Campaign Against Antisemitizm (CAA) tarafından yapılan soruşturmada, Waters’ın birlikte çalıştığı bazı isimlerle mülakatlar gerçekleştirildi. Söz konusu çalışanlar, Waters’ın Yahudilere yönelik tekraren aşağılayıcı sözler söylediğini belirtti.
İngiliz The Guardian gazetesinin haberine göre; CAA, Waters’ın e-postalarını da yayınladı. E-maillerden birinde ünlü yıldız, konserlerinde kayan şişme bir domuzun üzerine antisemitik bir slogan yazılması önerisinde bulunuyor. 2010 tarihli bir e-postada ise izleyicilerin üzerine gamalı haç, Davut yıldızı, dolar işareti şeklindeki konfetiler yağdırılmasını öneriyor.
Antisemit olmadığını savunuyor
Waters mayıs ayında Berlin'de sahneye Nazi üniformasına çok benzeyen bir kıyafetle çıkmıştı. Rock operası The Wall'daki Pink karakterini canlandıran Waters, siyah deri bir trençkot giymiş ve üzerinde gamalı haç yerine iki çapraz çekiç taşıyan kırmızı bir kol bandı takmıştı.
Waters her zaman antisemit olmadığını savunuyor ve performansın "oldukça açık bir şekilde faşizme, adaletsizliğe ve her türlü bağnazlığa karşı bir ifade" olduğunu söylüyor. Aynı turda Waters, Filistinli gazeteci Shireen Abu Akleh'in öldürülmesini Anne Frank'ın öldürülmesiyle karşılaştırmış ve bu iki olayı yan yana yansıtmıştı.
‘’Yahudi yemeklerini götürün’’
Waters'ın eski saksafoncusu Norbert Stachel, Waters'ın Yahudi karşıtı duygular sergiledi birkaç örnek olduğunu iddia etti. Stachel, Waters'ın Lübnan turnesi sırasında bir restoranda art arda vejetaryen yemeklerin çıkması üzerine sinirlendiğini ve garsonlardan "Yahudi yemeklerini götürmelerini" talep ettiğini iddia etti. Stachel ayrıca Waters'ın Holokost'ta öldürülen büyükannesiyle alay ettiğini ve bir meslektaşının kendisini işini kaybetmek istemiyorsa Yahudilerle ilgili yorumlara tepki vermemesi konusunda uyardığını iddia etti.
Müzik yapımcısı Bob Ezrin, 1970'lerde İngiltere'de The Wall albümünü hazırlarken Waters'ın grubun menajeri Bryan Morrison hakkında bir şarkı uydurduğunu iddia etti. Ezrin şöyle dedi: "Tam olarak ne olduğunu hatırlamıyorum ama bildiğiniz gibi bir şeydi... beyitin son dizesi 'çünkü Morry lanet bir Yahudi' idi."
''Ailem Nazilere karşı savaştı''
İddialar, deneyimli gazeteci John Ware tarafından sunulan ve CAA tarafından hazırlanan çevrimiçi bir belgeselde yer aldı. Roger Waters ise hem CAA'nın hem de İngiliz The Guardian gazetesinin iddialara ilişkin sorusuna yanıt vermedi. Ancak Waters kendisine yönelik benzer iddialara ilişkin geçmişte şunları söylemişti:
- Hayatım boyunca gördüğüm her yerde otoriterliğe ve baskıya karşı sesimi yükselttim.
- Savaştan sonra çocukken, Anne Frank'ın adı evimizde sık sık konuşulurdu, faşizm kontrolsüz bırakıldığında neler olabileceğinin kalıcı bir hatırlatıcısı oldu.
- Ailem İkinci Dünya Savaşı'nda Nazilere karşı savaştı ve babam bunun bedelini en ağır şekilde ödedi.
