23 Nisan 2024, Salı Gazete Oksijen
Haber Giriş: 12.11.2021 04:30 | Son Güncelleme: 16.02.2022 15:17

Almanya göç ülkesi, burası benim vatanım

Alman meclisi Bundestag’ın ilk siyah kadın üyesi Tesfaiesus, aday olmaya Türkleri de hedef alan, dokuz kişinin öldüğü bir katliam sonrasında karar vermiş. New York Times’tan Ian Bateson, Alman politikacı ile ırkçılık, haklar ve göçmenlik üzerine konuştu
Almanya göç ülkesi, burası benim vatanım

Awet Tesfaiesus, Almanya’da aşırı ırkçı bir şahsın “yabancı” olduğunu düşündüğü insanları hedef alarak iki nargile kafeye ateş açmasının ertesi günü karar vermiş. Çünkü dördü Türk, toplam dokuz kişinin ölümüne işyerindeki çalışma arkadaşlarının verdiği tepkilere inanamamış.  Hukuk bürosundaki meslektaşlarının ofiste sıradan bir günmüş gibi kahve yapıp sohbet etmelerini görünce beyaz iş arkadaşlarından farklı bir dünyada yaşadığını hissetmiş ve hayatında köklü bir değişiklik yapması gerektiğini fark etmiş. Şubat 2020'de Hanau kasabasındaki ölümcül saldırılardan iki yıldan kısa bir süre sonra Tesfaiesus Yeşiller Partisi'nden Bundestag'a seçildi ve “değişim cesareti” kampanya sloganıyla Almanya'daki Federal Meclis'e giren ilk siyah kadın olmayı başardı. 47 yaşındaki Tesfaiesus, bugünkü Eritre'de doğmuş ve 1980'lerde çocukken Batı Almanya'ya gelmiş. O günden bugüne Almanya da büyük bir değişim yaşadı: İkiye bölünmüş ülke birleşti, ABD'nin ardından göçmenler için dünyanın en büyük ikinci varış noktası haline geldi Bu dönemde Almanya, yabancılar ve Almanya'da doğan çocuklarının vatandaş olmalarını kolaylaştırdı fakat  bazı engeller sürüyor. Eylül ayındaki seçimlerden bu yana, Sosyal Demokratlar ve Tesfaiesus'un Yeşiller Partisi'ni içerecek bir merkez sol koalisyon oluşturmak için müzakereler yapılıyor. Bu koalisyon iktidara gelirse Tesfaiesus'un hedeflerinden biri, çifte vatandaşlık kısıtlamaları milyonlarca insanın oy kullanmasını, dolayısıyla Alman siyasetinin ülkenin etnik çeşitliliğini yansıtmasını engelleyen vatandaşlığa kabulün önündeki bazı engellerin kaldırılması olacaktır. Tesfaiesus, bu tür siyasi değişikliklere ek olarak kendisi gibi “Alman görünmeyen” insanlara  toplumda ve politikada bir yerleri olduğunu göstermek için profilini kullanmak istediğini söylüyor.

“Saatlerce MTV izlerdim”

Ayrıca, kendisinin kazandığı tanınmışlığın daha fazla Alman'ı, çoğu kişinin söylemekten kaçındığı, birçok politikacının hâlâ tabu olarak görmeye devam ettiği bir gerçeğin kabul edilmesine yardımcı olacağını umuyor. "Almanya bir göç ülkesidir. Nüfusun dörtte biri göçmen kökenliyse, durumun böyle olmadığını söylemek için  gözlerinizi gerçeğe kapatmanız gerekiyor” diyor.  Tesfaiesus, Kassel kent konseyinde 2016 yılında göreve başlamış. Alışveriş yaparken esnafın halen onu takip ettiğini anlatıyor. Kiralık daire için telefon açtığı kişiler, soyadını öğrenince evin artık uygun olmadığını söylemişler. Ancak doğma büyüme Almanyalı olan kocasının soyadını söyleyince ev tekrar müsait hale gelivermiş.  Etiyopya polisi Eritre'nin bağımsızlığını destekleyen babasını aramak için evlerine geldiği için aile sığınma talebinde bulunarak kızları 10 yaşındayken, 1984'te Almanya'ya iltica etmiş. O yıllarda televizyonda tek bir siyahi görmek için gece yarısına kadar MTV seyrettiğini hatırlıyor. “Nihayet siyah bir insan çıktı işte diye düşünüyorsun! Ama yine de komplekslerin oluyor çünkü ben Amerikalı değilim. Bu benim kültürüm değil."

“Burası vatanım”

Yirmi beş yıl önce, hayati bir karar vermesi gerekmiş: Alman vatandaşı olmak ya da olmamak. Sonuçta vatandaş olmanın insanların onu algılama biçimini  değiştireceğine inanmıyormuş. "Alman pasaportum olsa da olmasa da çevrem beni Alman olarak görmüyor” diyor: "Ama ben küçük bir çocukken ülkemi terk ettim ve hayatımın çoğunu burada yaşadım. Almancam ana dilimden daha iyi. Burada okudum, kariyerim burada. Burası benim vatanım.”