Amy Graff / The New York Times
ABD’nin California eyaletinin Los Angeles kentinde salı günü, on binlerce kişi, yıllardır görülen en güçlü Santa Ana rüzgarlarının körüklediği kontrolsüz yangınlar nedeniyle evlerini tahliye etmeye zorlandı. Tehdit altındaki bölgeler arasında Pacific Palisades ve Altadena da bulunuyor.
California, yangınların yıl boyunca görülebileceği bir eyalet olsa da Santa Monica silüeti üzerinde dev bir duman bulutu yükselmesi ve tahliye edilen on binlerce kişinin oluşturduğu trafik nedeniyle Pasifik Kıyısı Otoyolu boyunca kilometrelerce uzanan araç yoğunluğu şaşırtıcı bir manzara oluşturdu.
Santa Ana rüzgarları, yangın alevlerini hızla yaymasıyla biliniyor ve genelde soğuk aylarda etkili oluyor. Öte yandan ocak aylarında genellikle sonbahar ve kış başındaki yağmurlar nedeniyle arazi daha az yanıcı bir durumda olduğu için rüzgarın etkisi daha kısıtlı oluyor. Bu yıl ise yağmurlar yağmadığı için Güney California’nın büyük bir kısmı kuru durumdaydı.
Ventura County'nin güneyindeki birçok bölge, son sekiz ayda yalnızca çeyrek inç ya da daha az yağış aldı. Los Angeles bölgesi, nisan ayından bu yana yalnızca az miktarda yağmur gördü. San Diego ve Riverside'da ise yağış miktarı daha da düşük kaldı.
PROTECTING OLD GLORY: A firefighter braves the California wildfires to climb a pole and save an American flag about to be burned. pic.twitter.com/dImLAjVYx6
— Fox News (@FoxNews) January 8, 2025
ABD Orman Servisi'nde meteorolog olarak görev yapan Jonathan O’Brien, durumu şu şekilde özetledi: “Şu anda birçok bitki türündeki kuruluk, genellikle yağış sezonunun başladığı ekim veya kasım başında görmeyi bekleyeceğiniz seviyelere benziyor.
Cal Fire iletişim şefi yardımcısı Isaac Sanchez ise durumu daha açık bir şekilde ifade etti: “Güney California’daki tüm araziler yanmaya hazır durumda”
Nemden yoksun bitki örtüsü ve güçlü rüzgarlar, salı günü başlayan ve çarşamba günü de devam eden yıkıcı yangınların iki temel nedeni olarak öne çıkıyor. Düşük bağıl nem seviyeleri ile Güney California’nın dağlar, kanyonlar ve vadilerle dolu coğrafyası da bu tehlikeli karışımın bir parçasını oluşturuyor.
Sancheez, “Büyük bir yangın gördüğümüzde her seferinde aynı hikayeyi konuşuyoruz. Yakıt, hava durumu ve arazi yapısı... Bu üç unsur bir araya geliyor ve yangın başlatmak için tek gereken küçük bir kıvılcım oluyor” dedi.
İki California’nın hikayesi
California’da orman yangınları yıl boyunca bir tehdit oluştursa da, kış başlangıcından önce yağan yoğun yağmur genellikle en yıkıcı yangınların meydana geldiği yangın sezonunu kısıtlar.
Ocak ayında, arazi nemli ve daha az yanıcı olduğundan büyük çaplı orman yangınları alışılmadık bir durum olarak görülüyor. California’nın en yıkıcı ve ölümcül yangınlarının tamamı Temmuz ile Aralık ayları arasında meydana gelmişti.
Orman yangını riskini önemli ölçüde azaltmak için toprağı ve bitki örtüsünü doyuracak yaklaşık 2 inç yağmur gerekli. Kuzey California bu miktarda ve çok daha fazlasını almıştır. Kasım ayında bölgede etkili olan ve uzun süre devam eden bir atmosferik nehir, San Francisco'nun hemen kuzeyindeki Sonoma County'nin bazı bölgelerine tek başına 20 inç gibi şaşırtıcı bir yağmur getirmişti. Birkaç nehirde su seviyeleri kış başlamadan önce yükselmiş, aralık ayında da devam eden fırtınalar bölgeyi ıslatmaya devam etmişti. California için hayati bir su kaynağı olan Sierra Nevada’daki kar örtüsü, bu yoğun fırtınalardan faydalanmış ve kalın bir şekilde birikmişti.
Güney California’da ise durum farklı. Normalde aralık ayı sonuna kadar, en geç ocak ayı başında birkaç güçlü yağmur yağışı gerçekleşmiş olur. Ancak bu sonbahar ve kış, bölge sadece hafif çiseleme ve az miktarda yağmur gördü.
Ulusal Hava Durumu Servisi’nin Oxnard ofisinde görevli tahminci Ryan Kitrell, “Birçok fırtına kuzeyden güneye doğru hareket eder ve yavaşça bizim bölgemize ulaşır. Genelde zayıflamış bir şekilde buraya ulaşırlar. Bu yıl ise Kuzey California’da duran ve aşağı inmeyen sistemler oldu. Hepsi durdu ve sonra yok oldu” dedi.
Güney California, genelde kuzeye göre daha kurak bir eğilim gösterse de bu yıl fark alışılmadık derecede aşırı. California Su Kaynakları Departmanı’nın Water Watch verilerine göre, 1 Ekim’den bu yana Kuzey California’nın büyük bir kısmı ortalama yağış miktarının yüzde 100’ünden fazlasını alırken, Güney California’nın çoğu yüzde 20’nin altında yağış aldı.
Güney California’nın kışa bu kadar kuru bir başlangıç yapması, yaz aylarında yaşanan uzun süreli ve rekor kıran sıcaklıkların ardından geldi. Bu aşırı sıcaklıklar, arazinin kurumasına ve ağaçların ile çalıların kavrulmasına neden oldu.
Kuzey California’daki aşırı yağışlı koşullar ile Güney California’daki aşırı kuraklık, birkaç aydır etkili olan sabit bir iklim paterninin sonucudur. Atmosferin üst katmanlarında fırtınaları ülke geneline taşıyan rüzgarlar olan jet akımlı, atmosferik nehirleri Pasifik Kuzeybatısı ve Kuzey California’ya yönlendirdi. Aynı zamanda, jet akımının altında, Meksika ve Güney California üzerinde bulunan bir yüksek basınç alanı, fırtınaları saptırarak bu bölgelere ulaşmalarını engelledi.
California Su Kaynakları Departmanı’ndan eyalet klimatologu Mike Anderson, Güney California’nın genel olarak kuzeyden daha kurak olduğunu belirtti. “Bu durum, büyük ölçüde yüksek basınç sisteminin gücü ve onun Pasifik boyunca hareket eden diğer fırtınalara göre nasıl hareket ettiğiyle ilgili”.
Bu iklim paterninin büyük bir sorunu, fırtınaların Güney California üzerinden geçmesini engellemesi. Bir diğer sorun ise jet akımının fırtınaları genellikle iç bölgelere, Büyük Havza'ya yönlendirmesi ve bu durumun Güney California’ya hava akışını hızlandırması.
Anderson, “Bu daha fazla Santa Ana rüzgarına neden oluyor. Güneydeki bir meslektaşımın dediği gibi, bu durum zaten kuru olan bölgeyi daha da kurutmanın bir yolunu bulduğumuzu gösteriyor” dedi.
Santa Ana rüzgarları başlamadan önce bile bitki örtüsü zaten kuruydu. Bu rüzgarlar, araziyi körükleyerek ve kalan nemi topraktan, ağaçlardan ve bitkilerden tamamen çekerek durumu daha da kötüleştirdi.
© 2025 The New York Times Company