Esin Hamamcı
CI Bloom bu sene de yeni nesil sanatçılarla profesyonelleri bir araya getiren yapısıyla öne çıkıyor. Fuara bu yıl 24 çağdaş sanatçı galerisi, 5 kurum ve inisiyatif katılıyor ve toplamda 267 sanatçının 568 eseri görülebiliyor. Ön izleme günü İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun yaptığı basın konuşmasıyla başladı. Basın konuşmasında yabancı basın da bulunuyordu. İstanbul’a kazandırılan yeni kültür-sanat mekanlarından belediyenin sanat alanındaki iş birliklilerine ne kadar önem verdiklerine dair bir konuşma gerçekleştiren İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Habertürk’ün açtığı #SanatBaharı köşesinde bir suluboya çalışması da yaptı.
CI Bloom 3. edisyonundaki iş birlikleri
CI Bloom her edisyonda olduğu gibi bu sene de iş birliklerine önem veriyor. Borusan Otomotiv’in Türkiye distribütörlüğünü yaptığı BMW ve LG OLED bu sene yine fuarın ana partneri. İçeri girer girmez hem BMW’nin Yeni X2 serisiyle tanışıyor hem de teknolojinin ve otomobil sektörünün sanatla nasıl bağ kurabileceğini gözlemleyebiliyorsunuz. Burada Universal Everything Stüdyosu’nun 1000 Hands isimli projesinde devinim halinde çizgiler üreten çalışmayı izleyebilirsiniz. Bu stant sizi farklı bir etkileşime davet ediyor. LG OLED ise çağdaş sokak sanatına açtığı alanla toplumsal sorunları ele alıyor. Ahmet Said Kaplan’ın dijital sanat üzerine çalışmalarıyla öne çıkan medya kolektifi DECOL iş birliğiyle gerçekleştirdiği Living Things/ Canlı Şeyler sergisinde “canlı” kavramına odaklanıyoruz. Yapay zeka, teknoloji ve sanat arasında bağ kuran sergide Kaplan’ın üç farklı yerleştirmesini izleyebilirsiniz.
Fuarda yer alan galerilerden bazıları
Fuarda yer alan galerilere göz attığımızda, İBB’nin kamusal sanat mekanı Taksim Sanat’a uğrayıp, İpek Yeğinsu’nun küratörlüğünü yaptığı Doğa Uyanırken sergisini görebilir, aynı zamanda İstanbul Kitapçısı’ndan da kitap alışverişinizi yapabilirsiniz.
Sanatorium standında ise Clemens Wolf’un altı eseri yer alıyor. Galerinin önüne set çeken yaklaşık dört metrelik altın varakla kaplanmış çit, içi kesilmiş olarak karşımıza çıkıyor. Engelleri yok etmek, engelleri kırmak gibi noktalara vurgu yapıyor. Sokaktan bulduğu malzemeleri kullanan sanatçının özellikle kum kazıma tekniğiyle yaptığı eserlerle çitin arkasını da kazmış oluyoruz.
Dirimart’ta Seçkin Pirim, İnci Eviner, Bedri Rahmi Eyüboğlu, Komet, Canan Tolon, Çağla Ulusoy, Jorinde Voight, Güçlü Öztekin, Çiğdem Aky gibi usta isimlerle gençler bir araya geliyor. Bozlu Art Project, Gamze Taşdan, Kazım Karakaya, Tülay İçöz gibi kendi bünyesindeki sanatçıların işlerine yer veriyor.
Server Demirtaş’ın 3 kinetik heykelini Brieflyart’ta görebilirken, yine bireysel olarak sanatçı Bedri Baykam’ın tablolarını kendi standında izleyebilirsiniz. Baykam’ın kültürel dünyasına odaklandığımız bir “map” de gezinize sanatçıya dair ayrıntılar katacak. Yine Erdil Yaşar’ın heykellerini de fuar alanında izleyebilirsiniz. CI Bloom 3. edisyonunda yer alan stantları gezerken karşılaştığımız en sıcak ve en tatlı manzara ise kedilerin alanda özgürce dolaşıyor olmasıydı. Hatta kedilerden birinin orada doğum yaptığını da fuardan ayrıldıktan sonra öğrendim.
Contemporary Istanbul Vakfı standında Taviloğlu Koleksiyonu sergileri tanıtımı
CI Bloom’un bu seneki bir diğer önemi de MUDO markasının sahibi, iş adamı & koleksiyoner Mustafa Taviloğlu’nun koleksiyonunun eylül ayında İstanbul’un çeşitli sanat mekanlarında açılacak sergilerinin tanıtımının yer alıyor olması. Eylül-Aralık 2024 tarihlerinde gerçekleşecek sergilerin tanıtımı Contemporary Istanbul Vakfı standındaki dijital ekranlar aracılığıyla yapılıyor. Tablet üzerinden koleksiyonda yer alan sanatçılara ulaşabiliyor, koleksiyonda yer alan eserlerden görmek istediklerinizi buradan seçerek büyük ekranlarda görebiliyorsunuz.
Yeme-içme ve sanat bir arada
CI Bloom’un her yıl olduğu gibi bu yıl da en önemli iş birliklerinden biri olan House of Brothers, Lal Batman’ın çalışmasıyla paralel bir alan sunuyor. Bu alanda hem House of Brothers’ın İskoç lezzetleriyle tanışıyor hem de İskoç esintilerinen ilham alan Lal Batman’ın enstalasyonu Blended Valley’i izleyebiliyorsunuz. Stant, eserle de uyumlu şekilde tasarlanmış. Sanatçı, yaptığımız konuşmada bu uyuma özellikle dikkat ettiğini söylüyor. Sanatçı Batman’ın anlattığı üzere, dijital ve analog unsurların yan yana geldiği bu enstalasyon kurgusunda izleyicisini hayal alemine sürüklemek istiyor.
Heykeller, enstalasyonlar, tablolar, dijital işleri ve daha birçok farklı teknikle üretilmiş sanatsal yaratımları bir arada deneyimleyebileceğiniz çağdaş sanat fuarı CI Bloom, bu yıl da sanata baharı getiriyor. Yeme-içme alanlarıyla, kitapçısıyla ve yaptığı iş birlikleriyle koleksiyonerleri, sanatçıları ve tüm sanatseverleri Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı Rumeli Salonları’nda bekliyor! CI Bloom’u 28 Nisan tarihine dek İstanbul Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı Rumeli Salonları’nda ziyaret edebilirsiniz.
