12 Haziran 2025, Perşembe
Abone Ol Giriş yap
Haber Giriş: 27.01.2023 04:30 | Son Güncelleme: 05.06.2025 21:31
Makaleyi sesli dinle • 0:00

Bir istifadan dünyaya liderlik dersleri

Yeni Zelanda’nın popüler başbakanı Jacinda Ardern görevini erken bırakarak adeta bir rock yıldızı mertebesine ulaştı. Dünya gazeteleri bu istifadan çıkarılacak anlamları yazdı
Jacinda Ardern son kez başbakan olarak mikrofon başında. Hagen HopkIns/Getty Images
Jacinda Ardern son kez başbakan olarak mikrofon başında. Hagen HopkIns/Getty Images
A+ Yazı Boyutunu Büyüt A- Yazı Boyutunu Küçült

“Jacinda Ardern dünyaya alçak gönüllülük dersi veriyor.” Bloomberg ajansı Yeni Zelanda başbakanın yorulduğu gerekçesiyle istifasını analiz eden yazıyı bu başlıkla verdi. Ardern, 2020’de ikinci kez üç yıllığına seçilmişti. Ancak bu yıl ekimde yapılacak seçimlere aylar kala “zorlayıcı geçen altı yılın” etkileri nedeniyle görevini sürdürecek gücü kalmadığını söyleyerek geçen hafta istifa etti.

İstifasının ardında anketlerde puan kaybetmekte olan İşçi Partisi’ne bir şans daha tanımak olduğunu ileri süren yorumlar da var. Ancak Ardern bu hamlesiyle en azından mevcut hayranlarının gözünde bir rock yıldızı statüsüne terfi etti. The New York Times “Hangi liderler Jacinda Ardern gibi istifa eder?” sorusunu sordu. Benzer şekilde, NPR “Ardern’in istifasının diğer politikacılara verdiği bir ders var mı?” dedi.

“Kanomuzun kaptanı”

The Guardian, geçen salı günü başbakan olarak halkın önüne son kez çıktığı gün de Ardern’in bir yıldız gibi karşılandığını yazdı. Mitinge katılan bir yerli lider onu “zor zamanlardan geçerken waka’yı, yani kanoyu kullanan kaptanımız” diye tarif etti.

Jacinda Ardern salgına karşı çok sert önlemler aldı. Komşunun bahçesine kaçan kriket topunu almayı bile yasakladı. Ancak bu yasakları samimi bir dille anlattı. “5 milyonluk ekibim” dediği tüm ülke nüfusuyla konuşmak için Facebook Live oturumu açtı

Ardern’in istifasını ilginç kılan, çağımızda daha sık rastlanan zıt örneklerdi belki de. The New York Times’tan Max Fisher da Ardern’in aksi lider profilini şöyle anlattı: “Otokrasiler, en önemli liderlerine, onları yönetimlerine yönelik herhangi bir tehdidi ortadan kaldırma yetkisi verirken, onları genellikle istifa etmeye isteksiz kılan bir güç düzeyi bahşetmekle kalmaz. Güç geçişleri, herhangi bir otoriter sistemde gücü ele geçirmeye ve bürokratik iç çatışmaya davet eden belirsiz anlardır. Bu, o sistemin hayatta kalmasına yatırım yapan herkese, buyurgan veya yozlaşmış olarak görülseler bile lideri iktidarda tutmak için bir neden verir.”

“Bazı liderler istifa etse bile tehlikeli”

Aynı yazıda “Bu tür liderler, kendilerini siyasi sistemin merkezinde bir tür kilit taşı haline getirme ve her şeyi bir arada tutma eğilimindedir. Ayrıca, potansiyel rakiplerini alt etme, hükümetlerini yerine geçecek uygun birini seçme konusunda yeteneksiz bırakma gibi bir alışkanlıkları da var. Bu, böyle bir lider istese bile istifa etmeyi son derece tehlikeli hale getiriyor.”

Neler yaptı?

Aslında Ardern’in gelişi de “bir yıldız doğuyor” diye anlatılabilir. Onu bu mertebeye taşıyan kilometre taşlarıysa şöyle:

• 1980’de doğdu, babası polis memuru, annesi okullara yemek dağıtan bir şirketin çalışanıydı. Daha küçük yaşta, kilisede lider görevler üstlendi. Okulda da “fish and chips” satarak para kazandı. Bizdeki muadili balık ekmek diyebiliriz.
• 17 yaşında İşçi Partisi’nin gençlik kollarına girdi. Bir yandan halkla ilişkiler okurken liderlere danışmanlık görevleri yaptı, partisini uluslararası platformlarda temsil etti.
• 2017’deki seçimlere haftalar kala muhalefet lideri oldu ve “Jacindamanya” dalgası başladı. Seçimi kazanarak aynı yılın ekim ayında, 37 yaşındayken dünyanın en genç kadın hükümet lideri oldu.
• Haziran 2018'de Neve adını vereceği kızı dünyaya geldi. Altı hafta ebeveyn izni aldı, görevi yardımcısı Winston Peters'a teslim etti. Partneri Clarke Gayford da TV şovu sunuculuğu görevini bırakarak çocuğa bakma görevini üstlendi. Ardern'den önce görevdeyken bebek doğuran son lider 1990'da Pakistan başbakanı Benazir Butto'ydu.
• Eylül 2018'de Neve'yi Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'na getirerek bu konuda da bir ilki gerçekleştirdi.
• Mart 2019'da Christchurch kasabasında silahlı bir Avustralyalı iki farklı camide ibadet eden 51 kişiyi öldürdü. Ardern bu terör saldırısına verdiği yanıtla tüm dünyanın beğenisini topladı. Saldırının ardından ülkesindeki bireysel silahlanma yasasını daha sert hale getirdi. Müslüman kurbanların ailelerinin yanında olduğunu hiç tereddütsüz ve vakit kaybetmeden gösterdi. Kurbanları “Onlar biziz” diye sahiplenirken “Bize karşı bu şiddeti gerçekleştiren kişi bizden değil” dedi.
• Aralık 2019'da ülkenin kuzeydoğusundaki White Island yanardağı patlayıp çoğu turist 22 kişinin ölümüne neden olunca verdiği tepkiler uluslararası sempati topladı.
• Salgına karşı çok sert önlemler aldı. Komşunun bahçesine kaçan kriket topunu almayı bile yasakladı. Ancak bu yasakları samimi bir dille anlattı. “5 milyonluk ekibim” dediği tüm ülke nüfusuyla konuşmak için Facebook Live oturumu açtı. Yeni Zelanda pandeminin ilk iki yılında dünyanın en düşük ölüm oranları görülen ülkelerinden biri.
• Salgına karşı başarısı nedeniyle Ekim 2020 seçimlerini ezici bir zaferle kazandı. Mart ve Nisan 2022'de küçük bir protestocu grubu, ülkenin aşı kurallarına karşı çıkmak için parlamentonun dışındaki bir alanı üç haftadan fazla süreyle işgal etti. Polis ile Ardern'i diktatör olarak tanımlayan protestocular arasında çatışmalar yaşandı. Bu şiddet görüntüleri Yeni Zelanda halkının aşina olduğu türden anlar değildi.
• 2022'nin ikinci yarısında, ülke pandeminin ardından artan yaşam maliyetleri ve enflasyonla boğuşurken kendinin ve İşçi Partisi'nin popülaritesinin 2017'den bu yana en düşük seviyelerine düştüğünü gördü. Konut fiyatları, çocuk yoksulluğu ve karbon emisyonları gibi uzun vadeli konularda vaat ettiği ”dönüştürücü” değişikliği sağlama becerisine dair şüpheler arttı.

“Arka sıralarda oturabilirim”

Ardern’in geçen yıl kasım ayı sonunda yaşadığı bir olay ise pek çok ülkede onun tavrının kadınlar için neden önemli olduğunu yansıtıyor. Ardern Finlandiya Başbakanı Sanna Marin’i ağırlıyordu. Ortak basın toplantısı sırasında bir gazeteci, bu görüşmenin aynı yaş ve cinsiyette olmalarından kaynaklandığını düşünenler olduğunu söyledi. Finlandiya Başbakanı Marin "Başbakan olduğumuz için görüşüyoruz" yanıtını verirken ev sahibi de “Siyasette daha yüksek bir erkek oranına sahibiz. Bu gerçek ama iki kadın görüşüyorsa bunun sebebi cinsiyetlerinden ibaret olamaz” dedi.

Bu hafta görevini bırakırken de gazetecilerin önündeydi. Ailesine daha fazla zaman ayıracağını söyledi. “Pek çok şey yapmaya hazırım. Arka sıralarda oturan bir milletvekili olmaya hazırım. Kız kardeş ve anne olmaya hazırım.”