Jorge Valencia/New York Times
Kolombiya 2016 yılında isyancılarla çığır açıcı bir şekilde barış imzaladığında onlarca yıldır ülkeyi yaralayan bir savaşı sona erdirmişti. Barış anlaşması sadece yerel değil uluslararası arenada da kutlanmış hatta ABD iki tarafın da barış çabalarını desteklemişti. Aradan geçen 9 yılın sonunda ise ABD bu anlaşmadan çekildi. ABD'nin anlaşmadan çekilmesi demek en büyük dış ekonomik desteğin ortadan kalkması anlamına geliyor.
Trump yönetimi para akışını tamamen kesti
Trump yönetimi bu hamlesiyle ABD Uluslararası Kalkınma Ajansı'nı (USAID) dağıtmak da dahil olmak üzere küresel olarak dış yardımları çekerek ABD'ye yönelik uyuşturucu akışını kısıtlamak için tasarlanmış olan bu anlaşmayı baltalamış oldu.
Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Bogota merkezli Barış ve Uzlaşma Vakfı'nın yöneticisi Leon Valencia 'Terk edilmiş karteller ve kurbanlara hükümetin barış anlaşması sözünü tutmadığını söylemeliler. Silahlı grupların kanatlarını pır pır ettirmeye başladı bile' dedi.
2001'den beri USAID, Kolombiya'ya Güney Amerika ülkelerinden hepsinden daha fazla ödeme yaparak bu uyuşturucu akışını kesmek, kartellerin gücünü kısmak istedi. Bunun için harcanan bedel ise yaklaşık 3,9 milyar dolar. ABD Savunma ve Dışişleri bakanlıkları 2000'lerde askeri harcamaları, uyuşturucu çiftliklerini ortadan kaldırmaya yönelik bir plana yönelikti. Bu nedenle ABD yönetimleri USAID'a devasa bütçeler ayırdı.
ABD desteği ne için kullanılıyordu?
Kolombiya ülkenin en büyük ve en eski gerilla grubuyla barış anlaşmasını imzaladıktan sonra, ABD de harcamaları Kolombiyalı yetkililerin anlaşmayı yerine getirmesine yardımcı olan projelere yönlendirdi. Aynı zamanda Kolombiya hükümeti çiftçilere uyuşturucu yapımında kullanılan bitkileri ekmemeleri için farklı alternatifler de sundu.
İkinci Trump döneminde Kolombiya'nın yaşadığı zorlukları daha da karmaşık hale getiren şey bu uyuşturucu karşıtı operasyonları, kara mayınlarını temizleme gibi çabalara giden paranın kesilmesi oldu. Bu kesintilerin etkisi suç gruplarına yönelik operasyon düzenleyecek asker ve polisler için de sahada etkileri hissedildi.
'Tektonik bir değişimden geçiyoruz'
Polis-asker ve karteller arasındaki çatışmaları izleyen ve önleme çalışan Uluslararası Kriz Grubu'nda analist olan Elizabeth Dickinson gelişmelerle ilgili yaptığı yorumda 'Kolombiyalılar için bunun ne kadar büyük bir paradigma değişimi olduğunu söylemek zor çünkü Amerikalılarla çok bağlantılılar' dedi ve ekledi
'ABD'nin her zaman orada olmayabileceği tektonik bir değişimden geçiyoruz'
Kolombiyalı silahlı grupların hala aktif olduğu küçük kasabalarda ve kırsal alanlarda USAID projeleri bölgedeki istikrar için hayati önem taşıyordu. Güvenlik nedeniyle ismini açıklamak istemeyen yetkililerden biri 'Ülkenin kötü adamlarının bulunduğu ve USAID'in bulunduğu belirli alanlar var.' dedi.
Hem sağcı hem de solcu politikacılar ABD desteğine karşıydı
USAID Kolombiya'nın son on yılda Venezuela'dan gelen 2,8 milyondan fazla göçmene hizmet sağlamasına yardımcı oldu ve Kolombiya'yı Venezuela'nın siyasi ve ekonomik krizinden kaçan insanların dünyadaki en büyük yardımcısı haline getirdi. Yine de ABD desteği Kolombiya'da tamamen hoş karşılanmıyor. Birçok muhafazakar politikacı, Trump yönetiminin fonlarının verimsiz kullanıldığı ifade ediyor. Solcu politikacılar ise ABD dolarının Kolombiya halkını kontrol etmek için bir araç olduğunu söylüyor.
Kolombiya'nın solcu Başkanı Gustavo Petro, ABD yardımının neden ülkenin göç ve gümrük dairelerine gittiğini sorguladı ve bu ve buna benzer yardımların ülkesinin bağımsızlığını ihlal ettiğini söyledi. Petro bir televizyon kanalında yaptığı açıklamada Trump'a atıfta bulunarak 'Haklı, paranızı alın' dedi.
Her an yeni bir iç savaş çıkabilir
Kolombiya'nın silahlı çatışması nesiller öncesine dayanıyor. Eşitsizlik ve toprak dağılımı konusundaki hayal kırıklığı sebebiyle çıkan çatışmalar yıllar içinde uyuşturucu parası ve diğer yasadışı işlerle beslenen solcu gerillalar, sağcı paramiliterler, uyuşturucu kartelleri ve hükümet arasında karmaşık bir savaşa dönüştü.
Analistlere göre FARC (Kolombiya Devrimci Silahlı Güçleri) silahlarını bırakmış olsa da, yan kuruluşları varlığını sürdürüyor ve mevcut ve yeni silahlı gruplar güç kazandı. Uluslararası Kızılhaç Komitesi'ne göre ülke bugün sekiz ayrı silahlı grupla karşı karşıya ve gerilim son yıllardaki en yüksek seviyesinde.
Savaş suçları mahkemeleri endişeli
Kolombiya'da göreve gelmeden önce barışla ilgili projelerde çalışan Yeşil Parti senatörü Ariel Avila, USAID'in çekilmesinin demokrasi inşa çabaları için çabalayan bazı kar amacı gütmeyen vakıfların kaynakları yok ettiğini belirtti ve 'Benim için USAID sadece barışı inşa etmek değildi, demokrasi için bir araçtı' dedi.
Kolombiya'daki barış için ayrıca en önemli faktörlerden biri de Barış İçin Özel Yargı Alanı'ydı. Bu mahkemelerde iç savaşta 450 bin kişinin ölümüne sebep olan savaş suçluları yargılanıyordu. Mahkeme yetkilileri, USAID ve Dışişleri Bakanlığı aracılığıyla sağlanan Amerikan yardımının mahkemenin dış desteğinin yaklaşık yüzde 10'unu temsil ettiğini söyledi.
ABD hükümeti, mahkemenin her biri binlerce kurbanı temsil eden üç büyük ölçekli davasında teknik ve lojistik destek sağladı; cinsel suçlar, Siyahi ve Yerli insanları hedef alan suçlar ve solcu politikacıların sistematik olarak öldürülmesi. USIAD ayrıca toplu mezarlarda bulunan cesetleri teşhis etmek için DNA test kitleri gibi soruşturma araçları da sağladı.
'Uluslararası yardım şart'
Mahkeme yetkilileri, ABD yardımının kaybının mahkemenin çalışmalarını yavaşlatacağını söyledi. Bu endişe verici çünkü kırsal ve ulaşılması zor bölgelerde yaşayan on binlerce mağdur ve sanığın yer aldığı davalarda karar ve cezaya varmak için 15 yıllık bir süresi bulunuyor ve mahkeme yetkililerinden Yargıç Alejandro Ramelli de bunu doğrulayıp şöyle diyor:
'Mağdurların yıllardır aklında olan ve hiçbir zaman yanıt alamadığı binlerce sorunun cevabını bulmaya kararlıyız. Bu gerçeği bulabilmemiz için uluslararası yardım şart'
© 2025 The New York Times Company