CHP'li Günaydın'dan Fatih Karahan’a tepki: Merkez Bankası Başkanı’nı pazara çıkmaya davet ediyorum

CHP'li Günaydın, Fatih Karahan’ı açıkladığı Enflasyon Raporu verileriyle eleştirdi. “Merkez Bankası Başkanı’nı pazara çıkmaya, manavdan alışveriş yapmaya, kasaptan kırmızı ve beyaz et almaya davet ediyorum. Vatandaşın nasıl ezildiğini ne görmekte ne de umursamaktadır" dedi

CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, TBMM'de basın toplantısı düzenledi. Gündeme dair değerlendirmelerde bulunan Günaydın, Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan'ın açıkladığı Enflasyon Raporu'nu eleştirdi. Günaydın Sinan Ateş iddianamesine ilişkin de "Kabul edilebilir bir yanı yok" değerlendirmesini yaptı. Günaydın, Merkez Bankası’nın yüzde 36 olan yıl sonu enflasyon tahminimizi yüzde 38 olarak revize etmesinin gerçekçi olmadığını ifade etti. Günaydın, şunları söyledi:

  • TÜİK dört aylık enflasyon toplamını yüzde 18.7 olarak tanımladı. İktisatçılar altı aylık enflasyonun en az yüzde 25 olarak şekilleneceğini ifade ediyorlar, öngörüyorlar. Altı aylık enflasyon yüzde 25 olarak şekillenirse yıl sonu itibarıyla Merkez Bankası'nın yüzde 36 olan enflasyon tahminini yüzde 38'e çekmesinin piyasa koşullarına göre çok iyimser olduğunu ifade etmek isterim.
  • Daha da önemlisi Merkez Bankası Başkanı halen yüzde 70 düzeyinde olan gıda enflasyonunu yıl sonu itibarıyla yüzde 35,5 olarak öngördüklerini söylüyor. Şimdi artık bahar ve yaz gıda fiyatlarının gevşemesi gereken, sebzenin, meyvenin, etin ucuzlaması gereken dönemdeyiz.
  • Merkez Bankası Başkanı'nı pazara çıkmaya, manavdan alışveriş yapmaya, kasaptan kırmızı ve beyaz et almaya davet ediyorum. Eskiden kırmızı et alamadığı için beyaz et alan, tavuk eti alan vatandaş son zamanlardaki tavuk etindeki fiyat artışlarıyla artık beyaz et de tüketemeyecek duruma geldi.
  • Merkez Bankası Başkanı'na soruyorum; örneğin gıda enflasyonunu yüzde 70'ten yüzde 35'e indirmek için Merkez Bankası yada hükümet nasıl bir önlem aldı ki buranın yarıya düşeceğini öngörüyor ve buranın üzerinden bir tahminde bulunuyor.

"Bırakın ev almayı vatandaş kirasını ödeyemiyor"

Merkez Bankası Başkanı’nın konut fiyatlarında bir yavaşlama olduğuna ilişkin sözlerini de değerlendiren Günaydın, “Merkez Bankası Başkanı'nı bu kez de İstanbul'da, Ankara'da, İzmir'de görevlileri aracılığıyla bazı semtlerde kiralama yapma ve bunun verilerini hem öğrenme hem de kamuoyuyla paylaşmaya davet ediyorum. Bırakın ev almayı vatandaş artık kirasını ödeyemiyor. Dolayısıyla ‘konut fiyatlarında bir gevşeme var bu da kiraya yansıyacaktır’ öngörüsünün mantıkla bağdaşan bir durumunun olmadığını ifade etmek isterim” diye konuştu. Günaydın şöyle konuştu:

  • Merkez Bankası Başkanı'nın açıklamalarından biz bir iktisadi politik okuma yapmak zorundayız. Şunları söylüyor; para politikalarındaki kararlı duruşumuz enflasyonu aşağıya doğru çekecektir.
  • Para politikalarındaki kararlı duruş dediğiniz faizi yüzde 50 düzeyinde tutmaktan ibarettir. Başka bir para politikanız yok ve bu para politikasını destekleyen maliye politikası da yok. Evet TL mevduatına geçiş hızlandı ve durum bundan ibaret. Bunun dışında bir şey yok.
  • Kredi faizlerinin geldiği durum itibarıyla iç talebin yavaşlamasından bahsediyor. Bunun Türkçesi şudur; ‘tüketici kredileri o kadar artmıştır ki’ diyor ‘kimse tüketici kredisi kullanamaz ve dolayısıyla tüketici kredisini alarak harcama yapamaz’ diyor.
  • Bunu iç talebi daraltmanın bir vesilesi olarak görüyor. Söylemediğini ifade edelim kredi kartlarındaki faiz oranlarının arttırılması ve taksit miktarının daraltılması vatandaşın temel ihtiyaçlarını kredi kartı üzerinden görebilmesi olanağını da ortadan kaldırıyor. Merkez Bankası Başkanı'na göre bu iç talebi baskılamak ve enflasyonu düşürmektir.
  • Merkez Bankası Başkanı vatandaşın nasıl ezildiğini ne görmekte ne de umursamaktadır.
  • ‘Türk lirasındaki reel değerleme enflasyon beklentilerindeki düzelme ve aylık enflasyonu ana eğilimini düşürme etkisi yaratacaktır’ diyor.
  • Türk lirasındaki reel değerleme sözcü ve söz dizimi kadar bence trajikomik cümle olamaz. Çünkü dünyadaki tüm para birimleri arasında Türk lirası Arjantin pesosoyula beraber değer kaybetme rekorunu elinde bulunduruyor.
  • TÜİK dört aylık enflasyonu yüzde 18.7 olarak belirledi. TÜİK, Türkiye'de resmi kurumlar arasında yüzde 30 ile en güvenilmez kurumların başında gelmektedir.
  • TÜİK'in enflasyon rakamlarına TÜİK'in çalışanları bile inanmamaktadır. Ben TÜİK Başkanı'nı da Merkez Bankası Başkanı'yla beraber el ele tutuşarak pazara çıkmaya ve fiyatları görmeye davet ediyorum.
  • Bu piyasadaki daha da daralma ne etki yaratacaktır? İki şey yaratacak; Türkiye'nin büyümesini daha da baskılayacak ve işsizlik rakamlarını arttıracak. 2024'te yüzde 3.3'lük bir büyüme öngörülüyor Türkiye için.
  • Bunun yarattığı etki nedir? Şu an geniş tanımlı işsizlik rakamı 9.6 milyondur. Dar tanımlı diyerek makyajlı işsizlik rakamı ise 2 milyon 322 bin 919 kişi oldu. Burada benim içimi kanatan ve Türkiye'nin yaşadığı gerçekliği adeta yüzümüze vuran iki tane rakam var; 60-64 yaş grubunda işsiz sayısı yüzde 41. Yüzde 74 artmış.
  • Daha fazlasını söyleyeyim mi? 65 yaş üzerindeki kayıtlı işsiz sayısı da yüzde 33 artmış 7 bin küsura çıkmış. Yani yurt dışında bu yaşlarda insanlar ülke ülke gezer ve yılların çalışmasının artık dinlenme zamanını yaşarken bizde 60, 64, 65 ve üzeri yaşlardaki yurttaşlarımız iş arıyorlar ve iş bulamıyorlar. B
  • en Merkez Bankası Başkanı'nı bu gerçeği hissetmeye davet ediyorum. Bu gerçeklik evinde 60 yaş üzerinde işsiz ve aç kalan yurttaş varlığını bize gösteriyor.
  • 200 TL 2009 yılında hayatımıza girdi. Ocak 2009-Nisan 2024 tarihleri arasında tüketici enflasyonu bu memlekette yüzde 1271 TL'dir. Dolayısıyla 2009 Ocak ayında 200 TL olan satın alma gücü an itibarıyla 3 TL'ye düşmüş durumdadır. Eserleriyle ne kadar övünseler azdır. Bir de bunun satın alma gücüne bakalım. 1 Ocak 2009'da 130 dolar satın alabiliyordu 200 TL'lik bir banknot, şimdi yalnızca 6.1 dolar satın alabiliyor. Bu Türkiye'nin yaşadığı acı gerçekliktir.
Hangi banka emekliye ne kadar promosyon veriyor? Bugün başlıyor: Hangi banka emekliye ne kadar promosyon verecek? Sigaraya bu kez indirim geldi 500 bin liranın aylık getirisi ne kadar? İsrailli bakandan Türkiye tepkisi Murat Ülker Patiswiss krizini değerlendirdi