22 Haziran 2025, Pazar
Abone Ol Giriş yap
Haber Giriş: 31.05.2025 13:26 | Son Güncelleme: 03.06.2025 12:46

Baş ve boyun kanseri tedavisinde 20 yılın en büyük adımı

Yeni bir klinik çalışma, ileri evre baş ve boyun kanseri olan yüz binlerce hastanın immünoterapi sayesinde kanserin tekrarlamadan daha uzun süre hayatta kalabileceğini ortaya koydu. Bu yöntem, 20 yıldır tedavi seçenekleri sınırlı olan hastalar için çığır açabilir
Baş ve boyun kanseri tedavisinde 20 yılın en büyük adımı
A+ Yazı Boyutunu Büyüt A- Yazı Boyutunu Küçült

İleri evre baş ve boyun kanseri olan yüz binlerce insan, bir immünoterapi ilacı sayesinde kanserin geri dönmeden daha uzun süre hayatta kalabilir. Artık bu durum, klinik bir çalışmanın sonucuna göre mümkün.

Araştırmanın arkasındaki bilim insanlarına göre bu, bu zor tedavi edilen kanser türü için son 20 yıldaki ilk büyük ilerlemenin işareti.

Derbyshire’dan 45 yaşındaki Laura Marston, altı yıl önce ileri evre dil kanseri teşhisi konulduğunda kendisine verilen “umutsuz” yaşam şanslarına rağmen hâlâ hayatta olmasına “hayret ettiğini” söylüyor.

Martson araştırmacıların, bağışıklık sisteminin kanser geri dönerse onu tanıyıp saldırmasını sağladığını belirttiği immünoterapiyi ameliyat öncesinde ve sonrasında aldı. Baş ve boyun kanserleri tedavi edilmesi son derece zor hastalıklardır ve tedavi yaklaşımları son yirmi yıldır neredeyse hiç değişmedi.

"Oldukça iyi durumda”

İleri evre baş ve boyun kanseri teşhisi konulan hastaların yarısından fazlası beş yıl içinde hayatını kaybediyor. Laura ise altı yılın ardından tam zamanlı çalışıyor ve “iyi bir noktada, oldukça iyi durumda” olduğunu söylüyor.

“Benim için olağanüstü oldu çünkü buradayım, sizinle konuşabiliyorum” diyor Laura. “Bu kadar ileri gideceğim düşünülmüyordu. Bana konulan prognoz oldukça umutsuzdu.” diye ekliyor. 

Araştırmacılar, elde ettikleri sonuçların anahtarının ilacı ameliyat öncesinde vermek olduğunu, bunun da vücudu, kanser geri dönerse onu bulup yok etmesi için eğittiğini söylüyor.

"Dünyayı değiştirebilir"

Prof. Kevin Harrington, immünoterapinin bu hastalar için “dünyayı değiştirebileceğini” belirtiyor.
“Kanserin vücuda yayılma olasılığını önemli ölçüde azaltıyor. Kanser bu noktaya ulaştığında tedavisi son derece zorlaşıyor” diyor.

Tüm hastalarda işe yaradı

Birleşik Krallık’ta her yıl yaklaşık 12 bin 800 yeni baş ve boyun kanseri vakası teşhis ediliyor.

Bu yaklaşım bazı hastalarda “özellikle etkili” oldu ancak Prof. Harrington, tedavinin denemedeki tüm hastalarda işe yaradığını görmenin “gerçekten heyecan verici” olduğunu ifade etti. Ayrıca tedavinin artık NHS (Ulusal Sağlık Servisi) kapsamında sunulması gerektiğini söyledi.

192 hastanede denendi

Çalışmanın bulguları Amerikan Klinik Onkoloji Derneği'nin (ASCO) yıllık toplantısında sunuluyor.

Keynote adlı bu deneme, 24 ülkedeki 192 hastaneyi kapsıyordu. Washington Üniversitesi Tıp Fakültesi liderliğinde yürütüldü ve ilaç şirketi MSD tarafından finanse edildi.

Laura, 2019 yılında dilinde geçmeyen bir yara nedeniyle teşhis aldığında, altı yıl yaşama şansının sadece yüzde 30 olduğu söylenmişti.

Sonraki adım, dilinin yanı sıra boynundaki lenf bezlerinin de çıkarıldığı büyük bir ameliyattı. Ardından konuşmayı ve yemeyi yeniden öğrenmek zorunda kaldı.

Laura, 350 hastadan biriydi

Kanserin tedavisine yönelik yeni yolları araştıran uluslararası bir çalışmanın parçası olarak, Londra’daki Kanser Araştırmaları Enstitüsü’nden uzmanların da dahil olduğu bu çalışmada, Laura ameliyat öncesinde ve sonrasında bağışıklık sistemini güçlendirmek amacıyla pembrolizumab adlı immünoterapi ilacını alan 350'den fazla hastadan biriydi.

Prof. Kevin Harrington şöyle açıklıyor: Bağışıklık sistemine tümöre iyi bir bakış fırsatı veriyoruz, böylece antitümör bağışıklığı gelişiyor. Tümör çıkarıldıktan sonra da bu bağışıklık tepkisini bir yıl boyunca ilaçla güçlendirmeye devam ediyoruz.

Sonuçlar olumlu

Benzer kanser teşhisi konmuş başka bir grup hastaya ise mevcut standart tedavi uygulandı. Tüm hastalar, vücudun diğer bölgelerine yayılmamış ileri evre baş ve boyun kanserine sahipti.

Yeni yaklaşım olumlu sonuçlar verdi. Ortalama olarak, hastaların kansersiz kaldığı süre yaklaşık 2,5 yıldan 5 yıla çıkarıldı.

Üç yılın sonunda, pembrolizumab verilen hastalarda kanserin vücudun başka bir yerinde yeniden ortaya çıkma riski yüzde 10 oranında azaldı.

Kaynak: Gazete Oksijen