Paris Savcısı açıkladı: Louvre’daki büyük soygun küçük çaplı hırsızların işi

Paris Savcısı Laure Beccuau, Louvre Müzesi’nde iki hafta önce gerçekleştirilen 88 milyon euroluk mücevher soygununun “organize suç dünyasından profesyonellerin değil, küçük çaplı suçluların işi” olduğunu söyledi.

Basına konuşan Beccuau, gözaltına alınanlardan ikisinin çocuk sahibi bir çift olduğunu, birinin ise hırsızlık suçundan sabıkalı bir Cezayir vatandaşı olduğunu açıkladı.

Dünyanın en çok ziyaret edilen müzesi Louvre, 19 Ekim Pazar günü öğle saatlerinde filmleri aratmayan bir hırsızlığa sahne oldu. Hırsızlar, çalıntı bir kamyonu müzenin önüne park edip bir mobilya asansörüyle birinci kata çıktı. Müzenin en süslü salonlarından birinin kapısını kırarak içeri giren ekip, sadece yedi dakikada mücevherleri alıp scooter’larla kaçtı.

Soygunun bilançosu ise ağırdı. Napolyon’un ikinci eşi Marie Louise’e hediye ettiği zümrüt ve elmas kolye, III. Napolyon’un eşi Eugénie’ye ait, 212 inci ve 2 bine yakın elmasla süslü taç çalındı. Eserlerin toplam değeri 88 milyon euroyu buluyor. 

Paris’in yoksul banliyösünden gelmişler

Savcı Beccuau, yakalanan dört şüphelinin tamamının Paris’in kuzeyinde, Seine-Saint-Denis bölgesinde yaşadığını, yani “organize suçun üst kademelerinden değil, yerel çevrelerden” geldiklerini söyledi.

Gözaltına alınanlardan 37 yaşındaki bir erkek ve 38 yaşındaki kadının, birlikte yaşadıkları ve çocuk sahibi oldukları tespit edildi. 

Erkeğe “organize hırsızlık” ve “suç örgütü kurma”, kadına ise “yardım ve yataklık” suçlaması yöneltildi. Çift, suçlamaları reddetti. Kadın, Paris mahkemesindeki ifadesinde “çocuklarından ayrılma korkusu” yaşadığını söyleyerek ağladı.

Geçtiğimiz hafta içinde 34 yaşında bir Cezayirli ve 39 yaşında bir Fransız vatandaşı daha tutuklandı. Her iki ismin de geçmişte hırsızlıktan sabıkalı olduğu, hatta on yıl önce aynı davada birlikte yargılandıkları ortaya çıktı.

Soyguncular tacı düşürüp iz bıraktı

Fransız basını, olay yerinde yapılan incelemelerde İmparatoriçe Eugénie’nin tacının kaçış sırasında düşürüldüğünü, ayrıca DNA izleri taşıyan alet ve eşyaların geride bırakıldığını yazdı. Bu ayrıntılar, polis ve savcılığın “amatör hırsız” değerlendirmesini güçlendirdi.

Beccuau, hâlâ en az bir kişinin firari olduğunu ve yeni gözaltıların olabileceğini belirtti.

Soruşturma gizliliği nedeniyle savcı mücevherlerin izine dair bilgi vermedi. Ancak “paralel piyasa” olarak bilinen kara para aklama ve kaçak satış ağlarının yakından takip edildiğini söyledi:

“Bu mücevherlerin kara piyasada satılmasını engellemek istiyoruz. Mücevherlerin hem ticaret hem para aklama amacıyla kullanılma ihtimalini değerlendiriliyoruz.”