05 Aralık 2025, Cuma
Haber Giriş: 19.08.2025 23:27 | Son Güncelleme: 19.08.2025 23:32

Trump kağıt üzerinde altı savaşı bitirdi: Temel sorunlar yerli yerinde

Trump, altı savaşı sona erdirdiğini öne sürerek Nobel’i hak ettiğini söylüyor. Ancak Ermenistan’dan Kongo’ya, İsrail’den Hindistan’a uzanan çatışmalarda ateşkes sağlansa da köklü sorunlar çözülemedi. Barış kâğıt üzerinde, gerginlikler fiilen sürüyor
Fotoğraf: Tierney L. Cross/New York Times
Fotoğraf: Tierney L. Cross/New York Times
A+ Yazı Boyutunu Büyüt A- Yazı Boyutunu Küçült

Jenny Gross, Ivan Nechepurenko, Declan Walsh, Aaron Boxerman, Sui-Lee Wee / New York Times

Başkan Donald Trump, Ocak ayında göreve geldiğinden beri birçok savaşı çözdüğünü sık sık dile getiriyor ve Nobel Barış Ödülü’nü hak ettiğini söylüyor. Trump, Temmuz ayında İskoçya'da “Ayda ortalama bir savaş bitiriyorum” demişti.

Pazartesi günü Beyaz Saray’da, Rusya ile barış anlaşmasına doğru ilerlemeyi amaçlayan Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski ile görüşmeleri sırasında, “çözdüğü altı savaştan” söz etti. Salı günü ise Fox and Friends programında verdiği röportajda yedi savaşı bitirdiğini söyledi, ancak hangisini eklediğini belirtmedi.

Röportajda, barış elçisi rolünü üstlenmesinin sebebini açıklarken “Gerçekten cennete gitmek istiyorum” dedi.

Her ABD başkanının masasına dünya çatışmaları gelir ve Trump, bu yıl çatışmaları sona erdirmek için ekonomik yaptırım tehditleri dahil olmak üzere yetkisini kullandı. Bazı durumlarda savaşan taraflar onu barışı ilerletmekle veya düşmanlıkları bitirmekle övdü. Diğerlerinde ise rolü tartışmalı, daha belirsiz ya da çatışmalar hâlâ sürüyor.

Açıklama istendiğinde Beyaz Saray, Trump’ın çözdüğünü söylediği altı savaşın listesini verdi. Yedinci hakkında gelen soruya ise yanıt vermedi.

Ermenistan ve Azerbaycan

Trump, bu ay Ermenistan ve Azerbaycan liderlerini Beyaz Saray’a getirerek uzun süredir devam eden çatışmalarını sona erdirmeyi amaçlayan ortak bir bildiriye imza attırdı. Bu bir barış anlaşması değildi, fakat 1980’lerin sonunda zayıflayan Sovyetler Birliği’nin Kafkasya’da etnik çatışmaları tetiklemesinden beri ilk taahhüt oldu.

Her iki lider de, 2022’de Ukrayna’yı işgalinden sonra dikkatini oraya kaydıran Rusya’nın uzun süredir yürüttüğü arabuluculuk yerine devreye giren Trump’ı övdü.

Anlaşmanın bir parçası olarak Ermenistan, ABD’ye kendi topraklarından geçen büyük bir transit koridorunu geliştirme hakkı verdi: Uluslararası Barış ve Refah İçin Trump Rotası. Bu proje, Avrupa’yı Azerbaycan ve Orta Asya ile daha iyi bağlayacak ekonomik bir dönüm noktası olarak tanımlandı.

Ancak rotanın ne zaman açılacağı ve hangi şartlarda işleyeceği belirsiz. Kalıcı bir barışa yönelik büyük engeller hâlâ mevcut.

Azerbaycan, Ermenistan’ın anayasasından "2023’te işgal edilen Dağlık Karabağ"a dair ifadeleri çıkarmasını talep ediyor. Azerbaycan ayrıca güvenlik gerekçesiyle Ermenistan’ın küçük bölgelerini işgal ediyor ve iki ülke hâlen ortak bir sınır konusunda anlaşmış değil. Şimdilik sınırlar kapalı, diplomatik bağlar kopuk.

Kongo ve Ruanda

Haziran ayında Ruanda ve Kongo’nun üst düzey diplomatları, otuz yılı aşkın süredir süren savaşı bitirmeyi amaçlayan bir barış anlaşmasını imzalamak üzere Oval Ofis’e geldi. Katar da anlaşmada önemli rol oynadı.

Trump, bu anlaşmayı “görkemli bir zafer” olarak niteledi.

Ancak kapsamlı bir anlaşmaya dair görüşmeler o zamandan beri tıkandı ve ölümcül çatışmalar devam ediyor. Pazartesi günü, Ruanda destekli doğu Kongo’daki başlıca isyancı grup M23, ABD destekli anlaşmadan çekilme tehdidinde bulundu ve Kongo ordusunun şartları ihlal ettiğini iddia etti.

Hindistan ve Pakistan

Trump, bu bahar Keşmir’de 26 sivilin öldüğü bir terör saldırısı sonrası iki nükleer güç arasında patlak veren askeri tırmanışa son vermekle övünüyor.

Hindistan, Amerikan rolünü kabul ediyor ama ateşkesi doğrudan Pakistan ile müzakere ederek sağladığını söylüyor. Hindistan’a göre Pakistan, Hindistan’ın askeri saldırıları altında baskıya girerek ateşkes görüşmeleri istedi. Pakistan bunu reddediyor ve Trump’a düşmanlıkların sonlandırılmasına yardımcı olduğu için teşekkür ediyor.

Farklı açıklamalar, Washington ile Yeni Delhi arasındaki ilişkilerin kötüleşmesine katkıda bulundu; bu durum Trump’ın ticaret savaşında da kendini gösteriyor. Pakistan, Trump’ı Nobel Barış Ödülü’ne aday göstereceğini söylese de %19 oranında ABD tarifeleriyle karşı karşıya. Hindistan ise %50’lik yıkıcı bir tarife oranına tabi. Bu, ülkenin ihracatçılarını ezebilir.

İsrail ve İran

ABD’nin İran nükleer tesislerini hedef alan bombardımanları dahil Haziran ayında 12 gün süren saldırılar sonrasında Trump ani bir ateşkes duyurdu. ABD’nin arabuluculuk yaptığını ve İsrail’in savaş uçaklarını kendi talebiyle geri çevirdiğini iddia etti.

Trump, Truth Social’da “Tüm nükleer tesisleri ve kapasiteyi yok etmek ve ardından savaşı durdurmak benim için büyük bir onurdu!” diye yazdı.

Her iki taraf da Amerikan rolünü reddetmedi, fakat ateşkesin kalıcılığı belirsiz. İran’ın nükleer programının geleceği hakkında ABD ile görüşmeler kesildi. İsrail, bunu varoluşsal bir tehdit olarak görüyor.

Amerikan istihbaratı, ABD bombardımanlarının İran’ın en gelişmiş nükleer zenginleştirme tesisine büyük zarar verdiğini değerlendiriyor. Ancak bazı uzmanlar, Tahran’ın nükleer silah yapmak için gereken uranyum zenginleştirmeyi başka tesislerde yeniden başlatabileceğine inanıyor.

Kamboçya ve Tayland

İki Güneydoğu Asya komşusu bu yaz en az 42 kişinin öldüğü ve 300 binden fazla kişinin yerinden edildiği günler süren çatışmalara girdi. Bu, onlarca yılın en kanlı karşılaşmalarından biriydi.

Trump yönetimi o sırada birçok ülke ile ticaret anlaşmaları tartışıyordu ve Trump, Tayland ve Kamboçya liderlerine, ateşkesi kabul etmedikleri takdirde ticaret görüşmelerini durduracağını söylediğini belirtti.

İki gün sonra, Malezya’da Malezya ve ABD’li yetkililerin organize ettiği görüşmelerde taraflar bir araya geldi ve düşmanlıkları durdurma anlaşmasına vardılar. Trump, “Umarım uzun yıllar boyunca iyi geçinirler” dedi.

Trump’ın yaklaşımını eleştirenler, müdahalesinin çatışmanın temel sorunlarını ele almadığını, ancak savaşın durduğunu söylüyor.

Mısır ve Etiyopya

Mısır ve Etiyopya, Afrika’nın en büyük hidroelektrik barajı konusunda askeri değil diplomatik bir anlaşmazlık yaşıyor. Yine de bunun çatışmaya dönüşmesinden korkuluyor. (Trump, 2020’de Mısır’ın barajı “havaya uçurmakla” tehdit ettiğini söylemişti)

Trump’ın diplomasisi, anlaşmazlığı çözmede pek işe yaramadı. Etiyopya kısa süre önce barajı tamamladığını açıkladı ve resmi açılış gelecek ay yapılacak. Mısır ve Sudan ise hâlen projeye karşı çıkıyor; çünkü Nil Nehri’nden ülkelerine ulaşacak suyun azalacağından endişe ediyorlar.

© 2025 The New York Times Company