Hiba Yazbek - Ameera Harouda / The New York Times
Gazze Şeridi'ndeki sağlık yetkilileri Pazartesi günü İsrail askeri araçlarının kuşatma altındaki El Şifa hastane kompleksinin kapılarına kadar ilerlediğini belirtirken, sağlık personeli de yüzlerce hasta ve binlerce insanın barındığı tesiste yakıt, ilaç ve gıdanın tükenmekte olduğunu ve giderek daha da kötüleşen koşulları anlattı.
Cesetler hastanede çürüyor
Bir başhemşire ve bir sağlık yetkilisi, elektrik ya da yakıt olmadığı için hastanede düzinelerce cesedin çürümekte olduğunu, çünkü onları korumanın ya da çıkarmanın bir yolu olmadığını söyledi. Doktorlar da prematüre bebekleri artık işe yaramayan kuvözlerden çıkardıktan sonra çaresizce sıcak tutmaya çalıştıklarını söyledi.
Doktorlar ve sağlık yetkilileri günlerdir Gazze Şeridi'nin en büyük hastanesi olan El Şifa'da elektrik kesintisi nedeniyle hastaların öldüğünü söylüyor. BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği Pazartesi günü yaptığı açıklamada elektrik kesintisinin en az 12 kişinin ölümüne yol açtığını söyledi. BM'nin Filistin topraklarındaki en üst düzey yardım yetkilisi hastanedeki üç hemşirenin öldüğünü söyledi.
Durum tam bir felaket
El Şifa'nın acil servisinde başhemşire olarak görev yapan Jihan Miqdad, yaptığı bir telefon görüşmesinde, yoğun bakım ünitesinde yaşam destek ünitesine bağlı olan hastaların oksijen azlığı nedeniyle öldüğünü söyledi ve "Buradaki durum kelimenin tam anlamıyla felaket" dedi.
İsrail ordusu hastane çevresindeki eylemleriyle ilgili spesifik sorulara yanıt vermedi. Yapılan açıklamada Hamas'a karşı yoğun bir savaş yürütüldüğü belirtilerek, "Bu şu anda El Şifa Hastanesi'ni çevreleyen alanı kapsıyor ancak hastanenin kendisini kapsamıyor" denildi.
El Şifa artık hastane olmaktan çıktı
Hastane ve Gazze şehrindeki diğer tıp merkezleri, İsrail güçleri bölgeye yaklaştıkça, yakıt ve ilaç stokları azaldıkça faaliyetlerini sürdürmekte zorlanıyor. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) başkanı Pazar günü yaptığı açıklamada El Şifa'nın artık bir hastane olarak işlev görmediği ve elektriksiz, susuz ve çok zayıf internetle geçen üç günün ardından bakım sağlamakta zorlandığı uyarısında bulundu.
İsrailli yetkililer Hamas'ın El Şifa da dahil olmak üzere Gazze'deki hastaneleri savaşçıları için kalkan olarak kullandığını ve hastanelerin altından geniş tünel ağları geçirdiğini söylüyor. Hamas ise İsrail'in bu iddialarını net bir dille reddediyor.
Hastanenin yakıtına dokunmadık
İsrail ordusu X'te yaptığı paylaşımda Pazar günü "Şifa Hastanesi'nin kapısına 300 litre yakıt teslim ettiklerini, Hamas'ın hastane personelini tehdit etmesinin ardından da yakıta dokunulmadığını söyledi.
El Şifa'nın yenidoğan ünitesi başkanı Dr. Nasser Bolbol, İsraillilerin yakıtı hastaneden "yarım kilometre" uzakta, bir savaş bölgesinde bıraktıklarını ve onu almaya çalışanların güvenliğini garanti etmediklerini söyledi. Gazze'deki sağlık bakanlığı sözcüsü Dr. Medhat Abbas, hastane müdürünün İsrail ordusundan yakıtın hastaneye kalan mesafeye taşınması için Kızıl Haç ile birlikte çalışmasını istediğini ancak reddedildiğini söyledi.
İsrail hastaneleri boşaltıyor
Gazze Sağlık Bakanlığı, Pazartesi günü İsrail askeri araçlarının doğum hastanesinin bulunduğu El Şifa kompleksinin doğu tarafındaki bir kapıya ulaştığını söyledi. İsrailli askeri yetkililere göre, İsrail askerleri Gazze'nin kuzeyinde en az iki hastaneye daha ulaşarak bu tesisleri boşaltma çabalarını hızlandırdı.
Bölgede Hamas tarafından yönetilen hükümetin bir parçası olan sağlık bakanlığı, El Şifa'nın "ölüm çemberinde" olduğunu söyledi.
Hemşire Miqdad, personelin cesetleri hastaneden çıkarabilmesi için İsrail ordusuyla koordinasyon sağlamak üzere Kızılhaç ile temasa geçmeleri gerektiğini, ancak Kızılhaç'ın yanıt vermediğini söyledi ve sözlerini şöyle sürdürdü: "Kimse bizi sormuyor. Cesetler hastanenin içinde çürüyor"
Uluslararası Kızılhaç Komitesi yaptığı açıklamada sağlık bakanlığı ve diğer taraflarla sürekli temas halinde olduğunu ve yoğun çatışmaların ortasında bir hastaneyi tahliye etmenin son derece karmaşık ve riskli bir operasyon olduğunu söyledi. Komite cesetlerle ilgili özel bir soruya yanıt vermedi.
Bisküvi ve hurma ile hayata tutunuyorlar
Sağlık Bakanlığı Sözcüsü Abbas telefonla yaptığı açıklamada 100'den fazla cesedin hastanenin ön bahçesinde, 50'sinin içeride ve 60 kadarının da morgda olduğunu söyledi. Abbas, personelin ve hastaneye sığınan yerinden edilmiş yaklaşık 8 bin kişinin susuzluk ve açlık çektiğini söyledi. Sağlık ekiplerinin bisküvi ve hurma ile hayatta kalmaya çalıştığını da sözlerine ekledi.
Yenidoğan şefi Bolbol bir telefon görüşmesinde, İsrail saldırısı olarak nitelendirdiği ve bölüme oksijen sağlayan ekipmanın devre dışı bırakılmasının ardından üç prematüre bebeğin öldüğünü söyledi. İsrail'in sorumlu olduğu iddiası bağımsız olarak doğrulanamadı.
Kuvöz sayısı yetersiz
Hastane personeli kalan 36 prematüre bebeği oksijeni olan diğer bölüme taşıdı, ancak Bolbol, "Bu bölümde bebeklerin ihtiyacı olan kuvözler bulunmuyor" dedi ve ekledi: "Hayatları tehlikede"
Abbas, sağlık personelinin hastane yataklarının üzerine yansıtıcı folyo ve battaniyeler koyduğunu ve bebekleri mümkün olduğunca kuvöz sıcaklığını taklit etmek için birbirlerine yakın yatırdıklarını söyledi. El Şifa'daki prematüre bebeklerden dördünün annelerinin saldırılarda öldürülmesinin ardından acil sezaryenle doğduğunu söyledi.
Abbas "Şimdi anneleri olmadan, elektrik ya da özel bakım olmadan yaşamak zorundalar" diye ekledi.
Bolbol, yenidoğan ünitesinde iki ya da üç gün daha yetecek kadar bebek maması bulunduğunu söyledi. Kızıl Haç'ın bebeklerin tahliyesi için İsrailli yetkililerle görüştüğünü ancak şu ana kadar herhangi bir anlaşmaya varılamadığını da sözlerine ekledi.
Hastalarım gözlerimin önünde bir bir ölüyor
"Bu bir felaket" diyen Bolbol şu ifadeleri kullanıyor: "Hastaların gözlerimin önünde ölmesini izliyorum ve onlara en ufak bir yardım sağlayamıyorum"
Bolbol, hastane yakınlarında sürekli bombardıman ve saldırılar olduğunu ve çalıştığı binanın sürekli sallandığını söyledi ve ekledi: "24 saatten fazla bir süredir deprem yaşıyormuşuz gibi hissediyoruz"
Bolbol, sağlık personelinin cesetleri çıkarmak için binayı terk edemediğini, yakınlarda konuşlanmış İsrail güçleri tarafından vurulmaktan korktuklarını söyledi. Bolbol, yiyecek ve su bulmak için hastaneden ayrılmaya çalışan bazı yerinden edilmiş kişilerin ateş altında kaldığını ve bazılarının öldürüldüğünü de sözlerine ekledi.
İsrail ordusu, hastaneden çıkmaya çalışan insanlara ateş açtığı yönündeki suçlamalarla ilgili yorum talebine yanıt vermedi. Ordu son günlerde bu tür iddiaları yalanlamıştı.
© 2023 The New York Times Company