Steven Erlanger / New York Times
İsrail’in en önemli Batılı müttefiklerinden bazıları, Gazze Şeridi’nde artan açlık kriziyle ilgili seçmenlerin siyasi baskısı altında ve Filistin devletini tanıyacaklarını belirtiyor. Başkan Donald Trump, Gazze’deki Filistinlilerin açlıktan öldüğüne ikna olmuş bir şekilde, Ortadoğu özel temsilcisini aylar sonra ilk kez İsrail’e göndererek kaotik gıda dağıtım sistemini yerinde incelemesini istedi.
Daha fazla akademisyen, İsrail’in Gazze’de soykırım yapıp yapmadığını tartışıyor. ABD ve başka yerlerde yapılan kamuoyu yoklamaları, İsrail’e yönelik görüşlerin giderek olumsuzlaştığını gösteriyor. Ve Hamas’a karşı yürütülen savaşın nasıl sona ereceğine dair net bir plan yok.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, artan şüphecilik karşısında öfkeyle yanıt verdi. Açlıkla ilgili haberlerin abartıldığını, Hamas’ın yok edilmesi gerektiğini, eleştirilerin çoğunun antisemitik olduğunu ve Batı'nın Filistin devletini tanımasının 7 Ekim 2023’te İsrail’de 1000’den fazla kişinin ölümüne yol açan Hamas saldırısına bir ödül olduğunu söyledi.
“İsrail’in klasik görüşü, bu krizin de geçici bir sorun olduğudur” diyen İsrail siyaseti analisti Natan Sachs şöyle devam etti: “Ama bu, dünyayı yanlış okumaktır. Çünkü bu kriz, İsrail’e karşı küresel bir yön değişimini hızlandırıyor ve bu değişimin dramatik etkileri var, özellikle de gençler arasında”
Gazze’deki giderek büyüyen gıda krizi karşısında öfke artarken, İsrail uluslararası bir paryaya dönüşme riskiyle karşı karşıya. 2023’te Hamas öncülüğündeki ölümcül saldırı İsrailliler için hâlâ canlı ve önemli bir olay. Ancak dünyanın geri kalanı için Gazze’deki yıkım ve açlık daha görünür ve acil bir sorun haline geldi.
İsrail, Mart ayında Hamas’ı rehineleri bırakmaya zorlamak için yardımı kesmesinden bu yana, kendi dağıtım sistemini kurmaya çalıştı ancak bu süreç kaos ve can kayıplarıyla gölgelendi; açlık daha da arttı. Gıda almak için koşan Filistinlilerden onlarcası öldürüldü.
Ve savaşın nasıl sona ereceğine dair kimsenin net bir fikri yok. Birleşmiş Milletler’e göre, bölgede hayatını kaybedenlerin sayısı 60 bini aşmış durumda ve çoğunluğu sivil. Netanyahu, Hamas’ın yerine Gazze’yi kimin yöneteceğine ya da ne planladığına dair herhangi bir açıklama yapmadı. Ayrıca bu konuda yardımcı olabilecek Basra Körfezi ülkeleri, Mısır ve Suudi Arabistan gibi ülkeler ile de temasa geçmeyi reddetti.
Trump, Hamas’a karşı savaşta İsrail’in güçlü bir destekçisi olmaya devam ediyor ve geçmişte Netanyahu’ya bu konuda tam yetki verdi. Ancak Trump bile Gazze’deki açlığı gösteren televizyon görüntülerinden etkilenmiş gibi görünüyor ve en ateşli destekçilerinden bazıları artık İsrail’le ilişkileri kamuoyunda sorguluyor.
U.S./Middle East Project adlı düşünce kuruluşunun başkanı olan Daniel Levy, "İsrail’in soykırım yapıp yapmadığı konusundaki artan tartışma İsrail’in nasıl algılandığına dair temel bir değişimin göstergesi" dedi.
Opera salonları ve müzik festivalleri gibi yerlerde düzenlenen gösterilerde İsrail karşıtı, Filistin yanlısı ve bazen antisemitik ifadeler daha sık görülüyor. Billie Eilish ve Ariana Grande gibi pop yıldızları da Gazze’de ateşkes ve insani yardım çağrılarında bulundu.
“İsrail uzun süredir ‘yeterince yüksek sesle antisemitizm ve Holokost’tan bahsetmeleri halinde her şeyin unutulacağını düşüntü’ diyen Levy şöyle devam etti: “Ama zamanın ruhu değişiyor ve İsrail’in öfkeye dayalı yaklaşımı giderek daha az kişide karşılık buluyor”
ABD'liler İsrail'e karşı artık daha 'olumsuz'
Kamuoyu yoklamaları bu değişimi yansıtıyor. Nisan ayında yapılan bir Pew anketi, Amerikalıların İsrail’e yönelik görüşlerinin daha olumsuz hale geldiğini ortaya koydu. Artık ABD’li yetişkinlerin yaklaşık %53’ü İsrail hakkında olumsuz görüş bildiriyor; bu oran Hamas saldırısı öncesinde %42 idi. İsrail hakkında “çok olumsuz” düşünenlerin oranı da 2022’de %10 iken bu yıl %19’a yükseldi.
Geçen ay yapılan bir diğer Pew anketi ise araştırmaya dahil edilen 24 ülkenin 20’sinde yetişkinlerin yarısından fazlasının İsrail hakkında olumsuz görüşe sahip olduğunu gösterdi. Avustralya, Yunanistan, Endonezya, Japonya, Hollanda, İspanya, İsveç ve Türkiye gibi ülkelerde bu oran %75’in üzerinde. Gençler arasında bu oran daha da yüksek.
Sachs’a göre İsrail için gelecekteki en büyük tehlike, Avrupa liderlerinin tutumu ya da en ateşli eleştirmenleri değil. “İsrail açısından en endişe verici olan kararsız kesim” diyen Sachs sözlerine şöyle devam etti: “Ya konuyu bilmiyorlar ya da bu meseleden uzak durmak istiyorlar çünkü çok zehirli. Normalde İsrail’i destekleyebilecek ortalama biri bile uzak durmayı tercih ediyor”
İsrail’in eski ulusal güvenlik danışman yardımcısı Chuck Freilich, Netanyahu’nun bu değişimi ve bunun ülkesine maliyetini anlamakta çok yavaş kaldığını söyledi. İsrail, yabancı gazetecilerin bağımsız şekilde Gazze’ye girmesine izin vermediği için, gerçek durumu tam olarak bilmek zor. Ancak yardım kuruluşları artan yetersiz beslenme ve açlık vakalarını bildiriyor.
İsrail asıllı ABD'li profesör ve analist Bernard Avishai İsrail’in diplomatik desteğe ihtiyacı olduğunu, Avrupa ve ABD ile iyi ekonomik ilişkilere ise her zamankinden daha çok ihtiyacı olduğunu söyledi .
“İsrail küreselleşme üzerine harika bir kumar oynadı ve ekonomik hayatı, teknolojik elitlerinin gelişmiş ülkelerde ortak bulmasına bağlı” diyen Avishai, şöyle devam etti: “Peki ya bu şirketler, dünyanın dört bir yanındaki insanlardan soğuk bir tavır görürse ne olacak?”
Batı'nın yıllardır biriken öfkesi açığa çıkmaya başladı
Avishai'ya göre Batı’da, yıllardır İsrail’in Batı Şeria’daki işgal gibi eylemlerini eleştirmemeye zorlanmanın yarattığı bastırılmış öfke birikti ve şimdi bu öfke, Gazze üzerinden daha güçlü şekilde açığa çıkıyor. Avishai “Gazze’de olanlar dehşet verici” dedi ve bu durumun insanların İsrail’e seyahat etmeye veya İsrailli bilim insanları ve şirketlerle çalışmaya yönelik isteğini azalttığını söyledi. Avishai “İsrail ekonomisi için bu zaten yıkıcı bir etki yarattı” şeklinde konuştu.
Kamuoyu tepkisinin ve kendi hayal kırıklığının etkisiyle, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, ülkesinin Eylül ayında Birleşmiş Milletler’de Filistin’i bir devlet olarak tanıyacağını söyledi. Kanada Başbakanı Mark Carney, Çarşamba günü ülkesinin aynı şekilde hareket edeceğini açıkladı. İngiltere Başbakanı Keir Starmer ise tanımayı bazı koşullara bağladı; ancak bu adımlar, savaş ve İsrail hakkındaki Batı’daki görüşlerin ne kadar hızlı değiştiğini gösteriyor.
© 2025 The New York Times Company


