NYT uzmanlara sordu: Cep telefonlarından yayılan radyasyondan endişelenmek gerekli mi?
Uzun süredir tartışmalarda akıllı telefonlardan yayılan radyasyonların insan sağlığını etkilediği savunuluyordu. Ancak NYT’ye konuşan uzmanlara göre, radyasyonun etkisi sanıldığı kadar zararlı değil çünkü gücü türüne bağlı olarak değişiklik gösteriyor
Caroline Hopkins / New York Times
S: Sürekli olarak telefonumla ilgileniyorum ve ilgilenmediğim zamanlarda bile telefon genellikle vücudumun yakınında oluyor. Radyasyona maruz kalma konusunda endişelenmeli miyim?
C: Bütün günü akıllı telefonunuza bağlı kalarak vakit geçirmenin muhtemelen size hiçbir faydası yok. Aşırı telefon kullanımı, uyku sorunları, yüksek kortizol seviyeleri, eklem ağrıları ve hatta ilişki sorunları gibi çeşitli sorunlarla ilişkilendiriliyor. Ancak endişelenilen konu radyasyonsa, uzmanlar telefonu bırakmaya gerek olmadığını söylüyor. Northwestern Üniversitesi Feinberg Tıp Fakültesi'nde dekan yardımcısı ve radyoloji profesörü Gayle Woloschak, "Cep telefonlarından yayılan radyasyonun tehlikeli veya ciddi bir risk oluşturma ihtimali yok" dedi.
Birmingham'daki Alabama Üniversitesi'nde sağlık fiziği alanında yardımcı doçent olan Emily Caffrey, tüm teknolojik aygıtlarda olduğu gibi (Wi-Fi ağları, radyo istasyonları, uzaktan kumandalar ve GPS ile birlikte) akıllı telefonların da radyasyon yaydığını söyledi. Bu aygıtlar, sesleri, metinleri, fotoğrafları ve e-postaları yakındaki baz istasyonlarına iletmek için görünmez enerji dalgalarını kullanıyor ve bu da onları dünyanın hemen her yerine ulaştırabiliyor.
Ancak ABD Gıda ve İlaç İdaresi (FDA) de dahil olmak üzere sağlık yetkilileri, neredeyse otuz yıldır süren bilimsel araştırmaların bu tür maruziyetleri kanser gibi tıbbi sorunlarla ilişkilendirmediğini söylüyor. İşte konu hakkında bilinenler:
Her radyasyon zararlı değil
New York-Presbiteryen Weill Cornell Tıp Merkezi'nde Beyin Tümörü Merkezi'nin direktörü Dr. Howard Fine, radyasyonun, aralarında bazıları risk taşıyan birçok enerji türünü tanımladığını söyledi. Fine, atom bombalarının veya çok daha az derecede X-ışını makinelerinin, iyonlaştırıcı radyasyon adı verilen ve yeterince yüksek veya sık dozlarda DNA'ya zarar verebileceğini ve kansere neden olabileceğini söyledi. Bu nedenle röntgen çekimleri sırasında genellikle hastalara koruyucu battaniyeler giydirilebiliyor.
Ancak Caffrey, akıllı telefonlardaki radyasyonun iyonlaştırıcı olmayan radyasyon adı verilen bir kategoriye girdiğini ve bunun bu hasara neden olacak kadar güçlü olmadığını söyledi. Caffrey, "Birçok insan radyasyonun tek bir tür olduğunu düşünüyor ama hepsi aynı değil” dedi. Woloschak şunları söyledi: Cep telefonu kullanımından dolayı DNA hasarı görülmedi. Daha tehlikeli olan iyonlaştırıcı radyasyon, elektronları DNA’yı oluşturan atomlardan ayırabilir. Zamanla DNA hasarı kansere neden olabilir.
Neden hala kaygıyla bakılıyor?
FDA, Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri ve Dünya Sağlık Örgütü gibi çoğu uzman ve sağlık yetkilisi, akıllı telefon radyasyonunun sağlık sorunlarına neden olduğuna dair hiçbir kanıt olmadığı konusunda hemfikir. Yine de, yıllar boyunca birçok çalışma bunların beyin tümörleriyle bağlantısını öne sürerek manşetlere taşındı. Fine, beşinci nesil mobil ağlara veya 5G'ye odaklananlar da dahil olmak üzere bu çalışmaların çoğunun çürütüldüğünü belirtti.
Örneğin 2010 yılında yayınlanan bir çalışmada araştırmacılar, bir tür beyin tümörü ile en yüksek düzeyde cep telefonu kullanımı arasında küçük bir ilişki buldular. Ancak çalışmanın araştırmacıları, önyargılar ve hataların sebep-sonuç kanıtlamalarının önüne geçtiğini belirtti. Yazarlarına göre çalışmanın çeşitli kusurlarından biri, beyin kanseri olan kişilerin uzun yıllar boyunca telefonlarını ne kadar kullandıklarını tam olarak doğru hatırlamalarına dayanmasıydı.
Bilgi almak için görüşülen uzmanların tümü, akıllı telefonların radyasyon riski taşıdığını öne süren birkaç çalışmanın aslında cep telefonlarının bu sağlık sorunlarına neden olduğunu kanıtlamadığını söyledi. Pew Araştırma Merkezi'ne göre Amerika Birleşik Devletleri'ndeki çoğu insanın cep telefonu var ve Fine, bir kişinin kansere yakalanmasının nedeni olarak sadece cep telefonlarının etkisini öne sürmenin neredeyse imkansız olacağını vurguladı. Hava kirliliğine maruz kalma, sigara içme, sağlıksız alışkanlıklar ve hatta şans gibi risk faktörleri de bulunabilir. Ancak ABD Ulusal Kanser Enstitüsü, bunun gibi kusurları olan çalışmaların telefon kullanımı konusundaki algıları bulanıklaştırdığını söylüyor.
Radyasyon yeni teknolojiyle azaldı
Günümüzün cep telefonları 2000'li yılların başlarındaki tuşlu telefonlara hiç benzemiyor. Önümüzdeki on yılda kullanacağımız telefonlar da farklı olacak. Bu, herhangi bir telefondan kaynaklanan uzun vadeli riskleri incelemeyi zorlaştırıyor. Ancak Fine, radyasyonun aslında yeni teknolojiyle azaldığını söyledi ve Woloschak, yeni ağların da eski ağlardan daha riskli olmadığını söyledi. Buna ilişkin Woloschak, "5G radyasyonu 4G'den daha yüksek değil. Sadece daha fazla veri aktarımına izin veriyor” dedi.
Yine de Federal İletişim Komisyonu ve uluslararası meslektaşları yeni telefonlar için radyasyon limitleri belirledi. Bu, Eylül ayında fransız yetkililerin neden Apple'a iPhone 12'nin yaydığı radyasyon seviyelerini azami sınırlara uyması için düşürmesi gerektiğini söylediğini açıklamakta. Apple, sorunu çözmek için bir yazılım güncellemesi yayınladı.
Caffrey, bu sınırların teorik olarak vücut sıcaklığını bir derecenin küçücük bir oranda artırabilecek radyasyon seviyelerine dayandığını dile getirdi. Woloschak'a göre radyasyonun yanık veya ateş gibi sağlık risklerine yol açabilmesi için vücudu birkaç derece ısıtması gerekiyor. Woloschak, "Bir cep telefonu bunu asla yapmaz" diye ekledi.
© 2023 The New York Times Company