05 Aralık 2025, Cuma
Haber Giriş: 16.09.2025 15:03 | Son Güncelleme: 16.09.2025 15:23

Rusya'nın drone ihlalleri stratejik bir planın mı parçası?

“Rusya sistematik test operasyonları yürütüyor" değerlendirmesinde buluna uzmanlara göre Rusya, sadece hava değil deniz dronlarıyla da Romanya’yı ve Karadeniz’deki enerji projelerini hedef alabilecek kapasite gösteriyor
Rusya'nın drone ihlalleri stratejik bir planın mı parçası?
A+ Yazı Boyutunu Büyüt A- Yazı Boyutunu Küçült

Rusya'ya ait bir insansız hava aracının Romanya hava sahasına girmesi, Moskova’nın Şubat 2022’de Ukrayna’yı işgale başlamasından bu yana yaşanan 10. ihlal olarak kayda geçti. Uzmanlara göre bu durum, sınır ötesi çatışmaların rastlantısal bir sonucu olmaktan ziyade, NATO’nun doğu kanadına yönelik bilinçli bir yoklama.

Balkan Inside'da yer alan habere göre, Rusya'ya Geran tipi bir drone, Polonya hava sahasının da birkaç gün önce benzer biçimde ihlal edilmesinin ardından, yaklaşık 50 dakika boyunca Romanya semalarında kaldı. Dört savaş uçağının takibine rağmen insansız araç Ukrayna’ya geçerek radardan kayboldu.

Bükreş merkezli New Strategy Centre düşünce kuruluşunun CEO’su George Scutaru, bunun tesadüf olmadığını savunuyor:

“Rusya sistematik test operasyonları yürütüyor.”

Benzer bir uyarı da emekli Korgeneral Virgil Bălăceanu’dan geldi. Ona göre Moskova, Romanya’nın istihbarat kapasitesini, erken uyarı sistemlerini, radar kapsamasını ve hava tehditlerini bertaraf etmekle görevli birliklerin hazırlık düzeyini ölçüyor olabilir.

Scutaru’ya göre Moskova’nın hedefi, güveni zedelemek, belirsizlik yaratmak ve bölgesel tansiyonun zaten yüksek olduğu bir dönemde NATO’nun dayanışmasını sınamak olabilir.

Olası yeni ihlaller ihtimaline dikkat çeken askeri uzman Claudiu Degeratu, Romanya’nın hava sahasını ihlal eden insansız hava araçları ya da diğer tehditler karşısında daha net ve işleyen bir karar alma mekanizması kurması gerektiğini söylüyor. Bunun, komuta zincirlerinin sadeleştirilmesi, angajman kurallarının açıklığa kavuşturulması ve pilotlara ile savunma sistemlerine tereddütsüz talimatlar verilmesiyle mümkün olabileceğini vurguluyor.

"Tehlike denizden gelebilir"

Bükreş, ancak bu yılın Mayıs ayında barış zamanında izinsiz giren dronların düşürülmesine yasal yetki tanıdı. Buna karşın, Yüksek Ulusal Savunma Konseyi (CSAT) gerekli uygulama kurallarını hâlâ onaylamadığı için, saldırı hâlinde düşman pilotlu uçaklarının imhası Romanya yasalarında mümkün değil.

“Her nesnenin koşulsuz şekilde vurulması konusunda yetkililerin çekincelerini anlıyorum,” diyor Degeratu, BIRN’e. “Ama böyle bir eylem zorunlu görülürse, karar hızlı alınmalı ve etkili şekilde uygulanmalı.”

Scutaru ise tehlikenin yalnızca havadan değil, denizden de gelebileceği uyarısında bulunuyor.

Polonya’nın hava sahasına giren bazı Rus dronlarını düşürmesi, Ukrayna savaşı başladığından bu yana NATO güçlerinin Rus hava araçlarıyla doğrudan karşı karşıya geldiği ilk olay olarak kayda geçti. Moskova ise Polonya’yı hedef aldığını reddetti.

Romanya ise kendi hava sahasını ihlal eden dronu vurmadı. Savunma Bakanı Ionut Mosteanu, pilotların angajman için yetkilendirildiğini ancak son anda ateş etmemeyi seçtiklerini açıkladı:
“Pilotlar hedefi imha etmek için izin aldı. Ancak temas kurduklarında olası yan etkileri değerlendirdiler ve ateş açmamaya karar verdiler,” dedi Mosteanu, pazar günü yaptığı açıklamada.

Bükreş yönetimi, Rusya’nın büyükelçisini Dışişleri’ne çağırarak tepki gösterdi ve hava sahasının “sorumsuzca ihlali” konusunu BM Genel Kurulu’na taşıyacağını duyurdu.

Ancak Scutaru’ya göre tehdit yalnızca havadan değil. 28 Ağustos’ta yaşanan ve çok az gündeme gelen bir olayın altını çiziyor: yüksek hızlı bir insansız suüstü aracı (USV), Romanya sınırına sadece birkaç yüz metre mesafede bir Ukrayna keşif gemisine çarptı. Saldırıda iki denizci hayatını kaybetti, birkaç kişi yaralandı. Rusya nadiren yaptığı bir hamleyle saldırının görüntülerini yayımladı; kayıt kısa sürede internette dolaşıma girdi.

Scutaru’ya göre bu saldırı, Moskova’nın taktiklerinde değişime işaret ediyor. Rusya, iç su yollarında deniz dronları konuşlandırarak doğal engelleri ve deniz sınırlarını aşabilme kabiliyetini ortaya koyuyor. Bu da Romanya’nın ve NATO’nun doğu kanadındaki diğer üyelerin karşısına giderek büyüyen bir tehdit yaratıyor. 

Zayıf noktalar: Münhasır ekonomik bölgeler

NATO’nun ünlü 5. Maddesi, bir üyeye yapılan silahlı saldırının tüm ittifaka yapılmış sayılacağını hükme bağlıyor. Fakat bu koruma yalnızca ulusal topraklar için geçerli. Denizlerdeki münhasır ekonomik bölgeler gibi alanlar madde kapsamının dışında kalıyor. Romanya’nın enerji güvenliği açısından hayati öneme sahip bu alanların boşlukta kalması, ciddi bir hukuki ve stratejik belirsizlik yaratıyor.

Örneğin Avusturyalı OMV Petrom ile Romanya devletine ait Romgaz şirketinin yürüttüğü Neptun Deep projesi, 2027’de devreye girdiğinde Karadeniz’in en büyük denizüstü doğalgaz girişimi olacak. Yaklaşık 4 milyar avroluk yatırım öngörülen projeyi, Bulgaristan’ın 2030’ların başında üretime başlaması planlanan Asparuhan bloğu izleyecek.

“Ne Romanya ne de Bulgaristan, münhasır ekonomik bölgeleri hedef alabilecek krizlere ya da dron operasyonlarına hazır,” diyor Scutaru. Bu nedenle AB’nin Karadeniz’de bir deniz güvenliği merkezi kurma planlarının vakit kaybetmeden ilerletilmesi gerektiğini savunuyor. AB Dış Politika Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas tarafından mayısta açıklanan bu girişim, erken uyarı sağlamak, istihbarat paylaşımını geliştirmek, mayın temizliği ve denizaltı altyapısının korunmasını desteklemek üzere tasarlanıyor. Ayrıca Ukrayna’da bir ateşkes sağlanırsa, merkez olası bir izleme aracı işlevi de görebilecek.

Scutaru’ya göre Romanya ve tüm Karadeniz hattı, Moskova için stratejik bir hedef olmaya devam edecek:

“Rusya bu bölgede istikrarsızlık ve belirsizlik üretmek istiyor. Bu nedenle Romanya ve ortaklarının, gelebilecek her türlü istikrarsızlaştırıcı hamleye karşı hazırlıklı olması kritik önem taşıyor.”