22 Aralık 2024, Pazar Gazete Oksijen
Haber Giriş: 01.10.2021 04:30 | Son Güncelleme: 16.02.2022 15:17

Aşka da saygılı

BluTV’de yeni sezona başlayan Saygı2’nin ilk bölümünden anladık ki Ercüment Çözer fena tutuldu. Üstelik de arızalı ve çok seksi bir savcıya
Aşka da saygılı
Behzat Ç.’nin ‘saygısızlara’ tahammülü olmayan kötü adamıydı Ercüment Çözer. Değerleri uğruna mı kanuna karşı duruyordu? Yoksa sadist miydi? Onu bu noktaya getiren arka planı hiç öğrenemedik. Pek çoğumuz Behzat’a konsantreydik. Fakat onun gibi toplumdaki davranış biçimlerinin geldiği noktaya itirazı olanlar için bir kahraman haline geldi.  Ve geçen sezon biraz geç kalmış bir hamle ile kendi dizisi Saygı: Bir Ercüment Çözer Dizisi’nin esas kahramanı oldu. Sekiz bölümün her birinde onunla ilgili enteresan detaylar öğrendik. Mesela babaannesinin bir Nazi olduğunu, “saygı” konusuna takıntısının ondan geldiğini… Annesi ve babasını kaybedince (Çok kibar oldu. Babaannesi anne ve babasını öldürünce diyelim) pek de sevmediği babaannesiyle baş başa kaldığını.  “Büyük bir saltanatı yönetmek üzere” yetiştirildiğini… 18’inde babasının adı Ercüment Çözer’i kullanmaya başladığını… Kendine yapılan saygısızlığı asla affetemediğini. Saygısızlık tanımına, trafikte magandalık yapmak, kadınlara tacizde bulunmak, insanların hayatlarını karartmak gibi nüansların girdiğini…  Hatta bu ’saygısızlar’ için bir rehabilitasyon merkezi kurduğunu… Kaçırdığı ‘saygısızları’ deliler hastanesi vari bir yere kapattığını… Kapısına da Erkan Can’ın canlandırdığı en iyi arkadaşı Yavuz’u koyduğunu öğrendik. Tabii bir de Helen (Miray Daner) ve  Savaş (Boran Kuzum) isimli iki gencin toplumsal sorunlara çözüm bulamayan otoritelere karşı çıkıp “siz ceza vermiyorsanız, biz cezalandırırız” tavrını destekleyerek onlara ağabeylik yapmasına tanık oldu izleyici. Hiç hesapta olmadığı halde kendilerini cinayet işlerken bulan ve sonrasında da bunu bir eylem haline getiren iki genç, hikayenin dinamik bir hale gelmesini sağladı. Ercüment’e de ağabeylik rolü çok yakıştı.

Yeni yönetmen

Behzat Ç’nin de senaryosunu yazan Ercan Mehmet Erdem, geçen sezon gündüz kuşağı televizyon programlarındaki cinayet dosyalarına, çalışanına mobbing uygulayan ve asılan öğretim görevlisine, otobüste karşısına oturan kadından tahrik olup laf söyleyen amcaya kadar günlük hayatta duyduğumuz birçok güncel sorununa değindi. Yönetmen koltuğundaki Ali Taner Baltacı bol bol güzel İstanbul’u ve özenle hazırlanmış mekanları gösterdi. Hem Nejat İşler’in varlığı hem de tüm bu senaryo ve görüntü detayları ortalama televizyon izleyicisini mutlu etmeye yetti. Üstelik yapım bu kez dijital platform BluTV’deydi ve küfürlerin ‘bip’lenmesine gerek yoktu. Ancak Behzat Ç.’den bugüne kadar epeyce zaman geçti. Türk dizi izleyicisi sadece ulusal kanalları değil dijital platformlar sayesinde dünyanın farklı işlerini de izleme fırsatı yakaladı. Hem beğenisi gelişti hem de global dizi dünyasından haberdar oldu. Yani Saygı’da gördüğü bir planın hangi diziye benzediğini, ya da Nejat İşler’in karakterini hep aynı şekilde canlandırdığını, derinliğini göstermeyi tercih etmediğini fark eder hale geldi. Dizi bu sezon da devam ediyor. Saygı 2’nin ilk bölümü BluTV’deki yerini aldı. İlk değişiklik yönetmen koltuğunda. Masumlar Apartmanı’nın yönetmeni Ender Mıhlar’ın Ercüment Çözer yorumunu izleyeceğiz bu sezon. Geçen yılın kadın karakteri Rojda Demir’in rolü son bölümde bitmişti. Yeni sezonda ise seksi ve güzel savcı rolünde Damla Sönmez’in Ercüment’in hayatını nasıl dağıtacağını izleyeceğiz. Dağıtacağını diyoruz çünkü daha ilk bölümden anladık ki kötü esas oğlan fena tutuldu barda tanıştığı ve elde edemediği kıza. Bu arada ‘genç suçlular’ Helen ve Savaş’ın ayrılan yolları yeniden kesişti. Hikaye oradan da epeyce beslenecektir. Ayrıca sokakta haddinin bildirilmesi gereken o kadar çok insan var ki, Ercüment’in konu sıkıntısı çekmeyecektir. Merak ettiğimiz dizinin hepimizin ‘yarası’ bu ince konulara değinirken ‘yüzü dünyaya dönük’ izleyiciyi tatmin edip edemeyeceği.