İran'da ahlak polisi birimi kaldırıldı ancak baskılar devam ediyor
İran'da Mahsa Emini'nin ölümünün ardından başlayan protestoların bir zaferi olarak görülen ahlak polisi biriminin kaldırılması baskıcı rejimin sona erdiği anlamına gelmiyor. Bu bir zafer mi yoksa susturma taktiği mi tartışmaları sürerken İran baskıcı rejiminden yeni örnekler geliyor
İran'da Mahsa Emini'nin ahlak polisleri tarafından gözaltına alındıktan sonra hayatını kaybetmesinin ardından 16 Eylül'de İran'da başlayan protestolar devam ediyor. Ülkede ahlak polisi biriminin kaldırıldığını duyuruldu, bu duyuru protestocuların kazandığı bir zafer olarak yorumlandı.
Ancak İran'da ahlak polisinin kaldırılması büyük bir haber değil çünkü başörtüsünün hala zorunlu. Başkent Tahran'da bir AVM'ye ait lunapark başörtüsü kurallarına uyulmadığı gerekçesiyle kapatıldı. İran Meclisi Rafsancan Milletvekili Hüseyin Celali ise zorunlu başörtüsü uygulamasıyla ilgili Mecliste çalışmalar yürütüldüğünü ve mevcut yasaya uymayanlar hakkında cezaların artırılacağını duyurdu.
"Rejimi yıkmak için bir bahane olarak seçildi"
Celali, "Şu an isyan hareketi kontrol altına alındı. Fakat isyancılar bu sefer de başka bir uygulamaya geçtiler. Taraftarlarına 'gidin başörtünüzü açın ki hedefimize ulaşalım' diyorlar. Bu (pasif eylem) sokak gösterilerinden daha tehlikesiz değil. Başörtüsüne uymamanın cezasını artıracağız" dedi. Meclis'te geçen günlerde başlayan başörtüsü yasa çalışmasına dair bilgi veren Celali, "başörtüsünün düşmesinin İran rejiminin yıkılması anlamına geldiğini" söyledi. Mahsa Emini'nin rejimi yıkmak için bir bahane olarak seçildiğini öne süren Celali şunları ifade etti, "Başörtüsü kuralından geri adım atmamız mümkün değil. Bundan geri adım atmak İslam Cumhuriyeti'nden geri adım atmak anlamına gelir. İçişleri Bakanlığı ve yargı makamlarıyla koordinasyon halindeyiz"
Ünlü futbolcunun dükkanları mühürlendi
İran'daki kısıtlamalar başörtüsü yasağıyla da kısıtlı değil. Protestolara destek verenler de yargılanarak çeşitli yaptırımlara maruz kalıyor. İran'dan son olarak, ünlü futbolcu Ali Dayi’nin restoran ve kuyumcu dükkanı 3 günlük boykot çağrılarına destek verdiği gerekçesiyle mühürlendi.
İran'ın yarı resmi Fars Haber Ajansı'nda yayınlanan haberde, 5-7 Aralık tarihleri için yapılan boykot ve grev çağrıları devrim karşıtı olarak nitelendirilirken, Dayi'nin bu çağrılara destek için dükkanlarının kapalı olacağını duyurduğu ve bu nedenle işyerlerinin mühürlendiği ifade edildi. Dayi'ye ait olduğu ileri sürülen Nur Mücevher Galerisi'nin sosyal medya hesabından yapılan paylaşımda 5-7 Aralık tarihlerinde kapalı olacakları duyurulmuştu. Konuya ilişkin ünlü futbolcu Ali Dayi'den ise henüz bir açıklama gelmedi.
İran'ın efsanevi futbolcularından Ali Dayi, daha önce de Instagram hesabından yaptığı paylaşımda, "FIFA ve Katar Futbol Federasyonu'nun eşim ve kızlarımla Dünya Kupası'na katılmamız için yaptığı resmi davete, çoğumuzun kendini iyi hissetmediği bu günlerde ülkemde sizlerle birlikte olmak için hayır cevabını verdim." ifadelerini kullanmıştı. İranlı eski futbolcu, gösteriler sırasında sevdiklerini kaybeden tüm ailelere başsağlığı dilediği mesajını, İran ve İranlılar için aydınlık günler diliyorum" temennisiyle tamamlamıştı.
Üniversiteler boykotta
Sosyal medyada muhalifler tarafından yapılan paylaşımlarda ülkede 3 günlük boykot ve grev çağrıları yapılmış, bazı üniversite öğrencileri de boykota destek verdiklerini açıklayarak bu sabah itibarıyla derslere girmeme kararı aldıklarını duyurmuştu. Boykot kararı alan öğrenciler, "tutuklu tüm öğrencilerin serbest bırakılması, üniversite alanında polis ve güvenlik güçlerinin öğrencilere müdahalesine son verilmesi, Disiplin Kurulu'nda alınan tüm kararların iptal edilmesi, öğrencilerin üniversitede toplantı yapma hakkının güvence altına alınması" gibi taleplerde bulunuyor