Kariyer uzmanlarından uyarı: İş bulmayı engelleyecek 3 yanlış LinkedIn kullanımı

Bu günlerde bir LinkedIn profiline sahip olmak iş bulmak için kritik öneme sahip. LinkedIn'e göre dünyada dakikada sekiz kişi bu platformla işe alınıyor. Bu saatte 480 kişinin, günde ise 11 bin 520 kişinin işe alındığı anlamına geliyor.  Henüz bir LinkedIn profili oluşturmayanlar daha fazla beklememeli. Çünkü, işverenler siteyi adayları işe almadan önce aramak ve incelemek için kullanıyor. C-Suite Coach'un kurucusu, CEO'su ve kariyer koçu Angelina Darrisow, "Herhangi bir çevrimiçi platformda bulunmamak, işveren açısından endişe verici olabilir" dedi.

Sadece bir profile sahip olmanın ötesinde, onun doğru bir şekilde doldurulduğundan ve kişiyi en profesyonel şekilde gösterdiğinden emin olmak gerekir. Kariyer uzmanlarına göre kişilerin LinkedIn profilinde asla yapmaması gereken üç hatalı kullanım var:

Üzgün ve kızgınken gönderiler yayınlamak

LinkedIn profilinin en üst bölümleri arasında, kişinin en son oluşturduğu gönderilerin ve başkalarına yazdığı yorumların diğerleri tarafından görülebileceği bir etkinlik bölümü bulunur. Yöneticileri işe almakta tereddüt ettiren bir hareket ise, bu bölümdeki profesyonel olmayan faaliyetler. Kariyer ve liderlik koçu Phoebe Gavin, "Sarhoş doğum günü partisi gibi gönderileri Instagram hikayelerine bırakalım" dedi. Aynı şey, günlük hayatta gündeme gelen bir konu hakkında hararetli bir şekilde ileri geri konuşanlar için de geçerli. Gavin, “Bu tarz bir paylaşımın potansiyel işvereninizin kolaylıkla görebileceği LinkedIn profilinize yansımasını istemezsiniz" dedi.

Bunun yanı sıra platform üzerinden bazı şikayetleri paylaşmaktan da kaçınılmalı. Kariyer koçu ve PREP, PUSH, PIVOT adlı kitabın yazarı Octavia Goredema, düşünmeden duygusal tepkiler veren bazı iş adayları için şu sözleri söyledi: O kadar duygusallaşabiliyorlar ki, eğer bir görüşme istedikleri gibi gitmezse ya da reddedilirlerse, bazen durup nasıl hissettiklerini paylaşmadan önce ara vermiyorlar. Duygusal, üzgün veya kızgın olduğunuzda paylaşım yapmayın. Bu, yöneticilerin profilinize baktıklarında görecekleri ilk şey olabilir.

Çok sayıda örtüşen iş unvanı yazmak

İşverenler ayrıca iş deneyiminizdeki tutarsızlıkları ve örtüşmeyen kısımları da fark ederler. CEO ve kariyer koçu olan Darrisow, şaşkınlık yaratabilecek bir açıklamayla, birçok örtüşen iş unvanının, adayın profesyonel hayatındaki asıl odak noktasının ne olduğunu belirsiz hale getirebileceğini ve gerçekçi görünmeyebileceğini söylüyor. Ayrıca, pozisyon ve hizmet sürelerinin uyuşmadığı, sorumluluklarla ilgili kapsamlı ve madde madde uzunca yazılmış bir liste işveren için başka bir tehlike işareti. Darrisow’a göre, iş adayları, LinkedIn profiline bir özgeçmiş gibi yaklaşarak şunu düşünmeli: Deneyimlerimin öyküsünü nasıl anlatıyorum ve bunu bakan birine nasıl anlamlı kılıyorum?

Gerçekten çok fazla örtüşen iş unvanı olan iş adayları (sözgelimi serbest çalışan, gönüllü çalışan ve yan işler yapan kişiler) bunu profilinde açıklamanın bir yolunu bulmalı. Darrisow, “Profilinizin en üst kısmındaki hakkındakiler bölümünde, kendinizden ‘çok yönlü serbest çalışan, şu anda dört heyecan verici proje üzerinde çalışıyor’ diye bahsedebilirsiniz” dedi. Önemli olan, bunu mantıklı bir neden-sonuç ilişkisinde sunmak için zaman ayırmak.

Güncellenmemiş bir profil kullanmak

Son olarak, birkaç yıldır güncellenmeyen bir profilden de kaçınılması gerekir. Bir insan kaynakları yöneticisi, güncel olmayan bir LinkedIn profili görürse kendisine şu soruyu sorar: Pozisyonunuzda ve kariyerinizde bunca zamandır bir yükselme olmadı mı?

İşverenler, adayların bol miktarda uzmanlığa sahip niteliklerinin olduğundan emin olmak için becerilerini sürekli olarak geliştirdiğini ve teknik bilgisini genişlettiğini görmek ister. Dolayısıyla, adaylar ödüller kazandığında, yeni sertifikalar aldığında veya işyerinde yeni görevler üstlendiğinde bunu eklemeli.

Profili düzenli olarak güncellememek sadece sakıncalı bir durum değil aynı zamanda kaçırılmış bir fırsat olabilir. Darrisow, "LinkedIn, işverenler işe alım için talepte bulunmasa da adaylara erişim ve etkileşim için birçok fırsat sunuyor" dedi. Zira, LinkedIn kullanıcıları, gerçek hayattaki iş deneyimlerine dair ne kadar çok nitelik listelerse, aramadığı bir iş için bile iyi bir aday olabileceğine dair o kadar fazla kanıta ve görüntülenmeye sahip olur.

Gavin, işverenlerin ihtiyaçlarına uygun adayları bulmak için LinkedIn'i kullandıklarında, bu değerlendirmeyi yapabilmek için birçok bilgiye ihtiyaç duyduklarını belirtti. Bu bilgi adayın profilinde yer almıyorsa, aslında doğru deneyime sahip olsa bile, işverenlerin sadece başka bir profile geçmeleri muhtemel hale gelir.