Bülten

Oksijen Gazetesi'nde bu hafta. 
11 Temmuz 2025, Cuma

Merhaba. 

Oksijen’in 11-17 Temmuz haftasını kapsayan 235'inci sayısıyla karşınızdayız. 

Birazdan paylaşacaklarım, basılı gazete ve gazeteoksijen.com'da okunabiliyor. Fakat sitemizin tamamı sadece abonelerimize açık. 1 yıllık abonelik şu anda 490 lira. Abone olmak isterseniz şartlarımızı inceleyip aboneliği başlatabileceğiniz sayfa  burada.

Gazetemizin pdf haline buradan ulaşabilirsiniz (sadece abonelerimiz görebiliyor), detaylı rapor ise aşağıda.

Bu hafta Oksijen ve O2'nin yanı sıra Gastronom gazetemiz de sizi bekliyor. 

Gastronom'la başlayalım: 10 kişilik uzman jürimiz lezzet, hizmet kalitesi, ambiyans ve bugüne taşıdıkları hikâyeleri kriter alarak yazın klasik haline gelmiş 100 restoranını seçti: Püfür püfür 100 yaz klasiği, burada.
  • Oğul Türkkan , Kaş’tan Assos’a uzanan bir rotada Ege’nin lezzet haritasını çıkardı.
  • Vedat Milor özellikle son dönemde restoranlara hakim olan kapitalist değerleri yazdı: “Hazzı işkenceye çeviren kahrolası düzen!”
  • 2025 yaz gastronomi trendlerini Ali Tufan Koç listeledi.
  • The New York Times ’ın ünlü yemek yazarı Anya von Bremzen Türk mutfağına olan tutkusunu Yeşim Nur Mantaş ’a anlattı.
İyi okumalar.

Bomba ziyan olmasın diye Gazze’ye atmışlar
İsrailli pilotların İran savaşının ilk gününde artan bombalarını Gazze’ye attığı ortaya çıktı. Tel Aviv’den verilen onayla başlayan uygulama, takip eden 12 günde savaşın rutini haline dönüştü. Bu süreçte Gazze’de 300 kişi öldü…

İsrail’in en çok satan ikinci gazetesi Maariv’in haberine göre, savaşın ilk gününde görev süresi dolan pilotlar, ülkelerine dönerken artan bombaları “Gazze’ye atıp atamayacaklarını” merkeze sordular. Görev Kontrol Merkezi bombaların bırakılmasına, özellikle Han Yunus’un hedef alınmasına onay verdi.

Ardından bu uygulama rutine döndü ve elde kalan bombalar 12 gün boyunca Gazze’ye ölüm yağdırdı. Maariv’e konuşan bir yetkili “Gücümüzü daha verimli kullandık” dedi. Riskten kaçınmak adına uçakların mühimmatsız iniş yapması yaygın bir uygulama. Ancak normalde bombalar denize ya da çöle bırakılıyor.

Gazzeli çocukların dramı UNICEF’i de ağlattı
UNICEF Sözcüsü James Elder son Gazze ziyaretinin ardından The New Yorker’a konuştu: “Bir şarapnelin bir çocuğun bedenine neler yapabileceğini gördüm. Güneye ulaşmaya çalışan çocuklarla dolu otobüste aldığım tek koku yanık et kokusuydu. Öyle bir ağrı kesici kıtlığı var ki, hastanede sürekli çocuk çığlıkları duyuyorsunuz. En ölümcül kriz açlık ve susuzluk değil, ikisinin korkunç toplamı.”

Çalışanları BBC’yi İsrail PR’ı yapmakla suçladı
Glastonbury Festivali’nin yayıncısı olmasına rağmen, İrlandalı grup Kneecap’in konserini daha önce Filistin’e destek mesajları verdikleri gerekçesiyle yayınlamayan BBC, Gazze’deki doktorların yaşadıklarını anlatan belgeselden de vazgeçince ortalık karıştı. 100’ün aşkın BBC çalışanı genel yayın yönetmenine mektup yazarak, kurumlarını İsrail için halkla ilişkiler çalışması yapmakla suçladı.

Filistinliler, Hamas’ı İsrailli çocukların fotoğraflarıyla protesto etti
İsrailliler uzun süredir İsrail hava saldırılarında öldürülen çocukların fotoğraflarıyla eylemler düzenliyor. Bir grup Gazzeli, bundan ilham alarak Hamas tarafından öldürülen çocukların fotoğraflarıyla sessiz eylem yaptı.

Sedat Ergin'in yazısı
Konsey ‘Dostane Çözüm’ arıyor
"Osman Kavala’nın tutuklanmasının üzerinden 7.5 yıl, AİHM Büyük Daire’nin Türkiye’nin bu dosyada AİHS’deki “kararların bağlayıcılığı” maddesini ihlal ettiğine hükmetmesinin üzerinden tam 3 yıl geçti. 

Bu süreçte Avrupa Konseyi’nin başlattığı “ihlal prosedürü” kilitlenirken, Ankara ile Strasbourg arasındaki “bilek güreşi” sürüyor. Konsey artık dosya için 'Dostane Çözüm'  arayışında..."
Ödemişlilerin içi sonsuza dek yanacak
İki gün boyunca alevlere teslim olan İzmir Ödemiş’in köylerinde tam bir ölüm sessizliği var. Atadan kalma asırlık zeytin ağaçları, yeni dikilen meyve fidanları yanmış, kovanlar arılarıyla birlikte küle dönmüş. Tüm bunlarla beraber köylünün geleceğe dair umutları da duman olup gitmiş.

Suçıktı köyünden Filiz Hanım yanmış yamacı işaret ederek “Artık kendine gelmez. Tosbağalar, kuşlar, böcekler hep yandı. Çok ıstırap çekeceğiz” diyor. Tosunlar köyünden İbrahim Altay çok korktuğunu anlatıp ekliyor: “Yüzlerce zeytin fidanım yandı, altı çocuğum var, geleceğimiz gitti.” Mine Şenocaklı'nın haberi.

CHP yeni bir yol haritası belirliyor
Gökçer Tahincioğlu: "CHP, anayasa dahil her konuda müzakereye açık olacak. Oluşturulacak anayasa masasında eşit temsil ve eşit oy hakkı gibi ilkeleri gözetecek. Mevcut anayasanın uygulanması konusundaki ısrar sürdürülecek."

Barış en azından dağlara ve yollara gelmiş görünüyor
Nurcan Baysal: "Şırnak-Hakkari arası birçok yere yapılan tüneller, genişletilmiş yollar beni şaşırttı. Bir diğer şaşkınlığım ise 10 saatten fazla süren yol boyunca herhangi bir arama için durdurulmamış olmam. Sadece arama noktalarının kalkması, yolların daha güvenli olması değil, dağcılık, rafting ya da festivaller için gelenlerle yollarda karşılaşmak da hoş bir sürpriz oldu benim için…"

Trump’ın maskeli ajanlarıyla ABD ‘polis devleti’ oluyor
Trump’ın göçmenleri yakalamak için görevlendirdiği ABD Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza Ajansı (ICE) 175 milyar dolarlık bütçesiyle ülkenin en büyük kolluk kuvveti oluyor. Bu, Çin haricinde tüm ülkelerin hatta Rusya’nın askeri bütçesinden bile daha yüksek bir rakam.

Kapitalizmin beşiğinde servet vergisi tartışılıyor
İngiltere 10 milyon sterlin üzerindeki varlıklara yüzde 2 vergi uygulanmasını tartışıyor. İşçi Partisi hükümeti sonbahar bütçesinde bu vergiyi getirebilir. Ancak evdeki hesabın çarşıya uymayacağına dair endişeler var.

Rusya savaş boyunca 50 milyar dolar değerinde varlığa el koydu
Rusya’nın önde gelen gazetelerinden Kommersant, araştırmayı yayımlarken servet transferinin “Rus kalesi” adı verilen ekonomik modeli gözler önüne serdiğini belirtti.

İngiltere’de ‘mehdi’ endişesi
Abdullah Hashem isimli Mısırlı kendini mehdi ilan ederek, İngiltere’nin kuzeyindeki eski bir yetimhanede kurduğu tarikat ile kendisine binlerce taraftardan oluşan bir hareket kurdu.
‘Muhafazakar entelektüeller’ iş başında
Nurdan Bernard: "Kendilerine “muhafazakar entelektüeller” diyen uluslararası bir topluluk, birçok ülkede medya yoluyla kamuoyu tartışmalarını şekillendiriyor. Muhafazakar sağı, ortak değerler ve ortak düşmanlar tezleriyle, aşırı sağa çekmekte hayli yol aldılar. Viktor Orban’ı destekleyen oluşum, harekat merkezini Macaristan’a taşıdı."

Starmer’ın hedefleri küçüktü onları bile yerine getiremedi
The Economist dergisi kapağında “İşçi Partisi’nin trajedisi” başlığını kullandı: "Starmer liderliğindeki İşçi Partisi’ni iktidara mütevazı vaatler taşıdı. Ancak bir yılın sonunda bunların bile neredeyse hiçbirini karşılayamamış durumda. Anketlerde aşırı sağcı Reform UK önünde."

1.4 milyar Çinli bize gülüyor
Analiz, The New York Times’ın üç  Pulitzer ödüllü büyük Orta Doğu uzmanı Thomas L. Friedman’dan: "Trump’ın yeni yasası Amerika’yı değil, Çin’i harika yapacak. Pekin Trump’ın 'Büyük ve Güzel Yasa'yı kabul ettiği 4 Temmuz’u Amerika Elektrik Bağımlılığı Günü adıyla milli bayram ilan etse yeridir."

Peki Trump’ın “güzel” torba yasasında neler var? Yasadaki tartışmalı maddelerden bazılarını yazdık.

Oksijen yazarlarından
Ayşe Barım ‘o kişi’ olabilir mi?
Mehmet Y. Yılmaz: Ayşe Barım politik bir insan olmadığını, kimseyi meydanlara göndermediğini söylüyor, tanıklar “Bizim haberimiz yok” diyor; yani her şey Ayşe’nin “hükümeti devirmek isteyen o kişi” olmadığını gösteriyor ama savcı aksi kanıda! Bir başka çelişki de iktidar “demokratik bir anayasa” vaat ederken, RTÜK’ün muhalif televizyon kanallarının üzerine gitmesi ve Sözcü TV’yi 10 gün  kapatması..."

Yeniden merhaba
Ali Yaycıoğlu: "Son aylarda yaşanan dramatik olaylar ve gelişmelerin nereye varacağını kestiremediğim ve yazılarımda kendimi tekrarladığımı düşündüğüm için bir süre yazmamayı tercih ettim. Bu aranın sonunda, bir tarihçi olarak Türkiye ile dünyayı daha soğukkanlı ve uzun erimli biçimde anlamlandırma ihtiyacını yeniden duymaya başladım. O yüzden tekrar  'merhaba'."

“Onurum, itibarım, yaşam hakkım… Her şeyim elimden alındı. Yaşam hakkımı geri istiyorum”
Özge Öner: “Ayşe Barım 7 Temmuz’daki duruşmada yalnızca bir savunma yapmadı. Sadece hakimlere değil, hepimize seslendi. Aylardır haksız yere içeride tutulan bir kadının, aklını, sabrını ve bedenini zorlayan bir sürecin sonunda hala dimdik ayakta durmaya çalıştığını gördük. Vakur ama yorgun sesiyle kurduğu her cümle bizi darmaduman etti."

Sisli satranç tahtasında yeni bir strateji
Bekir Ağırdır:Türkiye siyasetinin bugünkü tablosuna bakınca, yüzeydeki çelişkili dinamiklerin ardında birbirini tamamlayan daha derin bir stratejik diziliş olduğunu görüyoruz. Bir yanda yargı eliyle muhalefeti hedef alan yoğun bir siyasi baskı, diğer yanda PKK’nın silah bırakma açıklaması ve DEM Parti’yle yeni diyalog süreci var. Ve bu iki ayağı çerçeveleyen yeni anayasa hedefi üçüncü bir süreç olarak karşımızda. 

Üç sürecin başrol oyuncuları belli gibi düşünsek de, her birinde farklı dinamikler olabilir. Çünkü dışarıdan yekpare bir yapı gibi görünen devlet ve iktidar, aslında birbirinden farklı motivasyonlara sahip farklı gruplardan oluşuyor gibi..."

Türk müsün Türkiyeli mi?
Selçuk Şirin: Türkiye’nin geleceği için asıl mesele kimin kendisine “Türkiyeli”, kimin “Türk” dediği değil, asıl mesele ortak hedefler etrafında birleşmeyi sağlayacak bir ulusal kimlik inşa edebilmek. Tıpkı Atatürk’ün Cumhuriyet’in kuruluş sürecinde ortaya koyduğu kapsayıcı vizyonunda olduğu gibi bugün de yeni bir ulusal vizyon etrafında birleşmekten başka çaremiz yok."

Marka artık inşa edilmiyor, doğuyor
Akan Abdula:Geleneksel markalaşma anlayışı yerini köklü bir dönüşüme bırakıyor. Artık markalar inşa edilmiyor, doğuyor. Ürün, doğduğu anda teknolojiyle, yenilikle, çağın ruhunu yansıtan bir vizyonla zaten bir marka haline gelmeli. Markalaşma, sonradan eklenen bir katma değer değil, ürünün doğasında var olan bir sonuç olmalı. Türkiye’de hala yaygın kullanılan şu “Ürünümüz iyi ama marka olamıyoruz” söyleminden vazgeçmeliyiz. Artık oralar için çok geç."

Sanki film gibi 
Levent Erden:Yol ayrımına geldiğinde Alice’in, Harikalar Diyarı’nın ünlü Cheshire Cat’ine hangi yolu seçmesi gerektiğini sorduğunda kedinin 'Nereye gideceksin?' sorusuna 'Bilmiyorum' deyince aldığı ders aslında hep geçerlidir. 'Nereye gideceğini bilmiyorsan, hangi yolu seçtiğinin önemi yoktur!' Gideceği yeri bilen kaldı mı?"

Klasiğe meydan okuyan enerji
Ece Sükan:İlkbahar/yaz 2026 erkek moda haftalarında öne çıkan koleksiyonlar, klasik erkek giyimini hem biçim hem de fikir olarak yeniden tanımladı. Bazı markalar nostaljik arşivlerle flört ederken bazıları daha önce denenmemiş silüet ve referanslarla risk aldı."
'Vücudunuza kulak verin “Dur” diyorsa hemen durun'
Koç Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Ayşe Altıntaş Türkiye’nin bilim sahnesinde adını ancak konuyla ilgili isimlerin bildiği, uluslararası platformlarda aktif görevler üstlenen bir bilim insanı. Koç Üniversitesi’nde liderlik ettiği araştırmalarla ilklere imza atıyor. 

Lyon’da son sunduğu araştırma NMO hastalığında görme kaybının nedenlerini aydınlatıyor. Elif Ergu’nun sorularını yanıtlayan Altıntaş, MS’den alzheimer ve inmeye beyinden kaynaklı hastalıklar ve “immün yetmezlik” konularında altı çizilecek uyarılarda bulundu.

Bağışıklık sistemimi güçlendireceğim diye yaptıklarınız size zarar verebilir!

Siyaset ve ekonomi korelasyonu her zaman pozitif midir?
Haluk Bürümcekçi: "19 Mart’tan bu yana piyasaların üzerinde siyasetin gölgesi belirgin şekilde gözleniyor. Ama şunu tekrar etmeliyim, 'Siyasette sertleşmenin ekonomideki karşılığı rasyonel politikalara daha da sıkı sarılmak olmaya devam edecektir.'"

Tek çileğe 760 lira verir misiniz?
The Economist: "Lüks merakı taze meyve pazarında da kendisine yeni bir kanal buldu. Japonya’dan uçakla getirilen çilekler tek tek paketlenerek 19 dolara satılıyor. Kavunun tanesi yüzlerce dolar."

İşte gerçek menziller!
Emre Özpeynirci: "Elektrikli araçlar (EV) hakkında ne kadar bilgi sahibiyiz? Kağıt üstündeki WLTP verileri gerçek hayatta geçerli mi? En verimli EV hangisi? Bu sorulara cevap bulmak amacıyla her yıl düzenlenen ECOBEST Challenge, 2025 edisyonunda yine elektrikli mobilitenin röntgenini çekti."

Yeni nesil televizyon: Komşuda başka, sizde başka reklam
Aynı kanalı izlerken komşunuzda farklı bir reklamın gösterildiği yeni nesil kişiselleştirilmiş bir televizyon reklamcılığı dönemi başladı. Türkiye’de bu dönüşümü sağlayan TVekstra, 61 kanalla işbirliği yaparak 7 yılda 11 milyonun üzerinde haneye erişti. Talia Boşnak'a konuşan CEO Merve Eraslanoğlu teknolojik altyapılarını Avrupa’ya taşımaya hazır olduklarını söylüyor.

Sanayi sektörü için 2024 iyi geçmedi 2025’in ilk 6 ayında da veriler parlak değil
İstanbul Sanayi Odası’nın yayımladığı İSO 500 ve İSO İkinci 500 raporlarına göre sanayi kuruluşlarının 2024’te faaliyet karları düştü. Buna karşın 2025 verileri de iç açıcı değil. Örneğin haziran ayında taleplerdeki düşüş devam ediyor, ihracat siparişleri daraldı, hammadde eksikliğinden tedarik teslimat süreleri arttı. Esen Dolma'nın  haberi.

Eyvah! Evimin değeri arttı…
Kıvanç Önder: "Emlak vergisi rayiç bedellerinde 10 kata varan artışlar piyasa dengelerini bozabilecek kadar yüksek. Evet, rayiçler gerçek değerlere yaklaştırılmalı ama alım-satım harcı ve emlak vergisi oranları düşürülerek piyasa dengeleri korunmalı."

Fransa tarımda nasıl marka oldu? 
İrfan Donat: "Sadece şarap ve peynir ihracatı 17 milyar dolar. Hayvan, tahıl ve diğer katma değerli tarım ve gıda ürünleriyle 89 milyar doları buluyorlar. Fransa’nın tarımda markalaşma hikayesinden çıkarılacak çok ders var."

Stopaj artışı sonrası TL mevduat ve fonlar ile bankacılık hisseleri
Güzem Yılmaz Ertem: "Yeniden faiz indirimi sürecine girerken, 6 aydan kısa vadeli TL yatırımlarında stopaj yüzde 17,5'e yükseldi. Piyasalar, getirisi ciddi oranda azalacak olan tasarrufçunun nereye yöneleceğini takip ediyor."

OK boomer
Kerim Rota: "1946-1964 yılları arasında doğanlara “boomer kuşağı” deni̇yor. Bu kuşak 83 tri̇lyon dolarla ABD’deki̇ toplam serveti̇n yarısına sahip. Yüksek büyüme ortamında, ucuz ev kredi̇si̇ ve düşük varlık fi̇yatları boomer’ları zengi̇nleşti̇rdi̇. Sonraki̇ kuşaklar bu şansı yakalayamadı."

Hisse senedi fonlarına iyi haber
Mete Yüksel: "Faiz tarafında hassas günlerden geçiyoruz. Reel faiz rahatsız edici seviyede yüksek olmasına karşın faiz düştüğünde dövize talep gelmesi ikilemini çözmek kolay olmuyor."
Yapay zeka çağının sentetik starları
M. Serdar Kuzuloğlu: "Birkaç dolar maliyetle üretilen sentetik şarkılar, dijital müzik platformlarının listelerini doldurmaya başladı. Bu kolay kazancın altında yeni bir telif mücadelesi yatıyor..."

‘Size özel’ diye sunulan pek de ‘bana özel’ değil
Levent Ertem:  "Musk sonrası X’te yaşanan siyasallaşma biz kullanıcıları mutsuz etmeye devam ediyor. ‘Bana özel’ olması gereken alan aslında patronun bizim için uygun gördükleri. Musk’ın dalgalı ruh haline göre akış sürekli değişiyor. X’in pek rakibi de olmadığı için en zengin adamın seçkisine katlanıyoruz."

Dünya bir boşlukta mı dönüyor?
Çağrı Mert Bakırcı: "Dünya Evren’in geri kalanına göre daha boş bir bölgede konumlanıyor ve bu da Evren’in genişleme hızına dair yaptığımız ölçümleri etkiliyor olabilir Yeni bir araştırma, bu boşluğun gerçekten var olabileceğine dair güçlü kanıtlar buldu. Teori doğru çıkarsa büyük bir boşluğun içinde 'döndüğümüz'  kesinleşecek."

Tesla kaza yaparsa...
Cem Say: "Sürücüsüz arabaların uzak gelecek için kurulan bir hayal oldukları günler geride kaldı. Ama bu, artık gerçek oldukları anlamına gelmiyor. “Tam otonom” sürüş çok zor bir mühendislik problemi ve şu an itibarıyla çözüldüğünü söylemek olanaksız."

Sağlık
Daha uzun ömür mü daha sağlıklı yaşlanmak mı?
Prof. Dr. Osman Müftüoğlu: "Bu soruya herkes farklı yanıt verebilir. Ama şunu gözden kaçırmayın: Eğer sağlıklı yaşlanabilirseniz bağımsızlığınızı korur; yaşlılıkta bile üretken, keyifli, formda ve fit biri olarak kalabilirsiniz. Sağlık harcamalarınız azalır, başkalarına yük olmazsınız."

Prof. Dr. Osman Müftüoğlu ile ikinci 50’de bu hafta ayrıca şu konu başlıkları var: 
  • Pankreas daha genç hale getirilebilir mi?
  • Hücrelerin enerji merkezi özel görevli molekül: NAD
  • Yıllar nereye gitti?
Haftada 150 dakika orta seviye egzersiz sağlığınızda çok büyük fark yaratır. 
Dr. Mark Hyman, "Bu hafta konumuz ağırlık antrenmanı. Zaman zaman direnç antrenmanı ve kuvvet antrenmanı şeklinde de anılabiliyor. Merak etmeyin, sizi bütün gün spor salonunda esir tutup Arnold Schwarzenegger’e dönüştürmekten bahsetmiyorum. Kuvvetli bir vücuda sahip olmaktan söz ediyorum. Bunun neden önemli olduğunu anlatacağım" diyor ve ekliyor:

"Kuvvet antrenmanları yalnızca kas hacmini artırmakla kalmaz; diyabet, kalp hastalığı, Alzheimer gibi yaygın ve ölümcül kronik hastalıkların önlenmesinde temel bir rol oynar."

M&M's, Kennedy'nin gıda boyası savaşına direniyor
The New York Times: "ABD Sağlık Bakanı Robert F. Kennedy Jr, gıda üreticilerini sentetik boya kullanmamaya ikna için büyük bir savaş başlattı. Ancak M&M's üreticisi Mars başta olmak üzere şekerleme endüstrisi, Amerikalı tüketicilerin parlak renkli ürünleri sevdiği iddiasıyla karşı çıkıyor."

Midem bozuldu diyoruz da… Konu mide mi pankreas mı?
Dr. Ayşegül Çoruhlu: "Her sabah kahvaltıda ekmek, öğlen yoğurtlu bir çorba, akşam belki makarna derken fark etmeden vücudumuza yükleniyoruz. Sonra da 'Midem bozuldu,' 'Şişkinlik yapıyor,' 'Süt dokunuyor' diyoruz. Peki neden? Asıl mesele ne yediğimizden çok, vücudun onu sindirip sindiremediğiyle ilgili olabilir. Hadi gelin birlikte bakalım; bu glüten, laktoz ve pankreas enzimleri nedir, ne işe yarar, neden bu kadar önemli?"

Financial Times
‘Patent uçurumunun’ kıyısındaki ilaç devleri
Patent süresinin bitiminde muadil ürünler yüzünden milyarlarca dolar kaybeden şirketler çıkış yolu arıyor. 2027 ve 2028 yıllarında küresel piyasanın yaklaşık yüzde 12’sini oluşturan ve yıllık 180 milyar dolar getiren ilaçların patenti sona erecek.

Trump’ın maskeli ajanlarına 175 milyar dolarlık bütçe
Göçmenleri yakalayıp sınır dışı etmek için görevlendirilen ABD Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza Ajansı (ICE) 175 milyar dolarlık bütçesiyle ülkenin en büyük kolluk gücü oldu. ICE, ABD ve Çin haricinde tüm ülkelerin askeri harcamasından daha yüksek olan bu bütçeyle gözaltı merkezleri inşa edecek, sınır duvarları yapacak ve 10 bin ajanı işe alacak.

Futbolcular günah keçisi federasyonlar patron gibi
Futbol kitaplarıyla da bilinen Financial Times yazarı Simon Kuper’e konuşan uluslararası futbolcular sendikası FIFPro’nun genel sekreteri Alex Phillips, futbolcuların günah keçisi haline geldiğini, fazla çalıştırıldığını ve karar alma süreçlerinden dışlandığını söylüyor.

Bu çocuklar nasıl okuyacak?
Emma Jacobs: "Artık daha az çocuk kitap okuyor ve bunda tabletler, telefonlar kadar ebeveynlerin eline kitap almaması da etkili. Çocuklar rol model bulamıyor."

İnsanı ‘cool’ yapan nedir?
The New York Times: "12 ülkede 6 bin kişiyle yapılan yeni bir akademik araştırma, bir kişiyi neden ‘cool’ olarak algıladığımıza dair ipuçları veriyor."

“Rus ayısı, Amerikan fili, İngiliz eşeği”
The Economist: "Yeni çıkan bir tarih kitabı Churchill, Roosevelt ve Stalin arasında savaş dönemindeki ilişkileri bilinmedik detaylarla ele alıyor."

Solaklar gerçekten daha mı yaratıcı?
Yüzyılı aşkın bir süredir, solakların özel bir yaratıcılık yeteneğine sahip olduğu düşüncesi popüler kültürde yerini aldı. Leonardo da Vinci, Jimi Hendrix gibi ikonik isimler, solak dahiler listelerinde sıklıkla başı çekiyor ve bu kişilerin sanatsal veya yaratıcı bir üstünlüğe sahip olduğu fikrini pekiştiriyor... Ancak, Cornell Üniversitesi’nden yapılan yeni bir araştırma, durumun çok daha karmaşık olduğunu gösterdi.

Tour de France’ta manzara izlemeye bile vakit yok
Bağış Erten:Fransa Bisiklet Turu ateş gibi başlamışken, Eurosport’un yeni yayın yönetmeni Enes Kanbur’a sordum soruları. Bisiklet spikeri Kanbur’a göre bu yıl manzara ve kültür ikinci plana düştü: "Güzergah favorilerin tüm yarışı domine edemeyeceği şekilde hazırlanmıştı. Öyle de oluyor.'"

Arda asıl şimdi Real Madrid’de
The Athletic’te Mario Cortegana, Türk yıldız Arda Güler'i kaleme aldı: "Real Madrid’in Türk yıldızı Arda bu yaz ABD’ye giderken ilk 11 oyuncusu olmak için bir sonraki adımı atmaya hazırdı. Şimdi tam olarak bunu yapıyor."

Premier League sine-i millete dönecek mi?
İngiltere’de milletvekilleri her yıl en az 10 Premier League maçının açık kanaldan yayınlanması önerisini oylamaya hazırlanıyor.

O2
‘Ne yaşadıysam, bu kitapta filtresiz anlattım’
Türkan Şoray 80’inci yaşını yeni doldurduğu günlerde, bu kez bir nehir söyleşi kitabıyla karşımızda. Doğan Kitap’tan çıkan ve Bircan Usallı Silan’ın kaleme aldığı kitapta özel hayatındaki kırılmaları samimiyetle dile getiren Şoray “Bu yolculuk sırasında ne yaşadıysam, ne hissettiysem filtresiz anlattım” diyor. Ebru D. Dedeoğlu'nun söyleşisi.

İstanbul’da 18 dev sahne alacak
Bu yaz kente öyle yıldızlar gelecek ki, müzikseverler tatil planlarını bile değiştirmek zorunda kalabilir. Morrissey 12 Temmuz’da, Justin Timberlake 27 Temmuz’da, Jennifer Lopez 5 Ağustos’ta sahne alacak. Konser verecek diğer isimler arasında Limp Bizkit, Dream Theater, Sepultura ve Franz Ferdinand gibi gruplar da var.

Spotify Türkiye’deki müzisyenlere ayrımcılık mı yapıyor?
Rekabet Kurulu Spotify’a inceleme başlatınca, platformun telif politikasını mercek altına aldık. Buna göre, 2024’te küresel çapta 10 milyar dolar telif ödeyen platform, Türkiye’de 61.5 milyon dolar dağıttı. İngiltere’de bir sanatçı 1 milyon dinlemeye 5 bin 588 dolar kazanırken, Türkiye’de bu rakam 418 dolarda kaldı.

Yeni Hafta bültenimizi okuduğunuz için teşekkür ederiz!
Bu bülten size Gazete Oksijen bülten üyeliğiniz ve buradaki "eposta gönder" izniniz kapsamında iletilmiştir. Geri bildirimleriniz bizim için değerli. Bültenlerle ilgili geri bildirimlerinizi bulten@gazeteoksijen.com adresinden bizimle paylaşabilirsiniz.

BİZE KATILIN

Çerez Politikası   |   Gizlilik Politikası   |   İletişim   |   Reklam
Gazete Oksijen 2025 © Levent Mahallesi Karanfil Sokak No: 21, Beşiktaş, İstanbul
Siteye Geri Dön