Girilemeyen mezuniyete karşı kampüs bahçesinde 1.000 kişi

Boğaziçi Üniversitesi’nde Rektörlük mezuniyet düzenledi. Tören katılıma kapalıydı, YouTube’da yayınlandı. Öğrenciler, hocalar ve aileler ise kampüste alternatif organizasyon yaptı. Herkes katıldı, çimlerde kepler havalara atıldı

Yusuf Akcakaya
yusuf@gazeteoksijen.com Bütün yılı rektörlük tartışmaları içinde geçiren Boğaziçi Üniversitesi’nin 154’üncü mezuniyet töreni 5 Eylül Pazar günü yapıldı. 1819 lisans, 529 yüksek lisans ve 80 doktora öğrencisi mezun edildi. Törende hiçbiri yoktu. Çünkü katılım yasaktı. Sunuculuğunu üniversite hocalarından Dr. Burcu Ertürk Kılıç’ın üstlendiği tören 53 dakika sürdü. İstiklal Marşı ile başladı, rektör Prof. Dr. Mehmet Naci İnci’nin konuşmasıyla devam etti. İnci beş dakika sahnede kaldı, sonrasında mikrofonu Nazım Salur’a bıraktı. Diplomasını İşletme Bölümü’nden 1986 yılında alan Getir’in kurucusu, mezunlar adına söz aldı.  Katılım olmadığı için bütün bunları bilmenin tek yolu, YouTube’dan geçiyordu. Canlı yayınlanmayıp daha sonra banttan olarak platforma yüklenen tören, aynı anda en fazla 600 kişi tarafından izlendi. Haber yayına hazırlanırken 18 bin izlenmeye ulaşmıştı. 
Rektör İnci YouTube’dan yayınlanan törende konuştu.

Her öğrenci diplomasına istediği rektörü yazdı

Tören kaydı, sosyal medyanın önemli özelliklerinden biri olan kullanıcı yorumlarına da kapatılmıştı. Her videonun altında yer alan beğen-beğenme butonlarında ise dikkat çeken bir istatistik vardı. Beş gün içinde videoyu 156 kişi beğenirken 3 bin 400 kişi ise ‘dislike’ gönderdi, yani beğenmediğini belirtti. Katılıma kapalı tören Boğaziçili öğrencileri durdurmadı. Resmi mezuniyete alternatif olarak kendi organizasyonlarını yaptılar. Program 8 Eylül Çarşamba günü 16.30’da, öğrencilerin Mühendislik Fakültesi önünden Güney Meydan’a yürüyüşüyle başladı. Üzerinde “Aşağı bakma”, “Covid’e aşı bulundu kayyuma aşı aranıyor”, “Bu ülkeden bir gençlik alacaklıyız” yazan pankartlar eşliğinde yürüyen öğrencileri meydanda aileleri ve hocaları karşıladı. Toplam kalabalık yaklaşık 1000 kişiydi. Boğaziçililer yürüyüş sonrası rektörlük binasına sırt dönme nöbetiyle devam ettiler. Nöbet sonrasındaki açılış konuşmasını ise Alternatif Mezuniyet Ekibi’nden İmran Gökçe Şahin ve Dorun Tunaoğlu yaptı. Akademisyenler adına ise Ayfer Bartu Candan, yaz okulu ve güz dönemindeki dersleri onaylanmayan Feyzi Erçin ve Rektör Prof. Dr. İnci tarafından görevine son verilen Can Candan konuştu.  Akademisyenlerin söz almasından sonra 2009 yılı Tarih Bölümü mezunu Zeynep Akçakaya ve öğrenciler Bilge Özmen ve Buse Giledereli sahneye çıktı. Törene katılım gösteren öğrencilerin adları tek tek okundu ve ‘alternatif diploma’ları teslim edildi. Diplomaların üzerinde ‘Geçerliliği yoktur’ ibaresi yer aldı. Rektör bölümünde ise Prof. Dr. Naci İnci’nin adı yoktu. Onun yerine her öğrenci istediği öğretim üyesi adını yazdı.  Mezuniyet klasiği olan kep fırlatma da unutulmadı. Son olarak ise Güney Meydan’a kurulan alanda verilen konser ile alternatif tören noktalandı. 
Fotoğraf: Ahmet Emre

Rektör fakülte törenlerinde de yok 

Boğaziçi Üniversitesi’nde mezuniyet töreni yanında bir de geleneksel olarak fakültelerin diploma törenleri gerçekleştiriliyor. Rektör ve rektör yardımcılarının da genellikle katıldığı bu törenlerde, öğrenciler diplomalarını tek tek alarak bölüm arkadaşları ve öğretim üyeleri ile birlikte fotoğraf çektiriliyor. Ancak bu sene Covid-19 sebebiyle aileler törene alınmadı, Prof. Dr. İnci de törenlere katılmadı.

Yapabileceklerinizin sadece başlangıcı

Törende konuşma yapan Feyzi Erçin üniversiteyle resmi bağının kalmadığını belirtti: “Bugüne kadar benden yapılması istenenler arasında beni en değerli hissettiren şey olabilir, bugün burada konuşmamın önerilmesi. Bugün canımız okulumuzdan online kaydedilmiş, sahte bir tören ile değil de kendi iradenize sahip çıkarak burada, çimlerde mezun olabiliyorsanız, sebebi bunu yapabileceğinize inanmanız. Bu, yapabileceklerinizin sadece bir başlangıcı.’’

İmzayı kafaya takmayın

Can Candan da sekiz aydır süren direniş sürecinde hep birlikte durabilmenin önemine değindi: “3 Ocak’tan beri birlikte direniyor ve ilkelerimize sahip çıkmaya çalışıyoruz. Bu direniş hepimiz için müthiş bir öğrenme süreci oldu ve olmakta. Çok zor bir şey olan, tüm farklılıklarımıza rağmen birlikte durabilmeyi öğreniyoruz ve sanırım bununla da Türkiye’de bir çok insana ilham veriyoruz. Diplomanızdaki imzayı kafaya takmayın sakın. Unutmayın, siz o diplomayı hak ettiniz ve o diplomayı size biz verdik.’’

Veliler de ‘ilginç zamanlar’ yaşıyor

“Her şeye rağmen atmosfer aynı” / Sema Varol Bir Boğaziçi mezunu olarak kızımla aynı üniversitede okumuş olmak çok farklı bir duygu. Ağva’dan sadece bunun için kalkıp geldim. Bu alternatif tören olmasa kızım Bilge’nin mezuniyetini göremeyecektim. Açıkçası gelmeden önce korkularım vardı, 1981 yılı mezunu olduğumdan ve son yıllarda okula uğramadığımdan nelerle karşılacağımı bilmiyordum. Ancak buradaki öğrencileri görünce çok mutlu oldum. Her ne olursa olsun Boğaziçi atmosferini korumuş, bunun için öğrenci ve hocaları tebrik etmek lazım.  “Sevincimiz kursağımızda kalacaktı’’ / Ahmet Şengüz Herkesin katılabildiği resmi bir tören yapılmamasına çok bozuldum. Veliler olarak senelerce okulda dirsek çürüten çocuklarımızın bu gününü bekliyoruz ne de olsa. Bugünkü alternatif tören olmasa sevincimiz kursağımızda kalacaktı. Bunun için Ankara’dan kalktık geldik. “Çocukların emeklerine yazık’’ / Jülide Çulfaz Çocukların emeklerine yazık, talihsiz bir durum bu. Neyse ki bu tören oldu da çocuğumuzla bir mezuniyet fotoğrafı çektirebildik. Velisi olarak biz de ilginç zamanlar yaşıyoruz. 
Yenidoğan çetesi skandalı 4 ile daha sıçradı Kürtlere TC devletinin sahibi olmayı teklif ediyorum Bakanlık satışını yasakladı İran'a verilecek yanıtı konuşmak için henüz çok erken Meteoroloji'den 8 il için sarı kodlu uyarı Üç virüslü bir salgının ortasındayız