Ukraynalılar İrpin'den tahliye ediliyor

Kiev şehir merkezinin 25 kilometre kadar kuzeybatısına, boş belediye otobüslerinin peşine takılıp gidiyoruz. Günlerdir Rus füzelerinin hedefi olan ve Kiev’i Rus askerlerinden korumak için stratejik bir nokta olarak görülen İrpin kentinde, devasa bir tahliye operasyonu sürüyor. Ukrayna Eski Cumhurbaşkanı Petro Poroşenko ve eşi Maryna, alanda, tahliye operasyonlarına destek veriyorlar.Maryna Poroşenko, Rusların sivilleri hedef almadıkları iddiasını gören gözlerin yalanladığını ifade ediyor. “Etrafınıza bakmanız yeterli. Kadınlar, çocuklar ve yaşlıları acilen tahliye etmemiz gerekiyor,” diyen Poroşenko, kalabalığın düzenli şekilde otobüslere yerleştirildiklerine emin olmak için yakın plan, birebir çalışıyor, İrpinlileri eğilip dinliyor.Bir yanda Petro Poroşenko, yanındaki Albert adlı savaşçının Ruslara karşı cesurca mücadele ettiğini söylüyor. Albert, omzunda Rus SU-24’lerini def etmek için manpad taşıyor, eski devlet başkanı onun cesaretini överken, dimdik duruyor. Poroşenkolar İrpin halkının güvenli tahliyesi için çalışırken, ortalık yangın yeri. Üzerimizden geçen füzeler, yakınlardaki yerleşim birimlerini vuruyor. Islık sesi, bu kentte, bu koşullar altında, büyük bir korkunun sebebi haline geliyor. Alanda insanlarla konuşmaya giderken yakınımıza düşen füze de aynen böyle bir ıslık sesiyle geldiğini haber verip etrafı birbirine katıyor. Ardından koşarak milisler eşliğinde sığındığımız kilisenin bodrum katına inerken, camların paramparça yerlerde olduğunu görüyorum. 72 yaşındaki Yuliya adlı bu hanımefendi, yaşadıklarını bir “şok” olarak tanımlıyor. Bu kare, onu sonrasında arabayla metroya bırakırken çekildi.Ukrayna Alan Savunması adlı, ulusal orduyla yakın çalışan gönüllü milisler, yaşlıların ve çocukların tahliyesine destek vermek için durmadan bir kişiyi alıp otobüslere bıraktıktan sonra dönüp bir başka kişinin koluna girerek yürümesine, kendi memleketinden kaçmasına yardım ediyorlar. Başkent Kiev’i Rus kuşatmasından korumak için patlatılan bu köprünün üzerinden geçtiği İrpin Çayı'ndan zorlukla yürüyen sivillere yine milisler destek oluyor. İki gündür burada sivil geçişleri, dolayısıyla endişeli bakan yüzler ve bavul sesi bitmiyor. Çocuklar, şaşkın bir şekilde olan biteni anlamlandırmaya çalışırlarken, ebeveynleri ve milisler, onların ve yaşlıların bir kaza yaşamadan tahliye edilmesine destek olmaya çalışıyorlar.Ortalık gri, kaotik ve hüzünlü.Konuştuğum İrpinliler, memleketlerinin yeşilliğiyle, dinamikliğiyle ve en çok da güvenli olmasıyla bilindiğini ifade ediyorlar. Bu yüzden, bu tip sahneleri burada görmek, en çok onlar için bir kabustan da öte, yaşamda büyük bir hayalkırıklığı. İki köpeğiyle beraber şehri terk eden 28 yaşındaki Iryna, gördüklerine inanmak istemediğini söylüyor. “Çok büyük bir çaresizlik hissediyorum. Füzelere karşı gelemiyorsun, bir şey yapamıyor ve bekliyorsun” diyor. Kendisi şimdi iki köpeğiyle beraber nereye gideceğini bilmiyor.Rus ordusunun ilerlemesi, tüm bu olanların başkente kayması demek olacağı için bu kapı kentinde büyük bir direniş hareketi mevcut. Şehrin farklı noktalarında konuşlu tankların kenarlarında dinlenen milisler, biraz sonra tekrar savunma hattına dönecekler.İrpin, yaşadığı tahribattan nasıl ve ne zaman şifalanacak, bu sorunun cevabını belki de ancak Moskova’daki devlet aklı biliyor. Bugün, burada, yapılması gereken tek şey hayatta kalmak.Kiev’e gidecek olan belediye otobüslerini bekleyen siviller, dokuz gün boyunca sığınaklarda kaldıklarını, savaşın bitmesini beklediklerini ve sonunda hüsrana uğrayıp gitmek durumunda kaldıklarını ifade ediyorlar.Bavullarını ve poşetlerini ellerine alıp şehri boşaltan siviller, beş dakika sonra ne olacağını kestiremeyecekleri bir savaş bölgesinde olduklarını kızgınlıkla idrak ediyorlar.Konuştuğum herkes, istisnasız, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’e büyük bir öfke duyduğunu ifade ediyor.Burada, milisler sabotajcı olduğunu tahmin ettikleri bir erkeği kelepçe takarak ve üzerine silah doğrultarak alandan uzaklaştırıyorlar. Buna benzer sahneler nadir yaşanmıyor. Kyiv’de de şahit oldum. Rusların kapıda veya aralarında olması ne demek, bunu henüz kimse bilmiyor. Yalnızca Rus varlığından olabildiğince çabuk uzaklaşmak, buradaki birincil amaç diyebilirim.Evcil hayvanlarını geride bırakmayan Ukraynalılar, bu karanlık ortamda, aydınlık bir davranışı tercih ediyorlar. Ancak hayvanlar, oldukça stresli. Kediler ve köpekler, gözlerini fal taşı gibi açmış, füze seslerini takip ediyor. Ukrayna ve Rusya arasında gerçekleşen iki müzakereden çıkmayan sonucun sahadaki yansımasını bu karelerde görebilirsiniz.Diplomasiyle veya siyasetle ve hatta silah ticaretiyle hiçbir alakası olmayan bu insanların bugün tüm hayatları değişmiş durumda. Rusya’ya olan kızgınlıkları, fotoğraf çekerken de belli oluyor. Gazeteci olduğunuzu anlatmak basın kartıyla dahi güç. Rus olmadığınızdan emin olduklarında konuşmayı kabul ediyorlar.Kimisiyse konuşmak istemiyor. Moraller bozuk, yaşananlara inanabilen yok.