Sıla Naz Pala
Dünyayı karıştıran Afganistan krizinin ortasında bir haber, Türkiye’de eğitim ve güvenlik konularında soru işaretleri doğurdu. Bir Taliban üyesinin Malatya Üniversitesi’nde öğrenci olduğu ortaya çıktı. Bu kişinin nasıl kayıt yaptırdığı, güvenlik soruşturmasından nasıl geçtiği, yabancı öğrencilerin nasıl kabul edildiği sorulmaya başlandı.
Dört yerden biri verildi
Türkiye’de 2019’da yaklaşık 150 bin yabancı öğrenci okuyordu. Üniversiteler kontenjanlarının yüzde 50’sini bu başvurulara ayırabiliyordu. Bu sınırın kaldırılmasıyla beraber 2021’de yabancı öğrenci sayısı 200 bini geçti.
2021 için YÖK, hem devlet hem vakıf olmak üzere 297 üniversitede yabancı öğrenciler için 300 bin 342 kontenjan ayırdı. Türk öğrenciler için bu rakam 986 bin 132. Böylece Türkiye’deki üniversite kontenjanının yüzde 23.3’ü, yani neredeyse dörtte biri yabancı öğrencilere ayrıldı.
Kontenjanlar her üniversitenin senato kararı ile belirleniyor. Örneğin Boğaziçi Üniversitesi bu yıl Yüksek Öğretim Kurumları Sınavı (YKS) ile Türkiye’den 2 bin 213 öğrenci alacak. Yabancı öğrenci kontenjanı ise sadece 12.
Bunun tersi uçta bir örnek de var. Kütahya Dumlupınar Üniversitesi’nin yabancı öğrenci kontenjanı 9 bin 426 olarak açıklandı. YKS ile alacağı Türk öğrenci sayısı ise bunun gerisinde: 8 bin 623.
Merkezi değil, her okul kendi sınavını yapıyor
Yabancı öğrenci seçiminde çeşitli yöntemler uygulanıyor. 2010’a kadar ÖSYM tarafından merkezi sınav yapılıyordu ancak şimdi her üniversite kendi düzenliyor. Bazı okullar ise YÖK tarafından kabul edilen denklik ya da not ortalamasına göre de alabiliyor. Bu tamamen üniversitenin kendi kararı.
Bazı üniversiteler ise uluslararası kritere önem veriyor. Örneğin Yıldız Teknik Üniversitesi’nde mimarlık okumak isteyen yabancı öğrenci için, ABD’nin uyguladığı ve uluslararası bir sınav olan SAT’dan 1600 üzerinden en az 1100 toplam puan gerekiyor. Üstelik matematikte de 800 üzerinden en az 550 puan almak şart. Her test gibi YÖS’ün de (Yabancı Uyruklu Öğrenci Sınavı) kursu var. Ankara merkezli Metropol yöneticisi Menekşe Aslan yılda neredeyse 60 sınavın yapıldığını söylüyor: “Kurs yedi ay sürüyor; müfredat ise matematik, geometri ve IQ. Genellikle 80 soru oluyor ve 100 puan üzerinden değerlendiriliyor. Taban puanı ise 40. Orta Doğu ülkeleri ağırlıkta olmak üzere Japonya, Rusya, Moldova, Polonya, Afrika, Suudi Arabistan ve İran’dan öğrenciler geliyor.”
YÖS’ün YKS’den çok daha kolay olması, talebi artırıyor. Aslan “Yabancı öğrenciler tıp gibi zor olan bölümleri çok rahat kazanabiliyor. Bazı öğrenciler ise Türkiye’yi Avrupa’ya geçmek için köprü olarak kullanıyor. İran’dan gelen bir öğrenci İstanbul Üniversitesi diplomasını gösterince Avrupa’ya gidebilme şansı çok daha yüksek.”
Güvenlik belgesine ihtiyaç yokmuş
Sınavı kazanan öğrencinin kayıt yaptırabilmesi için bazı belgelere ihtiyaç var. Pasaport, şayet Türk vatandaşlığından çıkmış ise mavi kart vb. belgeler bunlar. Ama herhangi bir güvenlik ya da sicil kaydı istenmiyor. Malatya Üniversitesi de öğrencisi Taliban üyesi çıkınca “Uluslararası öğrencilerin vize işlemleri ve güvenlik araştırmaları ilgili devlet kurumları tarafından yapılmakta ve bu süreç üniversitemiz ile iş birliği halinde yürütülmektedir” açıklaması yapmıştı.
Vakıf üniversitelerinde eğitim ücreti dolarla
Yabancı öğrenciler eğitim için ücret ödemek zorunda. Bu miktar devlet üniversitelerinde bölümlerine göre yıllık 7 ile 20 bin TL arasında değişiyor. Örneğin Galatasaray Üniversitesi’nde Mühendislik ve Teknoloji Fakültesi 15 bin lira, Boğaziçi Üniversitesi’nde Mühendislik Fakültesi ise bir dönem için 11 bin 800 lira talep ediyor. Vakıf üniversitelerinde ise rakam artıyor, hatta dolar bazında işlem yapılıyor.
BAU Rektör danışmanı ve eğitim uzmanı Turgay Polat dünyanın birçok ülkesinde uluslararası öğrenci değişiminin iki amaçla kullanıldığını söylüyor: Yetenek keşfi ve gelir kalemi. Türkiye’nin 2023’e kadar yaklaşık 10 milyar dolar kazanmasının beklendiğini söyleyen Polat, bunun Türk öğrenciler için kaynak yaratmakta kullanılması gerektiğini belirtiyor.
Güzel sanatlarda okumak istiyorum
Bu yıl YÖS’e hazırlanan öğrencilerden biri de 18 yaşındaki Afgan göçmeni Morsal Hossiani: “Ben 12’inci sınıftayım ve Türkiye’de bir üniversite kazanmak için YÖS’e hazırlanıyorum. Afganistan’dan 3 yıl önce İran’dan babamla birlikte kaçak olarak geldik, yoldayken annemin hamile olduğu anlaşılınca o geri dönmek zorunda kaldı. Daha sonra kardeşim üç aylıkken Türkiye’ye gelebildiler. Artık beraber Afyonkarahisar’da yaşıyoruz, kimliklerimiz ve Afganistan pasaportumuz var. Üniversitede güzel sanatlar fakültesinde okumak istiyorum ve Ankara’da okumayı düşünüyorum, bir üniversite tercihim yok. Üniversiteden mezun olduktan sonra da bir ofiste çalışmak istiyorum.”
YÖS’ü tercih ettim çünkü YKS’ye göre daha kolay
YÖS daha kolay olduğu için çifte vatandaşlar bu avantajı kullanıyor. Bunlardan biri Yıldız Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği öğrencisi Okan Altınkaynak (22): “Hem Alman hem Türk vatandaşıydım; hayatım İstanbul’da geçti. Liseyi de İstanbul’da okudum. YÖS’e girmek için vatandaşlıktan çıkıp mavi kart aldım. 2017’de sınav için bir kursa yazıldım ve Yıldız Teknik Üniversitesi’nin yaptığı sınavda Makine Mühendisliği’ni kazandım. O dönem YÖS’e 10 bin kadar kişi giriyordu. YTÜ’nün sınavı zordu, 80 soru vardı ve 100 puan üzerinden 65 aldım. Sınav zor olduğu için düşük bir puanla girebildim. Bildiğim kadarıyla benden sonraki sene YTÜ, taban puanlarını 80 yaptı. Bence YÖS daha kolay çünkü bazen çetrefilli/detaylı sorular olsa da soru sayısı az ve daha çok vakit ayırabiliyorsun.”