, sel veya taşkına neden olan silahla ateş eden veya patlayıcı madde kullanan kişiye verilecek hapis cezasının alt sınırı 6 aydan 1 yıla, üst sınırı 3 yıldan 5 yıla yükseltilecek. Suçun ses ve gaz fişeği atabilen silahla ateş edilerek işlenmesi halinde 6 aydan 3 yıla kadar hapisle cezalandırılacak. Bu suçun kişilerin toplu olarak bulundukları yerlerde işlenmesi halinde verilecek ceza yarı oranında artırılacak.
Örgüt suçlarının cezası artıyor
Teklifle "Suç işlemek amacıyla örgüt kurma" suçuna yönelik hapis cezalarının alt ve üst sınırları artırılıyor. Buna göre, Kanun'un suç saydığı fiilleri işlemek amacıyla örgüt kuranlar veya yönetenler, örgütün yapısı, sahip bulunduğu üye sayısı ile araç ve gereç bakımından amaç suçları işlemeye elverişli olması halinde verilecek hapis cezasının alt sınırı 4 yıldan 5 yıla, üst sınırı 8 yıldan 10 yıla çıkarılacak.
Suç işlemek amacıyla kurulmuş örgüt üyelerine verilecek hapis cezasının üst sınırı 4 yıldan 5 yıla, örgütün silahlı olması halinde verilecek ceza "dörtte birinden yarısına kadar" yerine "yarısı oranında" yükseltilecek.
Örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlarda çocukların araç olarak kullanılması halinde örgüt yöneticilerine ilgili hükme göre verilecek ceza, yarısından bir katına kadar artırılacak.
İcra ve iflas kanununda değişiklik
İcra ve İflas Kanunu'nda değişikliğe gidiliyor. Nispi harç ve teminat yatırma yükümlülüğünü yerine getirmeyenlerin, ihalenin feshini talep etmesi halinde mahkemece ihalenin feshi talebi dosya üzerinden ve kesin olarak reddedilecek.
Teminatın veya yatırılması gereken harcın yatırılmaması veya eksik yatırılması suretiyle ihalenin feshinin talep edilmesi halinde mahkeme tebliğ edeceği muhtırada, iki haftalık kesin süre içinde teminatın veya harcın ikmal edilmesini, aksi halde ihalenin feshi talebinin dosya üzerinden kesin olarak reddedileceğini bildirecek. Mahkeme, süresi içinde teminat veya harç ikmal edilmediği takdirde derhal ihalenin feshi talebini reddedecek.
AYM iptalinin ardından yeniden düzenlendi
Anayasa Mahkemesinin iptal kararı doğrultusunda yapılan düzenlemeye göre, alışılmış hediyeler dışında, geçici veya kesin aciz belgesinin ya da aciz belgesi niteliğinde olan haciz tutanağının düzenlendiği yahut iflasın açıldığı tarihten önceki 1 yıl içinde yapılan bütün bağışlamaların ve ivazsız tasarrufların iptale tabi olduğu hüküm altına alınıyor.
Alt soy ve üst soy, üçüncü derece dahil kan hısımları, son 1 yıl içinde evlilik birliği sona ermiş olsa bile eşi ve üçüncü derece dahil kayın hısımları, evlat edinenle evlatlık, ortak konutta yaşayan kişiler arasında yapılan tasarrufların gerçek değere uygun olarak ivazlı olduğu ispatlanmadıkça bağışlama sayılacak.
Aksi ispatlanmadıkça, sözleşmenin yapıldığı sırada, kendi verdiği şeyin gerçek değerine göre borçlunun ivaz olarak pek aşağı bir fiyatla kabul ettiği sözleşmeler ile borçlunun kendisine veya üçüncü bir kişi yararına ömür boyu gelir sözleşmesi ya da intifa hakkı tesis ettiği sözleşmeler yahut ölünceye kadar bakma sözleşmelerinin, uygun bir karşılığının sağlandığı ispatlanmadıkça bağışlama sayılacak.
Aynı Kanun'un "İstinaf yoluna başvurma ve incelenmesi" ile "Temyiz yoluna başvurma ve incelenmesi" başlıklı hükümlerindeki parasal sınırların uygulanmasında, şikayet başvurusunun yapıldığı veya davanın açıldığı tarihteki miktar esas alınacak.