Pandemi kısıtlamaları sonrası şirketlerin ve çalışanların kafası karışık. Kimileri tamamen ofise döndü kimileri ise hibrit modeli tercih ediyor. Buna rağmen çalışanlarını elde tutmak ya da kaliteli personeli çekmek isteyenler evden çalışma olanakları sunmaya devam ediyor. ABD'de bugünlerde tüm bu seçeneklere alternatif bir sistem öne çıkıyor: Spor salonunda ofis... Evet yanlış okumadanız. Birçok çalışan artık vakit geçirmekten keyif aldıkları spor salonlarının kendilerine sunduğu açık ofis ortamını tercih ediyor. Böylece hem mutlu oldukları bir alanda çalışmış oluyorlar hem de sağlıklı yaşam tercihlerine sadık kalabiliyorlar. Şirket ve spor salonlarını da bu durumdan son derece mutlu...
Hem zaman kazanıyor hem sosyalleşiyor
Wall Street Journal'a konuşan Jessica DiGiovanna yeni akıma kapılan isimlerden sadece biri. Haftaya sabah 6:30'da spor salonunda; squat, deadlift ve lunge hareketleri yaparak başlıyor. Daha sonra duş alıp, giyiniyor ve akşama kadar salondaki açık ofiste dizüstü bilgisayarında çalışıyor. Yeni ofisi, spor salonunun dördüncü katında; bergamot kokulu, meyve sepeti ve enerji barlarıyla dolu bir ortak çalışma alanı. Projesi yöneticisi olan DiGiovanna, gerçek ofisine (şirkete) sadece büyük toplantılar ve önemli organizasyon için gidiyor. Evde tek başına çalışmaktan hoşlanmadığı için temmuzda aylık 499 dolara açık ofis ortamı sunan bu spor salonuna kaydolduğunu anlatıyor. Artık yol ya da kişisel bakım için vakit kaybetmediğini ve bunun da motivasyonunu arttırdığını savunan DiGiovanna "Pahalı da olsa buna değiyor. Zaman kaygım olmadığını için spor hareketlerini daha bilinçli bir şekilde yapıyorum. Dikkatim daha az dağılıyor ve daha verimli çalışmaya hazır oluyorum" diyor.
Bu üçüncü bir alan. İş değil, ev değil. Spor salonunda ofis şirkete gitmek zorunda kalmadan enerji verici bir ortamda çalışma imkanı sağlıyor.
Spor salonları bir zamanlar üyelerinin lobilerinden ve soyunma odalarından uzaklaşmasından korkuyordu. Şimdi ise onlara ekstra masalar, prizler ve ofisler sunmayı fırsat olarak görüyorlar. Bazı salonlar ortak çalışma alanları yaratıyor bazıları ise işi bir adım daha öteye götürerek ekstra ücret karşılığı gün boyu çalışabilecekleri ofis ortamı sunuyor.
Kafeler uzaktan çalışanlarla dolu
Masa başına ortalama 300-400 dolar ödeyerek kullanılan açık ofis sektöründe bugünlerde işler yolunda gitmiyor. Şirketlere ortak çalışma ve ofis ortamı sağlayan bir zamanların en değerli girişimlerinden biri olan WeWork'ün karıştığı skandallar sonrası yaşadığı kriz, sektörü de vurdu. ABD'de bugünlerde kafeler ve kütüphaneler genellikle evde ya da ofiste olmak istemeyen çalışanlarla dolup taşıyor.
Sektör değişim geçiriyor
Ortak çalışma alanlarını içeren kira sözleşmelerinde, kiracıları temsil eden gayrimenkul firması Newmark Group'un başkan yardımcısı Bob Chodos, çalışanların vakit geçirmekten hoşlandıkları spor salonları gibi yerlere yakın alanlarda bulunmayı tercih ettiklerini söylüyor. Chodos sektörün ofise gitmek istemeyen ama yaşadıkları bölgeye yakın bir yerde çalışmak isteyen insanlara alternatifler sunan bir modele evrileceğine dikkat çekiyor.
Ev yerine sosyal ortamlar tercih ediliyor
Ortak çalışma alanı olarak spor salonları o kadar da ağır bir yük olmayabilir. Uzaktan çalışma seçeneğine sahip pek çok çalışan, evden çalışma alışkanlıklarından uzaklaşıyor. Ofise gitmek istemeseler de ev yerine sosyal ortamları tercih ediyor.
Spor salonunda ofis tutmak açmaktan daha ucuz
Beş çalışanı olan bir mimarlık ofisinin kurucusu Damaris Hollingsworth, spor salonundaki bir masanın maliyetinin ofis açmaktan daha düşük olduğu ve bu sayede sermayesini işini büyütmekte kullandığını söylüyor. Kitap mağazaları, kafeler ve karma kullanımlı binalar tasarlayan Hollingsworth; ofis açması durumunda kira dışında görsel-işitsel ekipmana, konferans odalarına hatta donanımlı bir mutfağa servet harcaması gerektiğine dikkat çekiyor. Bu sayede personeline ekstra bir avantaj sunabildiğine dikkat çekiyor: Benim için çalışırsanız, harika bir spor salonuna erişiminiz olacak.
Ofis imkanı sunan salonlar artıyor
Spor salonu üyelikleri pandeminin neden olduğu kapanmaların ardından hala toparlanmaya çalışıyor. Ancak birçok işletme üyelik oranlarının Covid öncesi seviyeleri yakaladığını ya da aştığını söylüyor. Chicago'daki Bian gibi lüks sağlık/spor kulüpleri haziran ayında üyeleri için ortak çalışma alanı fırsatları sunmaya başladı. Yıllık 4 bin dolar üyelik aidatının yanı sıra bir kerelik bin dolar başlangıç ücreti ödeyen üyeler, online toplantı yapabilecekleri fiziki - teknolojik imkanları, nehir manzaralı masaları hatta yemek servisini kullanabiliyor. New York'un ünlü spor kompleksi Chelsea Piers, Brooklyn'deki şubesinde üyelerine özel kabinlerde uzun mermer çalışma masaları ve şömineli çalışma imkanı sunuyor. Şirket, üyeleriklerin pandemi öncesine göre yüzde 12 arttığına dikkat çekiyor.
"İki görüşme arasında grup dersine katılıyorlar"
Chelsea Piers'ın kıdemli başkan yardımcısı Keeth Smart, diğer şubelerinde de benzer alanlar inşa ettiklerine dikkat çekiyor. Manhattan'daki merkez salonun güneşlenme terasına çalışma masaları ve mobilyalar eklendi. Ortak çalışma masaları ve telefon kabinleri önümüzdeki yıl Long Island City ve Midtown'da açılacak yeni kulüplere dahil edilecek. Üyelerinin artık bütün gün tesiste olduğuna dikkat çeken Smart "Telefon görüşmelerini yapıyorlar, fırsat bulduklarında bir grup dersine katılıyor ya da spor yapıyorlar sonra da bilgisayar başına geçip işlerine devam ediyorlar. Bu sayede kafeterya ve sağlıklı yaşam hizmetlerimiz de daha fazla kullanılıyor" diyor.
"Görüntülü toplantılar zor oluyor"
Elbette spor salonunda çalışmanın zorlukların da var. 37 yaşında yönetici koçu Jason Shen, Chelsea Piers'daki ortak çalışma alanında online toplantı yapmanın zorluklarına dikkat çekiyor. "Görüntülü görüşmelerde arkamdan spor kıyafetli insanlar geçiyor ve toplantıdakiler nerede olduğumu soruyor. Kendini tuhaf hissediyorum. Bu yüzden daha kuytu yerdeki masalarını tercih ediyorum ve aktif gürültü engelleyici kulaklık kullanıyorum" diyor. Buna rağmen ofise nazaran çok daha mutluğu olduğu bir ortamda çalıştığına dikkat çeken "Şimdilik her şey yolunda çünkü insanlar spor salonlarının sunduğu bu imkanı keşfetmedi. 6 ay sonra buranın akına uğramasından korkuyorum" diyor.