Kobani davasında 42 yıl ceza alan Demirtaş: Demek ki normalleşme Kürtleri ve dostlarını kapsamıyor

Kobani olaylarına ilişkin davada toplam 42 yıl hapis cezasına çarptırılan HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, "Bizimle konuşmak yerine ağır cezalar veriliyorsa demek ki yumuşama, normalleşme Kürtleri ve dostlarını kapsamıyor diye düşünürüz" ifadelerini kullandı

Edirne Cezaevi’nde tutuklu bulunan HDP'nin eski eş genel başkanı Selahattin Demirtaş, Kobani davasında verilen cezaları değerlendirdi. Davada toplam 42 yıl hapis cezası alan Demirtaş, T24'ten Murat Sabuncu'nun sorularını avukatları aracılığıyla yanıtladı. 

Demirtaş, "Mahkemenin açıkladığı karar, yıllar öncesinden bizzat iktidar ve ortakları tarafından verilmiş ve miting meydanlarında defalarca ilan edilmişti. Mahkemedeki ağır ceza heyeti, sadece şekli bir görevi yerine getirerek siyasetin verdiği kararı okumuş oldu. Kararı hücremizde televizyondan izledik. Benim için de Selçuk Hoca için de sürpriz olmadı. Zaten öngörüyorduk, her yönüyle hazırdık. Güçlü ve moralli karşıladık" dedi. 

"Sadece söylediklerimden 42 yıl ceza verildi"

42 yıllık cezanın tamamının attığı bir tweet ve birkaç miting konuşmasından dolayı verildiğini vurgulayan Demirtaş, "Yani yıllardır yalan ve iftirayla yarattıkları algılara dayalı. Ne bir şiddet eyleminden ceza verildi ne de şiddeti teşvik ya da destekten. Sadece düşüncelerimden, söylediklerimden 42 yıl ceza verilmiş oldu. Bu da davanın siyasi bir dava, cezaların da siyaseten verilmiş cezalar olduğunu bir kez daha ispatlamış oldu" ifadelerini kullandı. 

"Elbet bir gün beraat edeceğimizden kuşkum yok"

Yasin Börü'nün öldürülmesiyle ilgili suçlamalardan tüm sanıkların beraat etmesini nasıl değerlendirdiği sorulan HDP eski Eş Genel Başkanı şunları söyledi: "Elbette biz değil bir insanı öldürmek veya yaralamak, bir karıncayı bile incitmedik. Bunu devlet de hükümet de mahkeme heyeti de çok iyi biliyor. Ancak yıllarca bizi “katil, terörist” diye yaftalayıp bunun üzerinden hem kamplaştırma yaratarak seçim malzemesi yaptılar hem de 6-8 Ekim’de katledilen insanların gerçek faillerini gizleyip korumuş oldular. Buradan da anlaşılıyor ki ölümlerin çoğunun failleri bir şekilde devletle bağlantılıydı ki onları koruyup bizi hedef göstermiş oldular. Dosyada zaten sıfır delil vardı, bizi cinayetle suçlayanlar da bunu biliyordu ancak açıkça yalan söyleyip halkın bir kesimini kandırmayı başardılar.

Tekrar ifade etmek istiyorum ki 42 yıl cezanın tamamı konuşmalarımdan dolayı verildi ki o konuşmaların tamamının, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarında ifade özgürlüğü kapsamında olduğu tespit edilmişti. Yani Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararı uygulansaydı bu dava beraatle sonuçlanmalıydı. Elbet bir gün, hepimizin beraat edeceğimizden kuşkum yok."

Demirtaş, Kobani davasında verilen kararlarla son dönemde siyasetteki 'yumuşama, normalleşme' tartışmalarıyla ilgili soruya ise şu yanıtı verdi: "Valla bu sorunun cevabını normalleşme, yumuşama girişimlerinde bulunan siyasetçiler verse daha iyi olur. Biz hücredeyiz ve burada yıllardır hiçbir şey, tek bir saniye bile normal değildi. Elbette siyasette diyalog önemlidir, konuşabilmek kıymetlidir, şarttır. Fakat biz de siyasetçiyiz ve halkın seçilmiş temsilcileriyiz ve bizimle konuşmak yerine bize ağır cezalar veriliyorsa demek ki yumuşama, normalleşme Kürtleri ve dostlarını kapsamıyor diye düşünürüz."

"Ağır cezalar verilebilmesinin bir nedeni de siyaset tüccarları"

Aktif siyaseti bıraktığını ve dönmeyi de düşünmediğini belirten Selahattin Demirtaş, "Şunu da yine açık yüreklilikle söylemek isterim ki siyasete çöreklenmiş bazı zihniyetler, benim buradan siyasi mücadele yürütmemden çok rahatsızlardı. Dışarıda olsam yanımda iki cümle kurmaya cüret edemeyecek tipler, nasılsa cezaevinden cevap veremem diye arkamdan atılmadık iftirayı, edilmedik hakareti bırakmadılar. Çıktığımda hepsiyle yüzleşeceğiz elbette ancak halkımız bilmeli ki bizi bunca yıl içeride tutup ağır cezalar verilebilmiş olunmasının bir nedeni de bu siyaset tüccarlarıdır. Günü geldiğinde, bütün bu siyaset tüccarı keneleri halkımızın yakasından silkeleyip atacağımızdan herkes emin olsun" ifadelerini kullandı.

Yenidoğan çetesi skandalı 4 ile daha sıçradı Kürtlere TC devletinin sahibi olmayı teklif ediyorum Bakanlık satışını yasakladı İran'a verilecek yanıtı konuşmak için henüz çok erken Meteoroloji'den 8 il için sarı kodlu uyarı Üç virüslü bir salgının ortasındayız