Covid-19 pandemisi nedeniyle verilen bir yıllık aradan sonra dünyanın en büyük ve en önemlisi olan, tabiri caizse bir anlamda dünya yayıncılığına yön veren, trendleri belirleyen Frankfurt Kitap Fuarı; 20-22 Ekim günleri arasında çevrimiçi programlar, yüz yüze sunumlar, katılımcı standlar ve edebiyat ajanslarına ayrılan bölümle karma bir fuar olarak geri döndü. Yüz yüze fuarın katılımcı sayısı önceki yıllara kıyasla önemli ölçüde sınırlandırıldı ve sosyal mesafeyi sağlamak için günlük kapasite 25 bin kişi olarak belirlendi. Kitap fuarının organizasyon ekibi, günlük kapasiteye ulaşıp ulaşmadıkları bilgisini vermese de, halkın fuara katılmasına izin verilen hafta sonu biletlerinin tükendiğini söylüyorlar. Özellikle ABD ve Birleşik Krallık’ın en büyük yayıncıları fuara katılmayacaklarını önceden duyurmuşlardı, her ne kadar bu kaybın fuarı büyük ölçüde etkisiz kılacağı düşünülse de kriz bir fırsatı da doğurmuş görünüyor: Butik ve orta ölçekli yayıncılar bu yıl daha fazla görünürlük kazandılar, potansiyel iş ortaklarıyla fuar alanında etkileşim kurmayı başardılar. Önceki senelerde görüşme yapmanın neredeyse imkânsız olduğu yayıncıların çoğu çevrimiçi görüşme randevuları verdi, fuar alanında da mutlu tesadüfler yaşandı, iş birlikleri için görüşmeler hız kesmeden yapıldı. Ülkemizi çeşitli vesilelerle birçok kez ziyaret eden Frankfurt Kitap Fuarı Direktörü Juergen Boos, fuarın geleceğiyle ilgili umutlu konuşuyor. Boos’a göre yüz yüze görüşmenin önemini yayıncılar bir yıllık aradan sonra çok daha iyi anladı, dahası fuar alanının mucizesi sayılan tesadüfi görüşmelerin, sürpriz buluşmaların sonucu yaratıcı endüstri önemli iş birliklerine imza attı.
Haber Giriş: 29.10.2021 04:30 | Son
Güncelleme: 16.02.2022 15:17
Frankfurt Kitap Fuarı’ndan notlar...
73. yılında Frankfurt Kitap Fuarı, pandeminin gölgesinde hibrit bir modelle gerçekleşti
Covid-19 pandemisi nedeniyle verilen bir yıllık aradan sonra dünyanın en büyük ve en önemlisi olan, tabiri caizse bir anlamda dünya yayıncılığına yön veren, trendleri belirleyen Frankfurt Kitap Fuarı; 20-22 Ekim günleri arasında çevrimiçi programlar, yüz yüze sunumlar, katılımcı standlar ve edebiyat ajanslarına ayrılan bölümle karma bir fuar olarak geri döndü. Yüz yüze fuarın katılımcı sayısı önceki yıllara kıyasla önemli ölçüde sınırlandırıldı ve sosyal mesafeyi sağlamak için günlük kapasite 25 bin kişi olarak belirlendi. Kitap fuarının organizasyon ekibi, günlük kapasiteye ulaşıp ulaşmadıkları bilgisini vermese de, halkın fuara katılmasına izin verilen hafta sonu biletlerinin tükendiğini söylüyorlar. Özellikle ABD ve Birleşik Krallık’ın en büyük yayıncıları fuara katılmayacaklarını önceden duyurmuşlardı, her ne kadar bu kaybın fuarı büyük ölçüde etkisiz kılacağı düşünülse de kriz bir fırsatı da doğurmuş görünüyor: Butik ve orta ölçekli yayıncılar bu yıl daha fazla görünürlük kazandılar, potansiyel iş ortaklarıyla fuar alanında etkileşim kurmayı başardılar. Önceki senelerde görüşme yapmanın neredeyse imkânsız olduğu yayıncıların çoğu çevrimiçi görüşme randevuları verdi, fuar alanında da mutlu tesadüfler yaşandı, iş birlikleri için görüşmeler hız kesmeden yapıldı. Ülkemizi çeşitli vesilelerle birçok kez ziyaret eden Frankfurt Kitap Fuarı Direktörü Juergen Boos, fuarın geleceğiyle ilgili umutlu konuşuyor. Boos’a göre yüz yüze görüşmenin önemini yayıncılar bir yıllık aradan sonra çok daha iyi anladı, dahası fuar alanının mucizesi sayılan tesadüfi görüşmelerin, sürpriz buluşmaların sonucu yaratıcı endüstri önemli iş birliklerine imza attı. 
