Maden ocağındaki patlamada yakınlarını kaybedenler ve kurtulanlar konuştu

Patlamada yaşamını yitiren 22 yaşındaki Rahman Özçelik'in babası Yusuf Özçelik, "Şu anda kelimeler boğazımda düğümleniyor. Söyleyecek kelime bulamıyorum" dedi. Madenden kurtulan Kemal Berberoğlu ise korku dolu anları "İlk aklıma gelen çocuğumu" diye anlattı

Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Amasra Müessesesi'ne ait maden ocağında meydana gelen  patlamada yaşamını yitiren 22 yaşındaki Rahman Özçelik'in babası Yusuf Özçelik, "Şu anda kelimeler boğazımda düğümleniyor. Söyleyecek kelime bulamıyorum" dedi.

Yaklaşık 20 yıldır bu tür olaylar yaşanmadığı için böyle bir şeyin aklından geçmediğini söyleyen Özçelik "Hiç aklımın ucundan geçmezdi. Askerdeki oğlumu düşünürken, böyle oldu" ifadesini kullandı.

Oğlunun işini hiç aksatmadığını anlatan Özçelik, "Ağabeyi Suriye'de askerde, yolda geliyor. O da çok istedi askere gitmeyi. Annesinin duasıyla kaldı burada. Annesi, 'Oğlum bize kim bakacak, ağabeyin gitti' dedi. TTK'ye yazdırdı ismini ama isteyerek değil. Ağabeyi gibi askerliği çok sevdi, onu istiyordu devamlı. Hatta 'Oğlum askerlik borçlanmasını öde.' dedim ama o hala 'Ben askere gideceğim.' diyordu" şeklinde konuştu.

Patlamada yaşananları anlattı

41 kişinin öldüğü maden ocağında meydana gelen patlamadan yaralı kurtulan maden işçisi Kemal Berberoğlu, yaşadıklarını anlattı. Evli ve bir çocuk babası 41 yaşındaki Berberoğlu, tedavi gördüğü hastanede, eksi 300 kotunda büyük bir cendere yaşadığını söyledi.

"Beni 20-25 metre yerde sürükledi"

Berberoğlu, patlama anında 3 kişi olduklarını belirterek, "Daha sonra kendi imkanımızla maske takıp yukarı çıktım. 3 kilometre yürüyerek temiz alana çıktım. O anda bir patlama oldu. Arkamdan bir basınçla beni 20-25 metre yerde sürükledi. O anda omzumu artık nereye vurduysam, bilmiyorum" diye konuştu.

Berberoğlu, "Kendi aramızda konuşmadık. Sadece birbirimize 'Neredesin?' diye bağırdık. Yakındık, birbirimizi bulduk, maskemizi taktık, çıktık. Tozdan önümüzü görme imkanı yoktu. Ortam toz bulutu, önümüzü hiç göremedik. Gittiğimiz yeri ayağımızla sürte sürte, elimizden tuta tuta bulduk, 100-200 metre gittikten sonra toz bulutu açılmaya başladı. O anda çok korktuk. İlk aklıma gelen çocuğumdu. 'Gittim ben' dedim, çamur topuna döndüm. Şu an durumum çok iyi" dedi.

 "Serhat, değeri biçilmez bir çocuk"

Madendeki patlamada hayatını kaybeden Serhat Kahraman, son yolculuğuna uğurlandı. 3 yıldır madende çalışan Kahraman'ın cenaze töreninde, annesi Sebahat, babası Rıfat ve kız kardeşi Ezgi'nin ayakta güçlükle durduğu görüldü. Kahraman'ın kız kardeşi Ezgi, tabutun üzerinde bulunan ağabeyine ait bareti kafasına takarak gözyaşı döktü, annesi Sebahat ve sözlüsü Deniz de tabuta sarılarak ağladı. Kısa süre önce sözlendiği öğrenilen Kahraman'ın cenazesi, ikindi vakti kılınan namazın ardından aile mezarlığında defnedildi.

Amca Nevzat Kahraman, dün akşam göçük yaşandığına dair haber geldiğini, hemen bilgi almak için kardeşini aradığını söyledi. Gece geç saatlere kadar beklediklerini belirten Kahraman, "Biraderim aradı, 'Ağabey, Serhat sağmış, arkadaşı kurtarmış, onlara yardım ediyor, bir sorun yok, sen yatabilirsin' dedi. Yattık, sabah namaza kalktım. Namazdan sonra aradım, 'Ağabey, kaybettik' dedi" ifadesini kullandı. Yeğeniyle ilgili duygularını dile getiren Kahraman, "Serhat, değeri biçilmez bir çocuk. Ağzından ekmeği al... Çok değerli bir yeğenimdi. TIR şoförüydü. Annesi, 'Madene koyacağım oğlumu' dedi. 'Senin oğlun, benim yeğenim ama sen ne dersen o olur' dedim. Takdiriilahi" diye konuştu.

Yenidoğan çetesi skandalı 4 ile daha sıçradı Kürtlere TC devletinin sahibi olmayı teklif ediyorum Bakanlık satışını yasakladı İran'a verilecek yanıtı konuşmak için henüz çok erken Meteoroloji'den 8 il için sarı kodlu uyarı Üç virüslü bir salgının ortasındayız