LORE OLYMPUS Cilt 1 - Rachel Smythe (Athica)
Bu sıralar Netflix’te yayınlanan Kaos dizisi ilgiyle izleniyor. Dizide yunan mitolojisinin günümüz dünyasına uyarlanışı mizahi ve hınzır bir tonda anlatılıyor. Güzel fikir doğrusu. Zaten mitoloji sevdiğiniz her filmin temelinde vardır. Hayatımızda zannettiğimizden çok daha fazla bir şekilde mitolojiyle haşır neşir oluyoruz. Mit hikayeler hiçbir zaman eskimezler ve okuduğumuz, izlediğimiz ya da gördüğümüz pek çok şeyde etkilerini sürdürürler.
Rachel Smythe mitolojiyle yakından ilgili olan dikkat çekici webtoon eseri Lore Olympus’u kitaplaştırınca endüstrinin pek çok organizasyonunda ödüllendirildi. Smythe’nin yine Yunan mitolojisine özellikle Hades ve Persephone ilişkisine yönelik geliştirdiği bu çağdaş yorum zaten birçok romantik komedide ya da başka dramatik filmlerde kullanılan bir kalıbı yepyeni bir formla sunuyor bize. (The Matrix Reloaded’da Persephone olarak Monica Bellucci’yi izlemiştik mesela) Lore Olympus’ta tanrılar lüks içerisinde kaygısız bir hayat yaşıyorlar. Herkesin kendi konumu, statüsü belli. Ancak sürekli birbirleri hakkında dedikodu yapmakta, birbirlerinin arkasından entrikalar çevirmekteler. Bu ortam içinde henüz pek de ‘kirlenmemiş’ güzeller güzeli Persephone bir gece ev arkadaşı Artemis’le dışarı çıktığında olan olur. İlişki sabıkası kabarık olan yeraltı tanrısı Hades’in dikkatini çeker. Hades, yeni tanıştığı bu masum genç kıza Afrodit’ten bile daha güzel olduğunu söyleyince Afrodit’in kıskançlık damarı tutar ve oğlu Eros’u müdahale etmesi için Persephone’nin çevresine gönderir. Ancak olaylar hiçkimsenin tahmin etmediği bir yöne doğru kayacaktır.
Lore Olympus kendine has tatlılıkta ve yaratıcılıkta bir atmosfere sahip. Karakterlerin hepsi kusursuz tanrılar oldukları için çok güzeller ve yakışıklılar. Diğer yandan işin içine lüks arabalar, cep telefonları gibi modern aygıtlar girince sahneler daha da muzipleşiyor. Annesi tarafından henüz cep telefonu kullanmasına izin verilmeyen Persephone edindiği yeni cep telefonunu kullanmayı öğrenmesi, Hades’e acemice mesaj atması gibi detaylar o kadar sempatik anlatılıyor ki, yaşınız kaç olursa olsun gülümsüyorsunuz.
Lore Olympus 2021’den beri çıkan uzun bir seri. Webtoon olarak çok ilgi görünce altıncı cilde kadar ulaştı. Hatta bir animasyon dizisi de yapılıyor şu an.
Athica kitabı orijinali gibi kuşe kağıda basmış. Sadece okumak değil, elinizde tutmak bile keyif veriyor. Dileriz sonraki ciltleri için de fazla beklemeyiz...
KRAL PELE: BİR İNSAN BİR EFSANE - Eddy Simon ve Vincent Brascaglia (Karakarga)
Mesleğinde ünlü olmuş insanların biyografik grafik romanları en az biyografik filmler kadar ilgi görüyor. Şimdiye dek Kafka’dan Bukowski’ye, Leonard Cohen’den David Bowie’ye, Tarantino’dan Muhammed Ali’ye kadar pek çok ünlü ismin hayat hikayelerine ve kariyerlerine odaklanmış grafik romanlar çıktı ülkemizde de. Eddy Simon ve Vincent Brascaglia’nın grafik romanı Kral Pele, isminden de anlaşılacağı gibi bir kuşağın gerçek kahramanlarından biri olan Brezilyalı futbolcu Pele’nin hikayesini anlatmakta. Gerçek ismi Edson Arantes do Nascimento olan ve fakir bir mahallede yaşayan Pele daha 15 yaşındayken keşfedilir. Eski futbolcu olan babası tarafından da sürekli teşvik edilen Pele çok hızlı bir şekilde Brezilya milli takımına kabul edilir ve 1960’lı yılların futbol dünyasında attığı kurtarıcı ve nefis gollerle bir yıldız olur. Ünü 70’li yıllarda da süren ve kariyeri boyunca 1279 gole imza atan süperstar futbolcunun hayat hikayesi akıcı bir şekilde resmedilmiş bu kitapta. Yazarlar Pele’nin yaşamına odaklanırken alttan alta Brezilya’nın siyasi tarihine de değinmeden geçmiyorlar. Ülkenin geçirdiği sosyo-ekonomik sorunlar, darbeler ve çalkantılı dönemler de Pele’nin başarılı futbol kariyerine eşlik ediyorlar aslında. Bu arada bir sayfada New York’ta yaşayan ve dünya müzik endüstrisine damgasını vuran Nasuhi ve Ahmet Ertegün kardeşlerin de Pele ile tanışmasına ver yerilmiş.
Orijinal baskısında da yazılar biraz küçük tasarlandığı bizdeki edisyonda da aynı problem var. Keşke daha büyük bir ebatta tasarlansaymış. Yine de Pele’ye ve futbola meraklı okuyucular, ünlü maçlarla ve Pele’nin hayatındaki önemli olaylarla dolu biyografik romandan keyif alacaklardır.
AMA ARKADAŞLAR İYİDİR – Cihan Kılıç (İthaki)
Yönetmen Derviş Zaim’in “Tabutta Rövaşata” filminde Ahmet Uğurlu’nun canlandırdığı Mahsun adlı karakterin söylediği bu replik, “Ama arkadaşlar iyidir”, Cihan Kılıç’ın yıllarca çizdiği bir serinin de başlığını oluşturuyor.
Kılıç’ın bu maceraların birinde tek bir kareyle özetlediği bir durumu anlatıyor aslında bu toplam özünde. O karede vapurdaki genç delikanlı denize doğru dönmüş düşünüyor: “Gençlik ne pismiş ya... Ergen desen diil, yetişkin hiç diil...”
İnsanın (özellikle de bir genç oğlanın) arada kalmışlık halini o kadar iyi gözlemleyip anlatıyor ki Cihan Kılıç, sık sık kendi geçmişinize gidip ‘evet ya aynen böyleydi işte’ dediğiniz pek çok an yaşıyorsunuz okudukça. Aslında genelde bir türlü istediğin gibi geçiremediği lise yıllarından sonra üniversite ortamına sudan çıkmış balık gibi düşen genç insanın halinden de yine kendisi gibi olan arkadaşları anlar en çok. Cihan Kılıç önsöz yazısında arkadaşlık çapasına tutunmaksızın gençliğin türbülansına katlanmak kolay iş değildir diyor ama bazen bazı maceralarda arkadaşlarından da yediği bazı minik kazıkları anlatmaktan da çekinmiyor.
Yazar-çizer Cihan Kılıç, yıllardır biriktirdiği çizgi maceralarla dolu kitabında kendisi üzerinden anlattığı üniversitede okuyan genç erkeğin, kızlarla, derslerle, anne-babasıyla, hemcinsleriyle, esnafla ve toplumun birçok başka kesimiyle yaşadığı tuhaf karşılaşmaları kısacık öykülerle son derece sevimli bir şekilde sunuyor okurlarına.
Kılıç’ın diğer popüler serisi “Ve Sinem”i de ardı ardına özenli albümlerle basan İthaki Yayınları’ndan çıkan kitap bir solukta okunuyor ama keşke daha büyük boyutta basılsaymış demekten de kendimizi alamıyoruz. Kılıç’ın karelerindeki minik detayları ve bazı maceralardaki diyalog balonlarını daha iyi görüp okuyabilirdik böylece...
STILLWATER – Chip Zdarsky, Ramon K. Perez, Mike Spicer (Karakarga)
İlk fasikülü 2020’de yayımlanan Stillwater 2023’te biten ve toplam 18 fasikülden oluşan ilginç bir hikaye anlatıyor. Oklahoma’nın Stillwater kasabasının önemli bir özelliği vardır. Bu kasabanın sınırlarında kimse ölmüyordur! 1990’lardan itibaren bu böyledir ve diktatör bir yargıç düzeni korumak adına sert bir şekilde yönetmektedir kasabayı. Kimsenin kasaba sınırından çıkmasına izin vermez, kasabaya gelen ve durumdan şüphelenen insanlar da bir şekilde bertaraf edilir. Büyümeyen çocuklar, ayarlanan doğum-ölüm kayıtları filan derken kasabaya iki genç adam gelir. Yeni işinden kovulan Daniel’a ölen teyzesinden miras kaldığı haberi gelir gelmez en yakın arkadaşıyla Stillwater’a hareket etmiştir. Ancak kasaba sınırlarına girer girmez bela da onları bulur. Sonrasında heyecanın hiç durmadığı sert olaylar yaşanmaya başlar. Daniel kasabanın içinde yargıça ve adamlarına karşı başlayan direnişe katılır.
Bu ilgi çekici hikaye niye şimdiye kadar bir mini dizi olarak çıkmadı karşımıza hayret! Bu heyecanlı serinin yazarı Chip Zdarsky daha önce Marvel için de çalışmış yaratıcı bir sanatçı. Daha önceki eseri “Sex Criminals” ile 30’ün üstünde ödül kazanmış Zdarsky’nin Stillwater’ın bütün fasikülleri Türkiye’de üç ciltte toparlanamış olacak. İlk ikisi geçtiğimiz aylarda çıktı. Üçüncüsünün de yakında çıkması bekleniyor.