Tüketiciler için elektrikli araç satın almak yerine kiralamak daha mantıklı. Ancak şirketler için durum pek de öyle değil. Veri analiz şirketi Edmunds'a göre, aralık ayında ABD pazarındaki elektrikli araçların %59'u doğrudan satın alınmak yerine kiralandı ki bu sayı son 3 yılın en yüksek seviyesiydi. Daha da önemlisi bu hesaplamada doğrudan tüketicilere satış yapan pazarın lideri Tesla hariç tutuluyor. Şirketin leasing payı dördüncü çeyrekte teslimatların %2'sine düştü. Bu da son dört yılın en düşük seviyesi.
Araç kiralama yöntemleri arasında yer alan Leasing, müşterilere aylık belirli bir tutar ödeyerek aracı kullanma hakkı sunuyor.
Araçların tipik olarak üç yıllığına kiralandığı leasing sistemi tüketicilere göre elektrikli araçlar için çok uygun.
Aksilikler satın almalarda endişe yaratıyor
Donmuş şarj istasyonları, yeni Chevrolet Blazer’daki hatalı yazılım ve Ford'un F-150 Lightning'i için üretim kesintileri hakkındaki son haberler, müşterilerin satın almadan önce yeni teknolojiyi denemek istemelerine neden oldu. Leasing, müşterileri her yeni üründe endişe kaynağı olan beklenmedik amortismanlardan korur. ABD Başkanı Biden'ın Enflasyonu Düşürme Yasası'nın bir parçası olarak sunulan vergi kredileri, kiralanan elektrikli araçları gerekli olan zahmetli koşullardan muaf tutuyor.
Edmunds'un verilerine göre, pandemi öncesinde Tesla’nın satamadığı birkaç elektrikli araç için de leasing popülerdi.
Ford'un Mustang Mach-E'si gibi yüksek profilli modeller çıktığında ve çip sorunu araç sayıları ciddi şekilde sınırladığında bu durum değişti. Tüketiciler, elektrikli olanlar da dahil olmak üzere herhangi bir yeni aracı güvence altına almak için nakit para biriktirmek zorunda kaldı. Şimdi, vergi kredilerinin elektrikli araç kiralamaya ek bir ivme kazandırmasıyla piyasa normale dönüyor.
Amortisman riski yatırımcıları duraksatıyor
Ancak tüketiciler için iyi olan bir şey sektör için her zaman iyi olmayabilir. Üreticiler devlet sübvansiyonlarından ve ürünlerinin daha kolay satılmasından faydalanırken, üstlendikleri amortisman riski yatırımcıları duraksatıyor.
Edmunds'a göre, bayilerin elektrikli araç kiralama sözleşmelerinde yer alan ortalama kalıntı değer varlığı son yıllarda arttı. Aralık ayında ise üreticinin önerdiği perakende fiyatının yaklaşık %55'ine ulaştı.Ancak Tesla'nın fiyatları agresif bir şekilde düşürmesi ve diğerlerini de aynı şeyi yapmaya zorlaması nedeniyle elektrikli araç değerleri son 12 ayda düştü. Bu da şirketlerin kiraladıkları elektrikli araçları beklediklerinden daha düşük değerlerle geri alabilecekleri anlamına geliyor.
“Tesla bilerek leasing yapmaktan caydırmaya çalışıyor”
Geleneksel otomobil üreticileri gibi bir finansman kolu olmayan Tesla, ana faaliyet alanındaki kalıntı değer riskini üstlenmek zorunda kalmamak için kasıtlı olarak rekabetçi olmayan kiralama koşulları sunuyor olabilir. Edmunds direktörü Ivan Drury, "Bence insanları leasing yapmaktan caydırmaya çalışıyorlar çünkü kalıntıların korkunç olacağını biliyorlar" dedi.
İşin ironik yanı Tesla CEO’su Elon Musk uzun süredir Tesla araçlarının sürücüsüz yazılım güncellemeleri nedeniyle zaman içinde daha değerli hale gelebileceğini savunuyor. Ancak henüz istediğini elde edemedi.
Tesla, bu yıl Avrupa ve Çin'de devam eden fiyat indirimleriyle araçlarını daha uygun fiyatlı yapabilmek için farklı bir yaklaşım izliyor ki bu mevcut Tesla sahiplerinin zararına olan ve markanın kiralanmasını zorlaştıran bir yaklaşım.