Deprem hafızalı kentler Sakarya ve Kocaeli riskli yapıları dönüştürmekte kararlı

Sakarya'da 2020'de kurulan Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Dairesi Başkanlığı bünyesinde, Afet ve Risk Yönetimi, Deprem ve Zemin Araştırma ile Kentsel Dönüşüm şube müdürlükleri 28 personelle faaliyet yürütüyor. Afete hazırlık kapsamında 4 kat ve üstü olası riskli yapıların dönüşümü, eski yapı stokunun dayanıklı hale getirilmesi ve yenilenmesi için çalışan birim, riskli yapıların yeniden inşasını teşvik amacıyla yönlendirici imar plan notu hükümlerini de hazırladı.Kocaeli de Kentsel Dönüşüm Daire Başkanlığı bünyesinde yapı stokunun yenilenmesi açısından önem taşıyan kentsel dönüşüm çalışmaları 7 ayrı noktada devam ediyor, mahkeme sürecindeki ağır hasarlı binaların yıkımı için de ciddi mücadele veriliyor.Hukuki süreci devam eden 7 bina dışındaki tüm ağır hasarlı binaların yıkımının tamamlandığı Kocaeli'de, 250 orta hasarlı bina yıkıldı, diğer yapıların sahipleriyle görüşmeler sürüyor. Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem Yüce, kentin deprem hafızasının bulunduğunu, bu nedenle tüm planlamaları olası depremin yıkımlarını önlemeye yönelik hazırladıklarını anlattı.Büyükşehir Belediyesi bünyesinde Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Dairesi Başkanlığını kurduklarını, kentteki 251 bin binanın envanterini çıkardıklarını aktaran Yüce, 4 ve 5 katlı 10 bin, 1 ve 3 katlı 241 bin bina bulunduğunu söyledi.Bina risk analizi için vatandaşlara çağrıda bulunan Yüce: "Sakaryalı hemşehrilerim, binalarınızın risk analizini yaptırmayla ilgili lütfen bize müracaat edin. Talep edin. Deyin ki, 'Ben binamın risk analizini yaptırmak istiyorum' Biz de belediye olarak size yardımcı olalım. Yani ekonomik, teknik destek verelim ve sizin yanınızda olalım. Bütün vatandaşlarımızın müracaatlarını bekliyoruz. Şu ana kadar 150 vatandaşımız müracaat etti. Onlarla ilgili çalışmaları başlatıyoruz" dedi.Bu konuda önemli kararlar aldıklarını, acil toplanma merkezlerinin ve mekan planlamasının oluşturulduğunu, afet durumunda çadır ve ihtiyaç alanlarının kurulacağı yerlerin de belirlendiğini vurgulayan Yüce, bina stoku, kontrolü ve kentsel dönüşümle ilgili kararları aldıklarını, kentsel dönüşümle ilgili birkaç yer belirlediklerini belirtti.Yüce, kentsel dönüşümde kazmayı vurmaya hazırlandıklarını ve kentsel dönüşüme katılan ev sahiplerinin kalacağı konteyner kentler oluşturacakları bilgisini vererek, "Yatay mimaride taviz yok. Zeminin durumuna göre yatay mimariyi koruyacağız" dedi.Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın da kenti depreme hazırlama konusunda sürekli çalışmalar yürüttüklerine değinerek, olası depremin ardından afet mutfağı olarak hizmet verecek merkezin de bunlardan biri olduğunu anlattı. Büyükakın, inşaatı devam eden merkezin yaklaşık 5 bin metrekare kapalı alanı olduğu bilgisini vererek, "Burası günde 36 bin kişiye 3 öğün yemek çıkartabilecek, 100 bin kişiye çorba verebilecek merkeze dönüşecek. Aynı zamanda ekmek üretimi için de kullanılabilecek. Bunlar modüler tasarımlar" dedi.Mutfağın yanında afet anında konteynerlerin kurulabileceği altyapının da düzenlendiğini belirten Büyükakın, yaklaşık 80 konteynerlik alanın da altyapısını hazır ettiklerini söyledi. Büyükakın, kentteki ağır hasarlı binaların yıkımıyla ilgili de ciddi bir mücadele verdiklerine işaret ederek, mahkeme süreci devam eden 7 bina dışındaki tüm ağır hasarlıları yıktıklarını, orta hasarlılardan da 250 binanın yıkımının gerçekleştirildiğini aktardı.Büyükakın, diğer taraftan tarama faaliyetlerinin devam ettiğini anlatarak, "Özellikle zemin incelemelerimiz devam ediyor. Onun dışında bölgeye ilişkin kayıtlardan yaptığımız çalışma var. Etüt çalışmalarının tamamını bitirmiş, Çevre Bakanlığına onaylatmış durumdaydık. Bununla ilgili daire başkanlığı kuruldu. Kentsel Dönüşüm Daire Başkanlığı çalışmalarını tamamlıyor. Nerelerin riskli alan ilan edileceği, nerelerde dönüşüm çalışmalarının yapılacağı, bunların fizibilitelerinin tamamı bitti diyebilirim" ifadelerini kullandı.Ne yaptıklarını bilerek doğru adımları attıklarını vurgulayan Büyükakın, "İşin uzmanlarıyla çalışıyoruz. Bu disiplinlerarası çalışma. Sadece inşaat mühendisinin işi değil. Jeolojiyle ilgili çalışmalar yapacak jeofizik mühendislerinin de orada olması gerekiyor. Diğer mühendislik alanlarından, mimarlardan destek alınması gerekiyor. Olayın bir de hukuki ve ekonomik tarafı var. Onlara da hakim olarak doğru adımlar atmak gerekiyor. Ne yaptığımızı bilerek, adım adım o çalışmaları yapıyoruz" değerlendirmesinde bulundu.