Beyoğlu iğrençtir ve çok güzeldir

Geçen haftalarda, sanatçı Bahadır Baruter’in bu deseni sosyal medyada büyük ilgi gördü. Baruter etkileyici işinin hikayesini Oksijen’e anlattı

2003-2004 yıllarıydı. Ressam Ömer Uluç, Beyoğlu temalı bir serginin küratörlüğünü üstlenmişti. Çeşitli disiplinden sanatçılardan işler istemişti. Bana da “Beyoğlu’na bak, İstiklal’i düşün ve bir şey çiz” dediler. O zamanlar balık gözü lensler bu kadar yaygın değildi. Bilgisayar cambazlıkları yoktu. Ben de bir uçtan bir uca her şeyi gören bir gözün bakışıyla çizmek istedim. Hem her yeri görüyoruz hem de her yerini içimize alıyoruz. Biricik bir şey yapma heyecanıyla başladım. O  kaos, duvarlar ve insanlar… Bugün olsa benzer bir şey yaparım, belki biraz Arap nüfus da yerleştirmek gerekir. Ama aynı hisle yaparım. O his de şu: Beyoğlu bereketli bir lağım akıntısıdır. Her zaman ilham veren bir gübre deposudur. Besleyici bir kargaşadır. Beyoğlu ve İstiklal örneğin pandemi zamanı ya da bombalar patladığında ya da eski günlerdeki sayım günlerindeki gibi en uyuz, en boş haliyle de olsa… Ya da buradaki gibi dünya kadar insanla dolu da olsa… O lağım akıntısı, o kanalizasyon hattından geçerken hem şenlendirir hem sıkar. Manik depresif, şahane bir yoğunluğu vardır. Her zaman başımızın üstündedir. İğrençtir ve çok güzeldir. 15 gün boyunca günde 15 saat çalıştım. Kafayı kaldırmadan. Zaten o zamanlar çizgi makineleriydik...

Bahadır Baruter bu tabloya hiç isim vermemiş. “Galiba insanlar aralarında ‘İstiklal çizimi’ diyorlar” diyor. Eseri Baruter’in izniyle yayınlıyoruz.
Yenidoğan çetesi skandalı 4 ile daha sıçradı Kürtlere TC devletinin sahibi olmayı teklif ediyorum Bakanlık satışını yasakladı İran'a verilecek yanıtı konuşmak için henüz çok erken Meteoroloji'den 8 il için sarı kodlu uyarı Üç virüslü bir salgının ortasındayız